Yap bir evlilik teklifi, en gösterişlisinden olsun!
Şarkıcı Bengü, sevgilisi Selim Selimoğlu’nun kendisine evlenme teklifi ettiğini Instagram'da paylaştığı bir fotoğrafla duyurdu. Bengü’nün paylaştığı fotoğraftan mutlu olduğu ve zarif bir evlilik teklifi aldığı belli. Peki gittiğimiz mekanlarda rastladığımız veya Instagram, Facebook paylaşımlardan gördüğümüz evlilik teklifleri? Sizce çoğunluğu biraz abartılı değil mi?
Bu aralar yakın markaj arka arkaya iki evlilik teklifi gördüm ve ikisinde de ortak nokta abartıydı. Sanki sakin ‘seni seviyorum, benimle evlenir misin?’ denemezmiş gibi. Hatta “Benimle evlenir misin?” cümlesinin romantikliğinin miladı çoktan dolmuş sanki. Bu cümlenin yerini pahalı bir tek taş, kucağa sığma olayını aşıp nerdeyse boyuna gelecek devasa kırmızı gül buketi, pahalı organizasyon şirketinin mekan süslemeleri, havai fişek gösterileri, bol balonlu sözde romantik, pahada ağır şovları almış. Organizasyon şirketiyle hazırlanan evlilik tekliflerine çoğu zaman bol alkışlı, bol ıslıklı bir arkadaş topluluğu eşlik ediyor gördüğüm kadarıyla. Bu tanıklık, haliyle sosyal medyadan da paylaşılıyor.
- “Emre, Gamze’ye sürpriz bir evlenme teklifi yaptı. Marina’daki şu ünlü köşe restoranı ayarlamış. Acaip güzeldi. Böyle havai fişekler falan atıldı. Gamze ‘Eveet!’ diye bağırdı. Çok güzeldi. Ay gerçekten çok güzeldi, çok duygulandım.”
- “Gamzeee, canım arkadaşım, 20 yıllık dostum. Bugün en mutlu gününde yine beraberdik seninle. Allah mutluluğunuzu bozmasın uğurlu arkadaşım.”
- “Bir kişi daha fire verdik. Bugün günlerden Emre.”
Esas günün kahramanı gelin hanıma sürpriz olacaktır evlenme teklifi, ama ne hikmetse gelin hanım fönlü saçlar, özenilmiş makyaj ve kıyafetiyle sanki durumu önceden biliyor gibidir. Arada da detayları inceler, “Hımm kırmızı güllerden kısılmamış, fotoğrafçı ayarlaması iyi olmuş, Instagram'da da bayağı like alır şimdi, acaba “MARRY ME” yazan balonların rengi mor değil de kırmızı mı olsaydı, yüzük kutusunu açtığımda tek taş nasıl aydınlandı birden, ışık koymuşlar herhalde kutunun içine, yan masadaki kadınlar nasıl da baktı Emre kutuyu açtığında, ışıklı tek taş diye hayran kaldı hepsi.
İşin mizah kısmı bir tarafa, biraz abartmıyor muyuz bazı şeyleri? Hele ki bizim için anlamı, değeri olan şeylerde. Evlilik teklifi ‘seni seviyorum’un söze gelmiş hali. Gayet net, çıplak bir ifade! Tek başına bütün süsleri giymiş zaten! Tek başına kocaman bir anlam taşıyıp, başkaca bir şeye ihtiyacı olmayan bir cümle. Gerek var mı ayrıca süsler, abartılar eklemeye? Ekledikçe manadaki özden, naiflikten, duygudan uzaklaşmaya? Gerek yok, sahiden gerek yok. Sözü de, hareketi de kıymetli yapan yürektir. Siz siz olun yüreğe bakın, sağlam mı diye, yoksa süs püs bahane. Ruhi Su’nun Altın Hızma türküsü geldi aklıma bunları yazınca. “Gün gördüm günler gördüm. Seni gördüm şad oldum.” Böylesi yürekli aşklar dileğiyle…
