Geri Dön
Antitröst nedir? Antitröst politika ne demektir?

Antitröst nedir? Antitröst politika ne demektir?

Bir tür politik ve ekonomik bir girişim olan Antitröst, aslında Çağdaş Dünya Tarihi'nde sıklıkla karşımıza çıkmış bir terim. Peki tam olarak Antitröst nedir? Gelin Molatik olalım..

Kurabiye Canavarı
Kurabiye Canavarı

Antitröst nedir?

Haberin Devamı

Antitröst, tek bir ana firmanın büyük hissedarı olduğu, aynı tip ürünleri üreten kardeş şirketlerin ya da birbirleri ile sermaye ve ortak bağı bulunmayan fakat aynı tip ürünleri üreten birkaç firmanın, aralarındaki ticari rekabeti önleyerek, karlarını artırmak amacıyla resmen birleşmesi ya da gayrıresmi olarak ortak hareket etmesini engellemeye yönelik her türlü politik veya ekonomik girişime denir.

Antitröst politika nedir?

Antitröst Politika, ticaret engellerini ve piyasa rekabetini önlemek için hükümetlerce izlenen politikalara denir. Amaç, tüketiciyi korumak ve ekonomik kaynakların en etkin biçimde dağılımını sağlamaktır.

Tröstler 19’uncu yüzyıl sonlarında sanayi kapitalizmi ile birlikte ortaya çıkmıştır. Bu dev şirketlerin, tüketicinin istismarı için başvurdukları yollar ve ortaklarına sağladıkları büyük çıkarlar, batılı kamuoyunda büyük tepkilere yol açmıştı. Bunun üzerine, sanayide bu tür monopolleşmeleri önlemek amacıyla önlemler alınmak yoluna gidildi. Bu sebeple Antitröst politikası deyimi gerek ABD’de gerek Avrupa’da yalnız kartel ve tröst gibi büyük şirketlere değil, ufak-büyük bütün monopollere ve serbest ticareti sınırlandıran uygulamalara karşı güdülen tüm politikaları ifade eder.

Haberin Devamı

Milliyet

ABD’de antitröst uygulamaları

ABD’de tröstlere karşı çıkartılan ilk federal Yasa 1890 tarihli Sherman Anti – Trust Act’ tır. Söz konusu yasa ile, her türlü monopoller, ticaret kısıtlamaları, şirketler arası açık veya gizli anlaşmalar yasaklanmıştır. Fakat ilerleyen yıllarda, ABD’de bu antitröst politikalar zamanla yumuşatılmıştır. Örneğin yargı, "yararlı" ve "zararlı" tröstler arasında bir ayrım yapmaya başlamıştır. 15 Ekim 1914 tarihli Clayton Antitrust Act’da ve ondan sonraki 1936 tarihli Robinson – Patman Act’da bu konuda çok daha yumuşatılmış hükümler yer almıştır.

Benzer İçerikler