05.12.2021 - 03:00 | Son Güncellenme:
“Çocukluğumdan beri düğünlere ilgi duyarım. Gözleri umut ve mutlulukla parlayan çiftlerin düğün marşıyla salona girmeleri bende her seferinde tuhaf bir heyecan uyandırmıştır. Acaba bu parıltı hep devam edecek mi, yoksa zamanla umutsuz, mutsuz bir bakışa mı dönüşecek?” Bu önsözle başlıyor Gönül Bakay’ın “Dünyada Tuhaf Evlilik Gelenekleri” adlı kitabı. Kırmızı Kedi Yayınevi’nden çıkan araştırma-inceleme türündeki çalışmada Avrupa’dan İskandinav ülkelerine Asya’dan Afrika’ya dünyanın dört bir yanından evlilik gelenekleri yer alıyor. 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra topluluklar arasında birçok gelenek unutulmaya yüz tutsa da hâlâ bazı ülkelerde yaşatılmaya çalışılan ritüeller var. Akademisyen Prof. Dr. Bakay’ın kitabında yer verdiği Fransa’dan İskoçya’ya 10 ülkeden ilginç düğün geleneklerinden örnekleri bir araya getirdik.
Fransa
Fransız düğünlerinde çiçek önemlidir. Gelinler başlarına çiçeklerden yapılmış bir taç takar, davetliler düğüne çiçek veya çiçek desenli objeler getirirler. Düğün pastası geleneğinin ilk izlerinin burada bulunduğunu söylemek mümkün. Eski bir geleneğin devamı olarak ise davetliler düğüne özel küçük kekler getirir ve bu kekler diğerlerinden daha yüksekte olan bir masanın ortasına piramit şeklinde yığılır. Gelin ve damat uzun ve refah içinde yaşamın sembolü olarak bu masanın başında karşılıklı durup kek yığınını devirmeden birbirlerini öpmek zorundadır.
İtalya
Gelin düğün günü aynaya bakmamalıdır. Eğer illa ki bakmak istiyorsa küpelerinden, ayakkabılarından ya da eldivenlerinden birini çıkarmalıdır. Halen varlığını sürdüren geleneklerden biri de “vazo kırma”. Gelin ve damat düğünde birlikte bir vazoyu yere fırlatarak kırar; vazo ne kadar çok parçaya ayrılırsa o kadar uzun yıllar birlikte ve mutlu olacaklarına inanılır.
İskoçya
Düğün öncesi gelinin yakınları, salça, yumurta gibi yoğun kokulu, renkli gıdaları karıştırarak gelinin üzerine boca ediyor ve onu bu haldeyken sokaklarda gezdiriyorlar. Bu gelenek, evlilikte karşılaşabilecek zorluklara katlanmayı sembolize ediyor.
İskoçların ilginç düğün gelenekleri bunlarla bitmiyor. Sixpence, İngiliz para birimlerinden biri. 17. yüzyılda damatlara hediye edilen bu para, sonradan gelinlerin ayakkabılarının altına konulmaya başlanmış. Bugün ise güzel bir inci kolyenin ucuna ya da gelin buketine iliştiriliyor. Gelin arabaya binerken babası, havaya bozuk paralar fırlatıyor. Davetlilerin ve çocukların topladığı bu paraların sahibine uğur getireceğine inanılıyor.
Rusya
Rus düğünlerinde, damadın gelinin evine gitmesi başlı başına bir olaydır. Çünkü geline ulaşmak o kadar da kolay olmayacaktır. Ruslar genelde çok katlı apartmanlarda yaşar. Bu nedenle gelinin alınacağı daire ne kadar yüksekteyse damadın işi de o kadar zordur. Apartmanda asansör olsa bile damat o gün merdivenleri kullanmak zorundadır, çünkü merdivenlerin duvarlarına gelinin arkadaşları tarafından hazırlanmış komik ve eğlenceli posterler asılır. Katlar arasındaki her merdiven boşluğu, damadın cevaplaması gereken soruların sorulduğu birer etap gibidir. Damat ancak soruları cevapladıktan sonra bir sonraki kata çıkabilir.
