Genetik denen hastalıklardan korunmak için her türlü ekmek, simit, pirinç, patates, mısır, makarna, börek, poğaça, şeker, çikolata, bal, reçel, pekmezden uzak durmalıyız. Sağlıklı bir şekilde güne başlamak için köy yumurtası, zeytin, peynir, köy tereyağ, badem, ceviz, kuru kayısı ve bol yeşillik tüketmeliyiz.
Vücutta sinsi sinsi başlayan hastalıkların temel nedeni kronik inflamasyondur. Bunu birçok faktör bir arada başlatır. En önemli ve temel başlatıcılar, insülin hormonunu direkt olarak yükselten glisemik indeksli, rafine karbonhidratlı yiyecek ve içeceklerdir. Yani kan şekeri ve insülin hormonunun kanda uzun süre yüksek seyretmesi sonucu başlayan mikropsuz kronik yangın.Önemli olan bu yangını başlatmamaktır. Eğer başlamışsa da temeline inip yangını söndürmek gerekir. Yangın söndürmek için ilaçlara gerek yoktur. İlaçlar yangına körükle gidiyor. Başta diyabet olmak üzere tüm kronik dejeneratif hastalıklar iyileşebilir. İyileşebilir dediğim hastalıkların hepsinin sebebi şeker. Bu yüzden başta diyabet, hipertansiyon, obazite olmak üzere tüm kronik dejeneratif hastalıklar iyileşebilmesi ve kronik yangını başlatan şekerden uzak durmak gerekiyor.
İnsülini zıplatırsan yanarsın: İnsülinin yükselmesi demek kronik dediğimiz hastalıkların ortaya çıkması demek. Bel çevresinin azıcık genişlemeye başlaması insülinin yükselmeye başladığının belirtisi. Kan şekerini, insülin seviyesini normal seviyeye getirmek için bal, pekmez, baklava, reçel, sağlıksız karbonhidratlar tüketilmemeli. Ambalajlı ürünler, pirinç, makarna, patates kızartması, unlu mamullerden uzak durmak gerekiyor. Aksi takdirde felç, gözde katarak, damar sertliği, kalp krizi, Parkinson ve Alzheimer ve depresyon gibi hastalıkların görülmesi kaçınılmaz" diye konuştu.