14.01.2024 - 02:00 | Son Güncellenme:
Baran Danış - Uzun bir aradan sonra yeniden üniversite sıralarındayım. Her şey hem çok değişmiş hem hiç değişmemiş gibi. Sıralar aynı ama dersin işlenişi başka artık. Bu ders yapay zekâyla birlikte işleniyor. Hatta bazı öğrencilerden ‘Sıfırcı Hoca’ olduğu dedikodusunu duyuyorum ama pek kulak asmıyorum. Sonuçta mantıklı birine benziyor. Ankara Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Demir, Shakespeare in Class isimli seçmeli edebiyat dersine yapay zekâlı asistanı Cere’yi de dahil ediyor. Yükseköğretim alanında yapay zekânın etkin kullanımı son günlerde epey gündemde. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Yükseköğretimde Üretken Yapay Zekâ: “Fırsatlar ve Tehditler” Çalıştayı’nda “Yükseköğretim alanında yapay zekânın çok etkin kullanımı sadece araştırmalar bakımından değil eğitim bakımından da bize çok önemli fırsatlar sağlayacak” şeklinde konuşmuştu.
Son olarak YÖK yapay zeka ve dijital teknoloji derslerinin üniversitelerin müfredatına ekleneceğini duyurdu. Prof. Dr. Demir, Cere’nin gerek ders öncesi yaptığı hazırlıklarda gerek ders sırasında öğrencilerin sorularını yanıtlarken sınıf içi tartışmalara değerli katkılar sunduğunu belirtiyor. Üniversitede daha fazla sayıda derste faydalanmayı düşündüklerini söyleyen Prof. Dr. Demir, “Öğrencilerin farklı bakış açılarını öğrenerek beyin fırtınası yapmaları aşamalarında çok yardımcı oluyor. Dönem sonunda yapacağımız anket çalışması ile öğrencilerimizin net fikirlerini alıp yola Cere’yle başka derslerde de devam etme konusunu diğer hocalarımızla değerlendireceğiz” diyor.
Derste konu işlerken ve tartışma bölümlerinde faydalanılan Cere bir teknik asistan yardımıyla kullanılıyor. Sorulacak sorular asistan aracılığıyla dikte edilip Cere’ye soruluyor. Cere de 40 yıllık edebiyatçı gibi cevaplıyor.
Yerli teknoloji şirketi Cerebrum Tech tarafından geliştirilen yapay zekâ asistanı, GPT4 alt yapısı üzerine firmanın kendi yazdığı geliştirmelerin eklenmiş hâli. Geniş bir genel kültüre sahip, teknolojiye meraklı, eğlenceli hatta kendine has bir espri anlayışı da olan Cere’nin bir sosyal medya hesabı bile var. Canı istemiyorsa sorulan soruya cevap vermiyor. Hatta kimi zaman hoşuna gitmeyen durumlarda bozuk atabiliyor.
Dersi veren rektör Prof. Dr. Yavuz Demir, yapay zekânın yıkıcı bir teknoloji olduğunu kabul ediyor ama bunun yaratacağı şans ve fırsatları da yadsımıyor. Demir’e göre yapay zekâ ‘lambadan çıkan cin’. Onu ne yönde kullanacağımızı yine insanın kendisi belirleyecek. Yaklaşık üç aydır dersini Cere ile birlikte verdiğini belirten Yavuz Demir üniversitelerin yapay zeka teknolojisinden birinci derecede etkilenecek kurumlar olduğunu söylüyor. Ülkemizin bu konuda geç kalmaması gerektiğini vurgulayan Demir’e göre başka ülkelerde yaşanan gelişmeleri takip etmenin, bekleyip görmenin Godot’yu beklemekten farkı yok.
Öğrenciler de memnun
Hocamız Cere’den memnun. Peki ya öğrenciler? Onlar da bugüne dek ilk kez böyle bir uygulamayla tanışmalarına rağmen durumdan gayet memnun görünüyor. Cere’nin bilgiye çabuk ulaşma konusunda kendilerine yardımcı olduğunu söyleyen öğrenciler derste böyle bir teknolojinin kullanılmasının ilgi çekici ve motive edici olduğunu da belirtiyorlar. Cere’nin özellikle sözel derslerde fayda sağlayacağını düşünen öğrenciler yapay zekâya üniversitede daha fazla yer verilmesini bekliyorlar.
Eğitim dünyasının memnuniyeti bizi de memnun ediyor. Ama Prof. Dr. Demir’in şu sözleri aklımızdan da çıkmıyor: “Yapay zekâyla birbirimizin yerine geçince neler yapabiliriz? Avatarım ondan daha etkili olabilir mi? O ölümlü, ben ölümsüz olabilir miyim? Derste öğrencilerimle bu tür bir beyin fırtınası da yapıyoruz.” Bizse 15 puanlık bu soruyu sınav kâğıdında şimdilik boş bırakıyoruz.