Molatik Gündem: Bu hafta nelere Molatik olduk? (15 Ekim 2021)
Molatik Gündem günüyle tekrar karşınızdayız. Hayatımızdan bir hafta daha gitti bizler de bu bir haftada bir şeyler düşündük, taşındık, az biraz da kaşındık. Karşınızda Molatik Gündem.
Yeşilçam sıcaklığında
Bu hafta 'Ted Lasso'nun ikinci sezon finaline Molatik oldum. 'Ted Lasso' son yılların en yüz güldüren dizilerinden biri. Yeşilçam sıcaklığı tadındaki dizimiz son dönemde ödüllere doyamadı, son dönemin en flaş işlerinden biri olmaya devam ediyor. 'Ted Lasso'nun ikinci sezonunun son bölümü de geçtiğimiz günlerde yayınlandı. Ve tıpkı ilk sezon finali gibi yine "Nerede bir sonraki sezon?" moduna girdik bile. Heyecanı kaçmasın diye söylemiyorum ama 11'inci bölümde hepimizi şaşırtan olay 12'nci bölümün son sahnesiyle birlikte oldukça şaşırtıcı bir şekilde noktalanıyor. Aslında noktalanmak demek doğru değil, çünkü kartlar yeniden dağıtılıyor! İkinci sezonda ağırlıklı olarak karakterlerin dönüşümlerini, derinliğini merkeze aldı 'Ted Lasso'. Bence gayet güzel bir ilerleme kat etti. Her bir karaktere detaylıca odaklandık ikinci sezonda. Üçüncü sezon beklentimiz tavan şimdiden. Bakalım ne gibi sürprizler bizi karşılayacak yeni sezonda. Sırf ikinci sezon final sahnesi bile bu diziyi neden izlemeniz gerektiğini hatırlatıyor. Hâlâ 'Ted Lasso'ya Molatik olmadıysanız çok şey kaçırıyorsunuz!
Mayk Şişman
Herkesin ağzında bir dizi
Bu hafta ben de ‘Ted Lasso’ya Molatik olacaktım ama Mayk Molatik olduğu için başka konu seçtim kendime. ‘Squid Game’e Molatik oldum ancak şöyle bir durum var, diziyi izlemedim. İzlemeyi de düşünmüyorum. Acayip bir önyargım var kendisine karşı. Molatik olduğum konu şarkısı oldu. Sürekli bir yerlerde karşıma çıkıyor, sinir bozucu bir şekilde. ‘Squid Game’ özelinde bir durum değil bu. Bir dizi ya da film fenomen oldu mu birkaç hafta boyunca projeden bir şeylere maruz kalıyoruz. Bizi bir salın be!
Selçuk Bulut
Şu olaylar bi' geçsin
Bu hafta Molatik olduğum konu her şeyin çok zor olması. Biraz kederli bir paragraf olacak. İçini daralttığım herkesten özür dileyerek konuya devam etmek istiyorum. Son iki yıldan itibaren size de her şey daha zorlaşmış gibi geliyor mu? İnsan ilişkileri, çalışma hayatı ya da sosyal hayat... Böyle her şey bir yük gibi oldu sanki. Son dönemlerde düşündüğüm tek şey yaşamanın neden bu kadar zor ve çetrefilli olduğu. Şurada yaşayacağız üç beş sene dert ettiğimiz, uğraştığımız ya da uğraşacağımız şeyler tonla yığılmış gibi. Böyle her şey çok zormuş gibi. Soruyorum arkadaşlar her şey neden bu kadar zor? Her şeyin tonla mücadele gerektiriyor olması gerçekten çok enteresan. Her şey neden bu kadar zor başlıklı paragrafımı burada sonlandırıyorum. Herkese neşeli ve rahat hayatlar diliyorum. Düzelicez inşallah be!
Fazilet Şenol