Bulgaristan
Düğünlerde “kirve” olması şarttır. Kirve, her iki ailenin de sevip saydığı ve güvendiği biridir. Kirvenin görevleri arasında düğün davetiyesi, takı gibi masrafları karşılamak da bulunur. Bu nedenle hayli masraflı ama onurlu bir görevdir. Çünkü kirve olan kişi kurulan ailenin koruyucusu olarak görülür. Bulgarlarda düğün haftasında gelin ile damadın görüşmesi uğursuzluk sayılır.
Moldova
Düğün arabasının yolunun çocuklar tarafından kesilmesi âdeti burada da var. Bir de çiftin ayakkabılarının üzerine su dökülmesi geleneği var. Çocuklar, çiftin ayakkabılarının üzerine bir kova suyu boca ederler. Bu ritüel, çiftin evlilikleri boyunca mutluluklarının önündeki aşılması gereken engelleri simgeler.
Almanya
Gelin düğünde giyeceği ayakkabıları kendi biriktirdiği bozuk paralarla satın alıyor. Bunun anlamı, gelinin tutumlu biri olduğunu göstermek. Bozuk paralardan biri refah ve aşkı artırması için gelinin sol ayakkabısının içine saklanıyor. Mutluluğun devamını simgeleyen bu ayakkabı, düğünün ardından açık artırmayla satılıyor ve toplanan para gelinle damada veriliyor.
Düğünden evvelki gece polterabend (gürültülü gece) partisi düzenleniyor. Bu gecede, çiftin ailesi ve arkadaşları kötü ruhları uzaklaştırmak için porselen ve kil (cam değil!) tabakları yerlere fırlatarak kırıyor. Kırılan parçaları süpürmek ise genç çiftin görevi. Tabaklar ne kadar fazla parçaya ayrılarak kırılırsa, çifte o kadar fazla şans getireceğine inanılıyor. Alman ritüellerinin en renkli olanlarından biri de “Baumstamm sägen”. Bu ritüelde çift testereyle odun keser. Ritüel, kilise çıkışında yapılır. İki tarafından da tutulabilen bir testereyi karşılıklı kullanıp ağacı birlikte keserek zorluklarla nasıl da beraberce başa çıkacaklarını kanıtlamış olur.
Danimarka
Düğüne gelinle damat vals yaparak başlar. Çift dans ederken, davetliler tarafından çembere alınmaya başlar. Çember yavaş yavaş daralarak çifte yaklaşır. Dansın sonlarına doğru çift tamamen sıkıştırılır ve çift orada öpüştükten sonra dans bitirilir. Danstan hemen sonra erkek davetliler damadın ayakkabılarını çıkarır. Sağdıç ise damadın çoraplarını çıkarttırır ve uçlarını keser. Bu geleneğin amacı, damadın eşinden başka kadınlara ilgi göstermesini engellemektir.
Kolombiya
Farklı bir Latin Amerika kültürüne sahip olan Kolombiya’da da gelin beyaz giyiyor ama bu elbise altın işlemeli. Düğüne davetli bekâr erkekler gelinin elbisesinin altına ayakkabılarını bırakıyor. Damat bu ayakkabılardan birini rastgele seçiyor. Ayakkabısı seçilen kimsenin yakın zamanda evleneceğine inanılıyor.
Yunanistan
Yunanistan’da düğünler genellikle pazar günü yapılır. Düğün ve kutlamalar için hazırlık ise çarşamba günü başlar. Yunanistan’ın bazı bölgelerinde evli kadınlar ellerinde içleri badem şekeri, nar, ceviz, badem ve bir şişe uzo olan sepetleri dağıtarak kasabayı dolaşır ve insanları düğüne davet ederler. Cuma günü çeyizin sergilenmesine başlanır ve kadınlar yanlarında fesleğen, pamuk ya da pirinç taneleriyle (gelinin çarşafı katlanırken arasına serpmek veya iliştirmek için) çeyizi görmeye gelirler. Daha sonra bu çeyiz gelinin annesiyle birlikte içine bakır bir tencere de eklenerek bohçaya sarılır. Gelin adayı bohçasını hazırlarken, davetliler içine bozuk para atar. Sonrasında bütün eşya ve mücevherler damadın evine taşınır.