Corona virüsten sonra hayatımızda neler değişecek?
İnsanoğlu geçmişte birbiriyle savaşıyordu bugün de birbiriyle savaşıyor. Hatta savaş seçenekleri bile çoğaldı. Sıcak savaş, ekonomik savaş, ambargo vs... ilerleyen zamanla birlikte savaş çeşitleri de gelişti. Hiçbir felaket insanı durduramadı. Şimdi "Dünya değişecek" derken neyi kastediyoruz peki? Corona'dan sonra hayatımızda neler değişecek?
Corona virüsü hepimizin hayatını ciddi anlamda etkiledi. Kafalarda büyük soru işaretleri var. Peki Corona'dan sonra ne olacak? Büyük güçler mi değişecek? Ülke ekonomileri mi değişecek? Sınıf farkları mı olmayacak? Hangisi?
Çare bilim!
Değişen bence sadece bilim olacak o da değişmeyecek, gelişecek. Çünkü geleceğinden endişe eden insan çareyi bilime inanmakta bulacak. Kendini koruma içgüdüsü tıbbın, bilimin yolunu açacak. Bir düşünün, çoğu buluş insanın kendini koruma içgüdüsü ile yapılmıştır. Soğuktan, vahşi hayattan korunmak için kulübeler inşa edilmiştir . Daha güvenli yolculuklar için gelişmiş otomobiller yapılmıştır. En basitinden sürekli yuvarlanan tekerleği durdurmak için bir fren sistemi yapılmıştır. Hepsi kendimizi güvende hissetmek için. İşte salgının insanda yarattığı güvensizlik duygusu bilimi, tıbbı güçlendirecektir. Ama insan gene aynı tabii.
Tabii ya! Sistem böyle
Peki her şey eskisi gibi olmayacak mı gerçekten? Buna inanıyor musunuz? Salgınla beraber aslında hepimize umut olan bir cümle oldu bu. Her şeyin eskisi gibi olmayacağını düşünmek çoğu insanı rahatlatıyor. Peki her şey eskiden çok mu kötüydü? Öyleyse niye kötü olarak nitelendirdiğimiz bir yaşam biçimini sürdürüyorduk. Tabii ya sistem böyle! Geçmişin klasik cevabı .
Her felaket tıbbı geliştirmiş
Her şeyden önce bu cümlenin içinde umut var. Bir gün salgının biteceği umudu var. Zaman belirsiz olsa da hepimizde yaşama sevgisi var. Kimse pes etmiş değil. Çok felaketler yaşadı aslında dünya. Hepsinde de ayakta kalmayı başardı. Sağ salim bu beladan da kurtulacak inşallah. Tarihe baktığımız zaman her felaketin iyi bir sonucu olduğunu görüyoruz. İkinci Dünya Savaşı sonrası Penisilin bulunmuş, Kara Veba gibi salgın hastalıklar antibiyotiklerin bulunmasına sebep olmuş. Şimdi ise bilim insanları bizleri bu salgından kurtaracak buluşun peşindeler. Yani her felaket bilimi, tıbbı geliştirmiş. Ama insan gene aynı kalmış.
Çözüm yolları arıyoruz
Sık sık kendimizi izole etmekten bahsediyoruz. Sonra bilinçli, entelektüel kişilikler gibi sadece bedenimizi değil, zihnimizi izole etmekten bahsediyoruz. Sözde içe doğru yolculuklar yapıyoruz, kendimizi tanıyoruz, okuduğumuz kitapları daha çok anlıyoruz, çevremizi fark ediyoruz, sorunlarımızı her zamankinden farklı olarak kabullenip uygar bir şekilde çözüm yolları arıyoruz. Bunlar bize Corona virüsünün yaptırdıkları. Böyle bakınca çok da kötü bir şey değil galiba bu virüs.
İşte bu kısım hayaller ve gerçekler bölümü. Yani olmak istenilen insan tipi ile etiyle, kanıyla canlı insan tipinin karşılaşması...
Hani kendimizi tanımıştık?
Ne yazık ki hiçbir felaket insanı değiştirememiş. Savaşlardan çıkıp tekrar savaşlara girmişiz. Mal, mülk kazanmış, insan kazanmamışız. Salgın sonrası yaşanacaklar çok açık görülüyor aslında. Karantina bitiminde herkes çok özlediği sosyal hayatına saldıracak tekrar. Bütçesinin yettiği kafelerde, restoranlarda alacak soluğu. Yapılamayan işler, kazanılmayan paralar var. Hepsi yerine konulacak bir bir. Hele bir de yaz mevsiminde olursa bu son; cümle alem tatilde alacak soluğu. Ne oldu değişen dünyaya? Eskiden böyleydik zaten ne değişti? Gene maddiyat ve dünyevi zevkler ön planda. Hani kendimizi tanımıştık, içe yolculuk yapmıştık. Dedim ya hayaller ve hayatlar. Hiçbir felaket insanoğlunu değiştiremez. Dünya zevkini tatmış bir kere...