Günlük ritimde organların bir sistem içerisinde varlığını sürdürebilmesi ve çalışması için harcadıkları enerjinin büyük bir çoğunluğu karbonhidratlardan elde edilir. Beynin tek enerji kaynağı karbonhidratların yapıtaşı olan şekerdir. Zihinsel fonksiyonların sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için beynin günlük en az 50 gr glikoza ihtiyacı vardır. Bu miktarın altına düşüldüğünde sinir sistemi zarar görür ve erken yaşlanır. Günümüzde protein ağırlıklı programların popülerlik kazanması ve ekmeğin hayatımızdan tamamen çıkarılmaya çalışılması oldukça sık rastladığımız bir durum. Fakat basit şeker kaynakları tüketimi yerine tam buğday, tam tahıl gibi esmer ekmek türlerinin günlük enerji ihtiyacının bir kısmınının yerine konulması, sanılanın aksine kilo aldırmıyor. Williams ve arkadaşlarının 2008 yılında yaptıkları bir derlemede; tahıl ürünlerinin ağırlık kontrolünün sağlanmasında, bel çevresini azaltmada etlkili olduğu rapor edilmiştir. Birçok çalışmada tam tahıllı ekmek tüketimi ile ağırlık kontrolü ve düşük toplam vücut yağı arasında pozitif etkinin olduğu görülmüştür. Özellikle tam tahıllı ürün tüketiminin karın bölgesindeki yağlanmanın azalmasında fayda sağladığı belirlenmiştir.
Tam tahıllı ekmek beyaz ekmek ile kıyaslandığında daha fazla posa, folik asit, B vitamini, potasyum, magnezyum, çinko içermektedir. Beyaz ekmeğin çiğneme sayısı ve süresi esmer ekmeğe göre düşüktür ve daha hızlı yutulur. Glisemik indeksi yüksek olduğundan ise bu durumla birlikte bel bölgesindeki yağlanma ile ilişkilendirilmesi olağandır. Tam tahıllı ürünler kalp hastalıkları, şeker hastalığı ve şişmanlıktan korunmada iyi bir tercih oluşturabilirken içeriklerinde bulunan magnezyum ile birlikte insülin hormonu salınımını kontrol altına alarak uzun süreli doygunluk sağlar.
Tam tahıllı ürünlerin B vitamini deposu olduğu düşünüldüğünde yokluğunda sinirlilik, gerginlik, yorgunluk, halsizlik, dikkat dağınıklığı, odaklanma problemleri gibi durumların ortaya çıkması olağandır. Çok düşük karbonhidratlı diyetlerde vitamin eksiklikleri ciltte hasara neden olabilir. Solgunluk, döküntüler ve uçuk görülebilir. 122 kadının iki ayrı gruba ayrılarak 16 hafta boyunca takip edildiği bir çalışmada ekmek verilmeyen kontrol grubunda diyeti terk etme oranı daha yüksek bulunmuştur. Tüm besin gruplarının denge içinde olduğu ve tam tahıllı ürünlerin tercih edildiği bir diyet kişinin enerji ihtiyacı ile birlikte uygun porsiyonlar ayarlanarak hem yaşam kalitesini yükseltecek hem de uzun vadeli çözümleri beraberinde getirecektir. Bu nedenle ekmeği cezalandırmak yerine uygun porsiyonlarda doğru tercihler yaparak tüketmek daha faydalı olacaktır.