Diş sıkmanın rutin hayatı etkileyen noktaları hakkında bilgi veren Öğr. Gör. Oğuz, konuşmasını şöyle sürdürdü:“Diş sıkmanın yoğunluğuna bağlı olarak, zamanla dişlerde bazı sorunlar ortaya çıkar. Dişlerin uç yüzeylerinde aşınmalar meydana gelir. Daha da ilerlediğinde, diş boylarının kısalmasına sebep olur. Dişlerde soğuğa karşı hassasiyet ortaya çıkar ve ani diş sızlamaları olabilir. Diş ve çene arasındaki bağlarda gevşemeler oluşup diş sallanmaları ya da dökülmeleri görülebilir. Bruksizme bağlı olarak da dişlerde kırılma ve diş eti çekilmeleri de ortaya çıkar.
Aynı zamanda Bruksizm, yüz bölgesinde kasların çok fazla çalışması sonucu,baş ağrısı, çene ağrısı, şakak ve yanak bölgelerinde de kas ağrılarına neden olur. Yıpranmış olan dişler, estetik açıdan güzel görünmeyeceği endişesiyle birlikte insanları daha fazla somurtmaya itebilir. İnsanlar daha fazla somurttuğunda ise, yüz kasları daha fazla kasılır ve fiziksel ağrıyla birlikte daha fazla huzursuz ve stres altında hissedebilir.”
Bruksizm’i önlemek için öncelikli olarak yoğun stres yaratacak durumlardan kaçınmak gerektiğini dile getiren Öğr. Gör. Oğuz, “Uyumadan önce stresinizi olabildiğince minimum düzeyde tutmaya çalışmakta fayda var. Duyguları kontrol etmek de ayrıca önemlidir. Spor yaparak, çalışma saatlerini azaltarak stres düzeyini azaltmak mümkün olmakla birlikte;eğer duygularınızı yeterince ifade edemiyorsanız, hislerinizi söylemeye başlamak da yardımcı olmaktadır
Bir arkadaşınızla veya bir terapistle, ayna karşısında kendi kendinizle konuşmak da sizi rahatlatabilir. Bazı yiyecekleri çok tüketmekte, aynı oranda stresi arttıran faktörlerdendir. Örneğin, rafine şeker, kızarmış yiyecekler, fastfood, kahve, çikolata, sirke ve kutu içecekleri çok fazla tüketmek, halihazırda yüksek olan stres düzeyinizi daha da arttırabilir” dedi.