Galiba 5 yıl kadar önceydi… Acayip hoş, sohbeti keyifli, kendine güvenen bir yakışıklıyla “date”e çıkacağız ama çok da ilgili değilim. Güzel bir yemek yiyip gülüp eğleneceğiz; “takıl”acağız yani… Giyindim, süslendim, otoparka girdim, aşağı ineceğim, nasıl dizlerim titriyor anlatamam. Hasta mı oldum ne oluyor derken baktım diz titremesi dışında hiçbir şey yok.
Akşam gayet güzel geçti, dizimi falan unuttum. Adamla da o kadarla kaldı hikaye. Bir süre sonra spiritüel bir çalışmada öğrendim ki, ego yüksekse veya ego direniyorsa, ilk olarak dizlerden fark edilirmiş. Yani adama aşık olmaya, eğlenmeye gidememişim zaten; egom izin vermemek için uğraşıp durmuş.
Bugün aşık olduğumu yine dizlerimden anlıyorum. Egomla sık sık konuşuyoruz; ben ona diyorum ki, “Direnme lütfen, o beni üzmeyecek, kırmayacak, acı çekmeyeceğim. Aksine aşkla el sıkışacağım. Beni yıldızlara çıkaracak üstelik kahkahayla. Beni korumana gerek yok, aşk sonuna kadar yanımda olacak.”. Dizler normal, ruh tutku doluysa aşk havada yükselmiyor, yıldızlardan bana doğru akıyor demektir. Tutku deyince lütfen adamla hemen yattığımız anlaşılmasın, tam tersine aşık olunca “yatma”zsın, sevişirsin! “Takılma”zsın, ruhunu onunla doyurursun!
Ya ruh doymuyorsa…
Bazen yüreğimdeki sevgi o kadar taşıyor ki, etrafımdaki herkes “normal” olmadığımın farkına varıyor. Olsun. Bir başka varlığı kendin kadar sevmek, yüceltmek, iyiliğiyle mutlu olmak, gülüşüyle havalara uçmak o kadar keyifli ki! Ancak ruh o kadar sonsuz ki, sonsuza yayılacak kadar aşkı yaşayabilir. Ego da boş durmuyor tabi: “Doymuyor bu ruh, sen de bedenini doyur, hep doyur hep doyur” diye dürtüyor.
Bedenin küçülmesi konusunda benimle çalışan değerli doktorum, Fevzi Özgönül “Doğru bedeni doyurmalısın, üstelik iyi bir şekilde doyurmalısın” demez mi? Evet, ruh kadar bedenin de ilgiye ihtiyacı var, hele doymaya… Ancak doğru zamanda, doğru yerde ve gerçek besinlerle… Dr. Özgönül’le çalışmamın tek nedeni, beni çok yemeye sevk etmesi. Doğru okudunuz. Bana öğrettiği her şeyi bu yazılarımda sizlere de anlatacağım.
Neden şişmanladığımızı şöyle anlatıyor: “Şeker gibi sindirilemeyen besinler bedeni gevşetir ve beden kendini korumak için bu bölgeleri doldurmaya başlar. Böyle şişmanlarız yoksa her yerimiz yağ dolu değildir.” Ve çok basit önerilerle bedenimizi zayıflatmayacağız, küçüleceğiz.
İlk tüyo, kalkar kalkmaz muhteşem bir kahvaltı yapıyoruz. Kendi kahvaltımın fotoğrafını koyuyorum. Bu konuyu konuşmaya devam edeceğiz.
Sevgimle,
Ayşegül
R.Hakan Kırkoğlu
Kış mevsimi haritasına bakış
21 Aralık 2024
Astrolog Aslıhan Doktoroğlu
16 Aralık Haftası burç yorumları - Haftalık burç yorumları
16 Aralık 2024
Dt. Pertev Kökdemir
Diş çürümesini engellemenin 5 etkili yolu
16 Aralık 2024
Astrolog Seçkin İlbuğa
15 Aralık 2024 İkizler Dolunayı: En üst versiyona çıkmamızı sağlayan mucize
14 Aralık 2024
R.Hakan Kırkoğlu
Dolunay neler getiriyor?
14 Aralık 2024