En yaygın görülen kanser türü hangisidir?

Sigaraya bağlı oluşan hastalıkların başında akciğer kanseri gelmektedir. Sigara bağımlılığından kurtularak, sağlıklı bir yaşama adım atabilirsiniz.

Akciğer kanseri yüzde 90 oranında sigara ve tütün ürünlerinin neden olduğu bir kanser türüdür. Ülkemizde de sigara tüketen nüfusun çok yüksek olduğunu söyleyen Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Sevinç, akciğer kanserinin en yaygın görülen kanser türü olduğunu belirtti ve bu konudaki sorularımı yanıtladı.

Haberin Devamı

Akciğer kanseri nedir?

Akciğer kanseri, akciğerde kontrolsüz hücre çoğalması ile karakterize edilen bir hastalıktır. Akciğer kanseri yüzde 90 oranında sigara ve tütün ürünlerinin neden olduğu bir kanser türüdür. Bununla birlikte akciğer kanseri genetik mutasyonlara bağlı olarak sigara içmeyen kişilerde de görülebilir.

Kimlerde daha yaygın olarak görülüyor? Ülkemizde görülme sıklığı nedir?

Akciğer kanseri özellikle erkeklerde görülen bir kanser türüdür. Ancak sigara kullanımının artmasına bağlı olarak akciğer kanseri artık kadınlarda da artmaya başladı. Yüzde 90’a yakın oranda tütün ürünlerini kullanan kişilerde görülür ancak yüzde 10 oranında genetik ve diğer dış faktörlerin etkisiyle de oluşabilir. Ülkemizde de sigara kullanan nüfus çok yüksek olduğu için, akciğer kanseri en yaygın görülen kanser türüdür.

Nasıl Oluşuyor?

Kanser farklı nedenlerden dolayı da oluşabiliyor. Sigaranın uzun süreli kullanımına bağlı olarak ortaya çıkabileceği gibi, başka bir nedenle de ortaya çıkabilir. Akciğer kanseri olan kişi özellikle kadın, sigara içmemiş ve adenokanser (akciğer kanserlerinin yüzde 40’ını oluşturur) ise biliyoruz ki tümör genetik özellik taşıyabiliyor. Biz bunları genetik mutasyon olarak adlandırıyoruz. Son yıllardaki gelişmeler ile bu genetik mutasyonları artık saptayabilir ve daha da önemlisi tedavi edebilir hale geldik.

Ön belirtileri nelerdir?

Akciğer kanseri olan hastaların yaklaşık yüzde 25’inde hiçbir belirti görülmemektedir. Akciğer kanserinin karakteristik belirtileri inatçı öksürük, göğüs ağrısı ve nefes darlığıdır. Öksürürken kan gelmesi akciğer kanseri olan kişilerin yaklaşık yüzde 25’inde görülmektedir. Akciğer kanseri olan hastaların yüzde 50’si göğüs veya omuz bölgesinde, öksürük ve nefes alıp verme sırasında artan ağrı yaşayabilir. Kanserin belirtileri kanserli tümörün büyüklüğü ve hastalığın hangi evrede olduğuna göre değişkenlik gösterebilir. İleri evrelerde solunum yollarını etkileyen, kesilmeyen öksürük, şiddetli göğüs ağrıları, akciğer enfeksiyonları, nefes darlığı ve yutma bozukluğu gibi belirtileri olan bu kanser türünün tanısının en doğru şekilde ve erken koyulması için düzenli taramalar hayati önem taşır.

Haberin Devamı

Akciğer kanseri tarama testleri nelerdir? Hiçbir şikayet olmasa da hangi tarama testleri ne sıklıkla ve ne zaman yapılmalıdır?

Akciğer kanseri, yakın bölgelerdeki lenf düğümlerine veya başka organlara yayılmadan önce nadiren belirti vermektedirler. Bu nedenle hastaların sadece yüzde 15 kadarına erken dönemde tanı konabilmektedir. Lenf düğümlerine yayılmamış akciğer kanserlerinin 5 yıllık yaşam oranı yüzde 50 civarındadır. Ne yazık ki pek çok hastada tanı anında kanser yayılmış durumdadır.

Haberin Devamı

Akciğer kanserleri genellikle belirti oluşturmadan önce akciğerlerin dışına yayıldığından akciğer kanserlerinin erken tanısı için etkili bir tarama programı oldukça önem kazanmaktadır. Akciğer grafisi ve balgam sitolojisi (balgamda kanser hücrelerinin mikroskopik olarak aranması) yıllardır kullanılmaktadır. Ancak ne yazık ki bu testler hastaya tedavi şansı tanıyacak kadar erken dönemde tanı imkanı vermemektedir. Bu nedenle akciğer kanseri taraması sağlıklı insanlar için, hatta risk faktörü yüksek olan sigara tüketicilerinde bile rutin olarak uygulanmamaktadır.

Basit akciğer grafisi tarama aşamasında kullanılmamakla birlikte son yıllarda yapılan araştırmalarda spiral veya helikal düşük doz bilgisayarlı tomografi yönteminin, sigara kullananlarda erken akciğer kanseri taramasında başarılı olduğu gösterilmiştir. Ancak bu yöntemin hayat kurtarıcı olup olmadığı günümüzde kesinlik kazanmamış olup çalışmalar devam etmektedir.

Tedavi yöntemi nedir? Yeni tedavi seçenekleri var mı?

Akciğer kanseri hastalarında standart olarak kemoterapi uyguluyoruz, ancak genetik mutasyonu olan, özellikle de sigara içmemesine rağmen akciğer kanserine yakalanan kişilerde artık kemoterapi yerine yeni nesil tedaviler uygulanıyor. Hedefe yönelik tedavi olarak adlandırdığımız bu tedavilerde kullanılan ajanlar klasik kemoterapi ilaçlarının aksine sadece hedef tümör hücrelerine etki ediyor. Vücudun savunma sistemini ve diğer hücrelerini etkilemediğinden hastalar tedavi süresince normal yaşamlarını daha kaliteli sürdürebiliyorlar.

Özellikle kadın, sigara içmemiş ve adenokanser (akciğer kanserlerinin yüzde 40’ını oluşturan kanser tipi) özelliği taşıyan kanser hastalarındaki tümörler genetik özellik taşıyabiliyor. Biz bunları genetik mutasyon olarak adlandırıyoruz. Son yıllardaki gelişmeler ile bu genetik mutasyonları artık saptayabilir hale geldik. Kanserli kişiden alınan tümör patolojik ve genetik incelemeye alınıyor. Bu inceleme sonrasında tümörün hangi yolağı kullandığını, örneğin ALK yolağını veya EGFR yolağını kullandığını ortaya koyuyoruz. Böylece kişiye özel tedaviye geçebiliyoruz. Bizim açımızdan bu aşama çok önemli. Çünkü eğer bu genetik yolağı tespit etmezseniz, edemezseniz ya da yeterli tümör biyopsisi bulunamazsa bu hastalar sadece kemoterapi almaya devam ediyorlar ve maalesef, bu hastalarda istediğimiz sonuçları alamıyoruz.