Doç. Dr. Aydın Köşüş

Doç. Dr. Aydın Köşüş

aydinkosus@gmail.com

Tüm Yazıları

Muayene esnasında ele gelen adneksiyel kitlelerin yumurtalıktan köken aldığını söylemek her zaman için kolay olmuyor. Bu tür kitleler yumurtalık dışında tüpler, uterus, mesane veya barsak kökenli de olabiliyor. Adneksiyel kitlenin varlığı durumunda bu kitlenin yapı ve kökenini anlayabilmek için muayene dışında dikkatli öykü ve yardımcı tanı yöntemlerinin yerinde ve doğru kullanılması, özellikle tedavi yaklaşımı açısından büyük önem taşıyor.

Adneksiyal Kitlerlerde Tanı Nasıl Konur?

-Anamnez (Öykü)

Tıbbın tüm branşlarında ve her türlü hastalığın tanısında olduğu gibi, adneksiyel kitle değerlendirmelerinde de iyi bir öykü alınması büyük önem taşıyor. Öyküden yakalanacak olan önemsiz gibi görünen detaylar, tanıda son derece yardımcı olabiliyor.

Öyküdeki en önemli nokta hastanın yaşıdır. Hastanın yaşından sonra öyküde doğal olarak çok üstünde durulan konunun hastanın şikayetleri, yani belirtiler olduğu biliniyor. Yumurtalık kökenli olan kitleler genellikle bulgu vermediğinden, belirgin bir belirtinin varlığı tanıya yardımcı olabiliyor.

-Muayene

Jinekolojik muayeneler kitlenin ayırıcı özellikleri açısından büyük öneme sahip. Kitlenin lokalizasyonu, solid ya da kistik yapıda olması, büyüklüğü, fikse ya da hareketli olup olmadığı önem taşıyor. Orta hat olarak belirtilen yerde lezyonlar genel olarak rahim kökenliyken, tek taraflı lezyonların yumurtalık kökenli olması olasılığının son derece yüksek olduğu biliniyor. Tek taraflı ve kistik kitlelerin çoğunun iyi huylu olduğu, çift taraflı ve solid kitlelerin habis olma olasılığı daha fazla olduğu biliniyor. Karın boşluğunda sıvı toplanmasının mevcut olması durumunda, habaset söz konusu olması olasılığı yükseliyor.

-Ultrasonografi

Adneksiyel kitleleri değerlendirmek için kullanılan yöntemler arasında en önemli yeri ultrason alır. Ultrason cihazları ile kitlenin boyutları, şekli, solid ya da kistik olması, lokalizasyonu ve septa içerip içermediği saptanabiliyor. Septa görülüyor olması habaset lehine bir durum olarak biliniyor. Doppler ultrasonografide kitlenin damarlanmış olup olmadığı ve bu damarlardaki kan akımına karşı geliştirilen direncin hesaplanması, habis olup olmaması konusunda değerli fikirler veriyor.

-Tomografi (BT) ve Manyetik Rezonans (MR)

Bu yöntemlerin özel olarak habaset düşünülen vakalarda veya büyük kitlelerde ultrasondan daha detaylı bilgi verdikleri biliniyor. Özellikle kanserden şüphelenilen durumlarda hastalığın yayılma derecesi ve evlendirilmesinde, lenf nodu büyümeleri konusunda yardımcı oluyor. Yumurtalık kökenli (over) kitlelerin tanısında rutin uygulamalar olmadığı biliniyor.

Her Adneksiyal Kitle Kanser midir?

Elbette her adneksiyal kitle kanser değildir. Adneksiyal kitlelerin çoğunluğu iyi huylu kistlerdir. Bu açıdan tedirgin olmayınız. Ancak hastanın yaşı, kitlenin görüntüsü, büyüklüğü gibi faktörler değerlendirilerek kitlenin iyi huylu yada kanser olup olmadığı belirlenir.

Adneksiyal Kitlelerin Tedavisi Nasıl Yapılır?

İyi huylu adneksiyal kitlelerde yada kistlerde sadece kist çıkarılır. Ancak hastanın yaşı ileri ise yada kötü huylu olduğu düşünülüyorsa kitle bulunduğu organ ile beraber çıkarılır.

Doç. Dr. Aydın Köşüş
Kadın Hastalıkları ve Doğum / Üreme Endokrinolojisi ve İnfertilite

Haberin Devamı

İnternet sitesi: http://www.aydinkosus.com/

Haberin Devamı

Twitter: https://twitter.com/surgeonskopi

Haberin Devamı

Facebook: https://www.facebook.com/jinekologankara/

Instagram: https://www.instagram.com/doc.dr.aydinkosus/?hl=tr