Doç. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu şöyle devam etti:“Östrojen seviyesi hamileliğin ilk dönemlerinde, hızla artar ve hamilelik suresince de yüksek kalır. Hamilelik döneminde migren ağrıları genellikle iyileşir ve hatta yok olur ancak stres kaynaklı baş ağrıları genellikle düzelme göstermez.Doğumdan sonra östrojen seviyesindeki ani düşüş - stres, düzensiz yeme alışkanlıkları ve uyku azlığıyla birlikte - yine baş ağrılarını tetiklenir. Hamilelik döneminde baş ağrıları için ilaç dişi tedaviler tercih edilmelidir. Birçok baş ağrısı ilacının, gelişmekte olan bebek üzerinde, zararlı ya da bilinmeyen etkileri vardır. Emzirme döneminde de Baş ağrısı ve ilaçlar hakkında dikkatli olmak gerekir
Adet ile migren atakları arasında ilişki belirten kadınların 2/3'ü gebelik sırasında ataklarının kesildiğini belirtmektedir. Bunun nedeni gebelik sırasında östrojen hormonunun adet döngüsündeki gibi dalgalanmalar göstermemesi devamlı olarak yüksek seviyede kalmasıdır.Bu tedavinin başında hastanın yapması gereken şey baş ağrısı günlüğü tutmaktır. Bu günlüğü tutmak ile hasta adet döngüsü ile baş ağrısı arasındaki zamansal ilişkiyi daha iyi anlasilir. Adet dönemi migren tedavisi; atak tedavisi, kısa dönem koruyucu tedavi ve kesintisiz koruyucu tedavi olmak üzere başlıca 3 grupta toplanir. Koruyucu tedavi için diğer bir seçenek olan "hormonal tedavi" ile östrojen hormonu dalgalanmalarını engellenebilmektedir.
Vücuda östrojen hormonu verilmesi ile vücut hormon yapımını durdurmakta ve bu şekilde sadece dışarıdan verilen hormonun etkisinde kalınmakta ve dalgalanma da durmaktadır.Hormonal tedavi 35 yaş üzeri ve sigara içen kadınlarda dikkatli kullanılmalıdır. Östrojenin bazı kanser tiplerini tetikleyebileceği de unutulmamalıdır.Bir kadında işe yarayan bir ilaç veya tedavi bir başkasında işe yaramayabilir. Verilen ilaçlara yanıtlılıkta muazzam bir bireysel farklılık söz konusudur. Migren bulunan kadınların oldukça büyük bir kısmı depresyondadır; ancak, depresyonu tedavi etmek migrende kür sağlamaz. Bu ilişkinin altta yatan nedenlerini saptamaya yönelik araştırmalar halen devam etmektedir. Depresyonun migren gelişim riskini artırmakta ve migren de depresyon riskini artırmaktadır. Depresyonun oldukça yüksek oranlarda tedavi edilebilen bir durumdur.”