Demet Akalın ve Hira Kurt'un oyuncak pazarlığı asla şaşırtmadı
Demet Akalın ve Hira Kurt arasındaki diyaloglara yavaş yavaş tanıklık etmeye başlıyoruz. Hira Kurt, büyüyünce annesinden bile daha çok 'Demet Akalın' olacak gibi gözüküyor. İşte kanıtı...
Demet Akalın ve Hira Kurt'un oyuncak pazarlığı asla şaşırtmadı
Demet Akalın ve Hira Kurt arasındaki diyaloglara yavaş yavaş tanıklık etmeye başlıyoruz. Hira Kurt, büyüyünce annesinden bile daha çok 'Demet Akalın' olacak gibi gözüküyor. İşte kanıtı...
"Anneciğim, kaç oyuncak alma hakkım var?"
Demet Akalın ve kızı Hira, bir alışveriş merkezinde görüntülenmiş. El ele dolaşan anne kızı fotomuhabirler sıkıştırmış. Tabii bu esnada muhabirler ikili arasındaki diyalogları da gözlemleme şansı yakalamış.
Müthiş bir diyalog yaşanmış o esnada anne kız arasında. Hira, Akalın'a "Anneciğim, kaç oyuncak alma hakkım var?" diye bir soru sormuş. Çocuk olmanın gerektirdiği oyuncak düşkünlüğü ve henüz daha mini mini minnoş olmanın getirdiği tontişlikle.
"1'i büyük, 1'i küçük..."
Akalın da Hiroş'a gayet net bir cevap vermiş. Demiş ki, "1 büyük, 1 küçük. 2 oyuncak alma hakkın var..." Ya mükemmel değil mi? Demet Akalın ve Hira Kurt arasındaki bu diyalogu, basına yansıyan fotoğraflar eşliğinde birçok tahminde bulunmak mümkün açıkçası.
Hira, annesinin kızı. Bu, ortada. Ama bence giderek daha da annesine benzeyecek. Basına yansıyan fotoğrafta acıklı, masum bakışları ile anneciğine "Hediye, daha çok hediye" talebinde bulunuyor. Aldığı cevap ise son derece net. "1 büyük, 1 küçük olmak suretiyle sadece 2 oyuncak Hira..."
Hiroş'un mutfakta bile odası var!
Demet Akalın'ın, oyuncak konusunda enteresan bir şekilde aşırı spesifik davranması, ikili arasında çokça 'oyuncak pazarlığı' yapıldığının en önemli kanıtı. Yani anne kız arasındaki oyuncak pazarlığı asla şaşırtmadı bence.
Belli ki Hira, oyuncaklara düşkün. Hem de acayip düşkün. Ki geçtiğimiz günlerde Youtube üzerinde yayınlanan bir Demet Akalın röportajında, Hiroş'un 'mutfak odası'na tanık olmuştuk.
Kızının bir dediğini iki etmiyor
Söz konusu videoyu ağzım açık izlemiş, her 3 saniyede bir "Maaşallah" demiştim. Hira, akıllı tahta istemiş, alınmış. Oyuncak desek her türlü çeşidi var. Akalın, çocuğunun mutluluğunu her anne gibi o kadar önemsiyor ki Hira'nın bir dediğini iki etmemiş.
Ve belli ki şu anda Demet Akalın, bir sonraki safhaya geçme aşamasında. "Ama Hira, gözünü seveyim, bunun sonu yok" anlaşmaları içine girmiş.
"Anneciğim"ler eşliğinde...
Hira ne yapıyor peki? Masum ve acıklı bakışlar eşliğinde "Anneciğim'ler"le çocukluğunun kendisine verdiği yetkiye dayanarak şartları zorluyor. Oyuncaklar konusundaki uçsuz bucaksız özgürlüğünün kısıtlandığının farkında.
Ne yapacak? Elbette çocuksu bir "Ama"lara bürünecek, "Şu son oyuncakları da alayım anneciğim" moduna girecek.
"Hira, ısrar yok annem..."
Demet Akalın'ın basına renkli/renksiz epey malzeme verdiği ortada. Akalın, mevcudiyetiyle bile bir reyting malzemesi. Asıl güzel olan, Hira Kurt'un da altyapıdan yetişmesi, gümbür gümbür gelmesi... Hira Kurt geliyor! Bilmem farkında mısınız?
Bu fikrimin en önemli kanıtı da anne ve kızının, alışveriş merkezinde kameralara yakalandıkları andaki mimikleri. Demet Akalın, "Hira, ısrar yok annem" der gibi. Hira ise "Ama anne, anneciğim" kafasında...
Asla ihmal etmiyor
"Anne kız arasındaki bu diyalogların basına yansıması Hira'nın psikolojisi açısından ne kadar doğru?" diye de düşünebilirsiniz. Haklısınız. Hira, bütün çocukluğunu kameralar önünde yaşadı. Şu anda da göz önünde.
Ama bence bu süreci Akalın doğru yönetiyor. Demet Akalın, kızının hiçbir şeyden negatif etkilenmemesi için olağanüstü bir çaba gösteriyor. Bir yandan işiyle gücüyle ilgileniyor. Ama bu koşturmacada Hira'yı asla ihmal etmiyor.
Her şey kontrol altında gibi
Bu tarz ailevi konulara daha çok tanıklık etmemiz gerektiğini düşünüyorum açıkçası. Demet Akalın ile Hiroş arasındaki oyuncak pazarlığı sadece ufak ama önemli bir detay. Demet Akalın ile kızının doğal diyalogları sayesinde hem onların gerçekliğini daha çok görebiliriz, hem de insani diyaloglar sayesinde gerekli empatiyi kurabiliriz.
Evet, Hira Kurt, oyuncak alma hikâyesiyle bile basına malzeme olabiliyor mesela. Ama anneciği yanında. Her şey kontrol altında. Korkulacak hiçbir şey yok.
Bakalım bizi neler bekliyor
Demet Akalın'ın deli dolu halleri bildiğimiz bir gerçek. Hamilelik sürecinde de zorluklar yaşadı, bunu da neredeyse birçoğumuz biliyoruz. Ama açıkçası bu kadar kızına düşkün olacağını, onda kocaman bir annelik içgüdüsü olduğunu asla düşünmezdim.
"Sevgilimi koluma takarım"lardan "Evli, mutlu, çocuklu"ya geçiş evresinde aranan ticarilik bence boşa çıktı. Akalın, anne olmak istedi, oldu ve ortaya çıkması gereken enerji açığa yayıldı.
Hira ve Demet Akalın arasındaki diyaloglara daha çok tanıklık edeceğimiz bence bu 'oyuncak hikâyesi'yle net bir şekilde kanıtlanmış oldu. Bakalım bizi daha neler neler bekliyor...
