İş hayatında esneklik için 10 kural
Halihazırdaki işinizde çalışıp daha fazla esnek bir iş planınızın ve kendi belirlediğiniz iş saatlerinizin olmasını ister miydiniz? Ekip üyelerinizin kendi aralarında anlaştıktan sonra kimin hangi vardiyada olduğunun bir önemi var mı günümüzde? Günümüzün esneklik konusunda bazı can yakan sorularıydı bunlar. Hemen her işyerinde bu konu ile ilgili tartışmalar oluyor, toplantılarda konuşuluyor ve insan kaynakları ekiplerini de oldukça yakından ilgilendirip meşgul ediyor esneklik sorunsalı...
Örneğin ben sabah 9 akşam 5 bir işte çalışmama rağmen, kimi zaman 8-4 çalışabiliyor, haftanın bir günü de evden icra ediyorum görevlerimi. İstemem durumunda bu saatleri ve günleri daha esnek bir hale çekebildiğim bir ortamdayım ve bunun için sonsuz müteşekkirim. Peki bu durum beni daha tembel biri mi yapıyor yoksa verimliliğimi mi artırıyor? Açıkçası içinde bulunduğum durum, verimliliğimi kesinlikle ileriye taşımış durumda.
Örneğin evde çalıştığım günler yalnızca ‘admin’ işlerimi yapıyorum ve bu haftanın diğer günlerinde daha stratejik ve içerik hazırlama tarzı işlerime odaklanmama ve daha kaliteli iş çıkarmama fayda sağlıyor. Ekip üyesi olduğum işveren her yıl ‘En İyi İş Verenleri’ listesinde hep en üst sıralarda olduğu için bu tarz bir esnek çalışma takvimim var ancak herkesin bu esnekliğe sahip olmadığının farkındayım, peki sizler işyerlerinizde küçük değişiklikler ile ortamınızı nasıl daha esnek ve ‘flexible’ bir hale getirebilirsiniz?
- Expense stratejinizi gözden geçirin, ekip üyelerinizin seyahat halindeyken şirkete bir kahveyi veya ekstra bir öğlen yemeğini ödetiyor olmasını çok dert etmeyin.
- Şirketinizde evden çalışabilecek personelinizi belirleyin ve onlara bu opsiyonu sunun. Hergün değil ama belki haftanın bazı günleri bunu yapmalarını sağlayın, verimliliklerinin nasıl etkilendiğini gözlemleyin. İşyerine bağlılıklarının ve iş kalitelerinin artacağına adım gibi eminim.
- Personelinizin kişilik ve yeteneklerine göre, baktıkları müşterileri, gittikleri şehirleri, yaptıkları işleri kendi aralarında paylaşabilmelerine olanak verin. Bu yönetişimin olmazsa olmazı. Böylece sizi müdürleri gibi değil, liderleri gibi görmeye başlayacaklardır.
- Hava ve şehrin şartlarına göre personelinizin işe geç gelip geç çıkabilmesine olanak tanıyın. Bu onları hem mutlu edecek, hem de işyerine olan sadakatlarını artıracaktır.
- Onlara yeni bir şeyler öğretin, örneğin 6 ayda bir Excel kursu almalarını isteyin. 6 ayda bir 1 saatlik bir yatırımla, uzun vadede saatlerce iş saatini geri kazanacağınızı aklınızdan çıkarmayın. Bu diğer uygulamalar ve yazılımlar için de geçerli…
- Personelinizin sizi eleştirmesine izin verin. Onlara bunu yaptıkları için teşekkür etmeyi ihmal etmeyin. Unutmayın, büyüme hedefi olan her şirket, ekip üyelerini dinler ve onlara her fırsatta geri bildirimleri için teşekkür eder!
- Çalışanlar, yeni sorumluluk verildiğinde sıkılmazlar ve kendilerini geliştimeleri gerektiğini anlarlar. Ekibinizin süperstarı izinliyken, ışığı biraz daha sönük olan personelinize yeni sorumlulukar yükleyin, siz yüklenmeyin. Böylece hem o ekip üyenizin tam potansiyelini gözlemleme şansınız olur, hem de onların da kendi kapasitelerini görmelerini sağlamış olursunuz.
- Her fırsatta geri bildirim verin. Az önce de bahsettiğim gibi, personelinize onları usandıracak kadar teşekkür edin. İş kalitelerini artıracaklarına eminim. Eksik gördüğünüz yetilerini ve becerilerini de bildirmekten çekinmeyin. Bu davranış onlarla ilgilendiğinizi ve onlara yatırım yaptığınızı hissettirecektir.
- Ekip üyelerinizle sivil toplum kuruluşlarının aktivitelerine katılın. Aidiyet hissiyatını artıracak ve ekip ruhunun oluşması hızlanacaktır.
- Yıl içinde personelinizin başka bir departmanı görmesine yardımcı olun. Böylece daha büyük resmi görme fırsatları olacak ve kendilerini bir sonraki pozisyona daha donanımlı bir şekilde hazırlayacaklardır.
Burada bahsettiğim esneklik örnekleri tabiki de çoğaltılabilir ancak her işveren yukarıdakilerin en az üç dört tanesini yapabilse çok daha başarılı bir işyeri ortamı yaratma konusunda epey bir yol katedecektir. Zaten önemli olan, işlerin doğru yürümesi ve sürdürülebilir bir büyüme değil mi? Eğer bunları yaparak daha verimli bir ortam oluşturabiliyorsanız, yapmamanız için sizi tutan şey nedir ki? Sağladığınız küçük esnekliklerin ekibin moralinin artmasına, stresinin azalmasına, İş ve Aile hayatı arasındaki dengeyi daha iyi kurabilmesine, size ve şirkete daha fazla güven duymasına katkı sağlayacaktır. Bu da doğal olarak şirketinizin karlılığını ve tanınırlığını üst seviyelere taşıyacaktır.