Psikolojik hastalıkların fiziksel belirtileri nelerdir?
Depresyon, bipolar bozukluk, anksiyete, borderline... Peki bu rahatsızlıkları ne kadar biliyoruz? Psikolojik hastalıkların fiziksel belirtileri nelerdir?
Depresyon
Depresyon, dünyada en sık görülen psikolojik rahatsızlıkların başında geliyor. Kadınlarda görülme oranı yüzde 11 iken erkeklerde ise bu oran yüzde 5. Depresyonun en önemli belirtisi isteksizlik... Hiçbir şeye karşı heyecan duymamak, ilgi kaybı yaşamak depresyonun en önemli belirtisidir diyebiliriz. Uyku sorununa, iştahsızlığa, olumsuz düşüncelere ve konsantrasyon bozukluğuna sebep olur.
Bipolar
Bipolar bozukluğun bir diğer adı da manik depresyondur. Bipolardan müstarip olan kişiler sürekli manik ve depresif dönemlerden geçer. Hem psikoterapiyle hem de ilaçla tedavil edilir. Erken teşhis ve terapi sayesinde bu hastalığı kontrol altında tutmak mümkündür. Manik dönemde büyük bir coşku yaşayan, çok fazla para tüketen, büyük bir enerji patlaması yaşayan bireyler, depresif olduğunda ise manik dönemin tam aksine kendilerini aşırı bitkin ve mutsuz hisseder.
Anksiyete
Anksiyete bozukluğu genellikle kadınlarda görülüyor. Kadınlarda görülme oranı yüzde 22, erkeklerde bu oran yüzde 9. Kaygılı olma halini anlatan bu bozukluk yüzünden kişiler sürekli tetikte olur, vücutları çok fazla adrenalin salgılar. En önemli belirtileri kalp çarpıntısı, baş dönmesi ve boğulma korkusudur. Panik ataklar tarafından tetiklenebilir ya da bir sebep olmadan da çıkabilir.
Borderline
Borderline, yani sınırda kişilik bozukluğuna sahip bireylerde uyuşturucu kullanımı sık görülür. En önemli belirtileri yalnız kalma korkusu, yüzeysel iletişimler, depresyon ve yabancılaşmadır. Hastaların geçmişinde genellikle duygusal ihmal ya da tecavüz gibi sarsıcı ihmal vakaları bulunur. Kendilerine zarar verme riskleri, diğer psikolojik rahatsızlıklara göre daha fazladır.
Obsesif kompülsif bozukluk
Obsesif kompülsif bozukluğu 'takıntı hastalığı' olarak özetleyebiliriz. Obsesif kompülsiften müstarip bireylerde belli düşünceler, fikirler sürekli tekrar eder, akıllarından sürekli aynı sorular geçer. Örneğin adımlarını sayarlar, aynı kelimeleri sıklıkla tekrar ederler, kapıyı kilitleyip kilitlemediklerini pek çok kontrol ederler. Hastalar, takıntılarının farkındadırlar ancak bu tekrarlara karşı koymayı başaramazlar. Önlemi alınmadığı takdirde kişilerin sosyal ilişkilerinin önemli ölçüde zarar görmesine yol açar.
Tükenmişlik sendromu
Tükenmişlik sendromu son yıllarda pek çok oyuncu sayesinde sıklıkla karşımıza çıkıyor. Sürekli stres altında olan, uykusuzluk çeken, korkularını bastıramayan kişilerde ortaya çıkar. Kişiler stresle başa çıkamadığı için kendilerini tükenmiş hisseder. Dünyanın her geçen gün çok daha kalabalıklaşması, her alanda rekabetin artması stres seviyesinin artmasına neden oluyor. Bu da, tükenmişlik sendromunu 'popüler' bir hastalık haline getiriyor. Hastalığa yönelik terapi çoğunlukla birkaç hafta sürer. Ancak ağır durumlarda bu terapi süreci birkaç yıla kadar uzayabilir.