Ukrayna'daki ineklerde 32 yıl önceki Çernobil'in izine rastlandı
Ukrayna'nın Pripyat kentinde 80'lerin sonunda meydana gelen Çernobil felaketinin boyutları aradan 32 yıl geçmesine rağmen devam ediyor... Uzmanlar, Ukrayna'nın Rivne bölgesindeki çiftliklerde inceleme yaptı, alınan inek sütü örneklerinde radyoaktiviteye rastladı. Peki bu ne anlama geliyor?
Büyük bir alana radyasyon yayıldı
Çernobil Nükleer Santrali'nde 1986'da bir deney esnasında yaşanan nükleer kaza sonucu büyük bir facia yaşanmıştı. Meydana gelen kaza yüzünden 31 kişi yaşamını yitirmişti. Ancak çok büyük bir alana radyasyon yayılmış, bu yüzden de o dönemki bilim insanları uzun vadedeki sonuçların ne kadar ağır olacağına dikkat çekmişti.
Facianın boyutları
90'larda büyüyen her çocuk ilkokulda Çernobil'in ne kadar büyük bir facia olduğunu öğrendi. Sadece Türkiye'de değil dünyada da bu böyle oldu. Çernobil eşittir felaket oldu. Belaruslu gazeteci Svetlana Aleksiyeviç, Çernobil'den etkilenen ailelerle tek tek röportaj yaptı, Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görülmesinde önemli bir faktördü belki de. Ya da pek çok fotoğrafçı, aradan yıllar geçse de Çernobil'in yarattığı tahribatı belgeledi. Her bir fotoğraf yıllar geçse de yaşanan facianın boyutlarını ortaya koyuyordu.
"2009'dan sonra önemsenmedi"
Independent'ta yer alan bu son haberde, facianın uzun vadeli etkilerinin devam ettiği bir kez daha gözler önüne serilmiş oldu. Haberde görüşüne yer verilen Dr. Irina Labunska, çarpıcı bir laf ediyor: "Devlet, bu konuya dair önlemler alıyordu. Ancak 2009'dan sonra gereken önem verilmemeye başlandı."
Sadece Ukrayna'nın problemi değil
Evet, bu cümle çarpıcı bir cümle. Tam 9 yıldan bahsediyoruz. Eğer Labunska'nın iddiası doğruysa ve tam 9 yıldır gereken önem verilmiyorsa ortada karanlık bir tablo var. Facianın üzerinden 32 yıl geçse de hala ineklerin sütünde radyoaktiviteye rastlanabiliyor. Bu sadece Ukrayna'nın değil aynı zamanda Avrupa'nın ve haliyle dünyanın problemi.
Hiç mi canınızı sıkmıyor?
Ve bu konuya dair tek bir kişinin bile üstüne düşeni yerine getirememesi bir anlamda bu facianın uzun vadeli sonuçlarını daha da görmemize yol açıyor, yol açacak. Gerçekten böyle bir dünyada yaşamayı hak ediyor muyuz? Bu facianın olumsuz etkilerinin aradan geçen 32 yıla rağmen sürdüğünü görmek, duymak, tanık olmak hiç mi canınızı sıkmıyor? "Nükleer'e hayır!" demek bu kadar mı zor?
twitter.com/mayksisman
instagram.com/mayksisman
youtube.com/mayksisman
can.sisman@milliyet.com.tr
