Anoreksiya nedir? Anoreksiya belirtileri nelerdir?
Angelina Jolie boşanmadan önce inanılmaz derecede zayıflamış, hatta kemikleri sayılacak hale gelmişti. O dönem basında Angelina Jolie'nin anoreksiya hastalığına yakalandığı söylentileri dolaşıyordu. Peki genelde 'oyuncu- manken hastalığı' olarak anılan anoreksiya nedir? Anoreksiya hastalığının belirtileri nelerdir?
Yeme bozukluğu olarak bilinen anoreksiya genellikle ergenlik döneminde ortaya çıkan ve kadınlarda erkeklere oranla 20 kat daha fazla görülen hastalık. Şişmanlamaya karşı büyük korku nedeniyle bilinçli olarak aşırı zayıf kalma çabalarının sonucu yaşanan bir bozukluk... Uzmanlara göre anoreksiya psikiyatrik hastalıklar içerisinde intihardan sonra en fazla ölüme neden olan hastalık. Üst sosyoekonomik sınıflarda daha sık görülüyor ve nedenleri kesin olarak bilinmiyor. Hastalığın çoğunlukla ergenlik döneminde görüldüğünü dikkate alacak olursak, cinsel ve sosyal çatışmalarla başa çıkma konusundaki yetersizliğin, yiyeceklerden kaçınma şeklinde ortaya çıkması öne sürülebilir.
Anoreksiyanın belirtileri neler?
1- Yiyecek konusunda fobik noktaya gelecek kadar kilo alma korkusu
2-Gerçekten çok zayıf olunsa da aynaya baktığında kendini kilolu görmek
3- Zaten az yerken bir de yenilen yiyeceğin kalori ve yağ oranına takıntılı hale gelmek
4- Yemeği ufacık parçalara ayırmak, yedikten sonra kendini kusturmaya çalışmak, kendini tuvalete kapatmak
5- Yemek yememeye rağmen yemeğe aşırı ilgi göstermeye başlamak. Örneğin yemek yapmak, yemek kitapları okumak
6- Sağlıklı kilonun altına ininceye kadar tehlikeli diyete devam etmek
7- Hızlı ve tehlikeli kilo kaybı
8- Depresyon
Geçtiğimiz günlerde haberlerde 22 yaşındaki Emelle Lewis’in yaşadıklarını okudum. Lewis henüz 15 yaşındayken kiloları yüzünden erkek arkadaşı olmadığını düşünmeye başladı. Kız arkadaşlarının Instagram'da paylaştığı fotoğraflara bakıyor, kendini şişman ve yetersiz hissediyordu. Sonunda verdiği kilolar yüzünden anoreksiya hastalığına yakalandı ve çocuk kıyafetleri giymeye başladı.
Anoreksiya teşhisi konulan Lewis önce tedaviyi reddetti. Hatta ‘’Herkesin bana karşı olduğuna inanmaya başladım. İnsanların bana yalan söylediğine ve hayatımı mahvetmeye çalıştıklarına ikna oldum’’ dedi.
Emelle Lewis anoreksiya hastalığı ile ilegili şunları söyledi: ''Görüntüm heralde bir tek beni rahatsız etmiyordu. Etrafımdaki herkes bana korkarak bakıyor, bense kendimi normal görüyordum. Ta ki bir gün sabah köpeğimi yürüyüşe çıkarttıktan sonra titreye titreye eve dönene kadar. Vücudum aşırı zayıf olduğu için ısınamıyordu. Kendimi çok kötü hissettim. Anlatamam! Ölüyorum sandım… Korktum! Hastaneye kaldırıldım. Ve uzunca bir müddet hastanede kaldım. Kendi kendimle başbaşa kaldığımda düşündüm… Donma derecesinde üşüyordum… Mutsuzdum… Erkek arkadaşım hala yoktu. İstediğim hayatı yaşayamadığım halde zayıf kalmak için işkence çekiyordum. Bunu fark ettikten sonra doktorlara yalvardım. Kurtarın beni dedim.''
Genç kız kilosunu korumak için humus ve pirinç patlağı yiyor, yatmadan önce salata ve meyve ile besleniyordu. Kilo alma takıntısı işte böyle bir durum. Hatta bu hastalar hastanede serum almaktan bile korkuyorlar; çünkü serumun kalorisini hesaplıyorlar! Neyse ki, 7 kez hastaneye kaldırılan Lewis’in tedavi sonrası durumu iyi.
Emelle Lewis’in yaşadıklarının temeli tıpkı diğer anoreksiya hastaları gibi ‘zayıflarsam daha çok sevilirim’ düşüncesi. Aile ve çevrenin verdiği sevgi ve güvenin ne derece önemli olduğunun örneği.
Büşra Özbelli
Instagram: www.instagram.com/ozbellibusra