Maye Musk: Ne kadar çok çalışırsan o kadar şanslı olursun

Yakından takip ettiğim ve güzelliği ile her yaştan insanı büyüleyen Maye Musk ile sonunda tanışma fırsatı yakaladım. Maye Musk, 72 yaşında bir süper model. Soyadından da anlayacağınız gibi kendisi hem girişimleri hem de özel hayatı ile sıkça gündeme gelen Elon Musk'ın annesi. Maye; bir model, diyetisyen, 3 çocuk annesi, 12 çocuğun büyükannesi, konuşmacı ve yazar.

15 yaşında başladığı modellik kariyerini 72 yaşında hâlâ sürdürüyor. Aslında modellik onun için bir 'ek iş' olmuş. Kötü giden evliliğini sonlandırdıktan sonra, diyetisyenlik yaparak yeterince gelir elde edemeyince, modellik yapmaya devam etmiş.

"İnsanlar yaşadığım zorluklardan ders çıkartabilir"

Kitabında, yaşadıklarını anlatan Maye; yakın çevresinin bile bunları bilmediğini hatta kardeşlerinin okuyunca şaşırdığını söylüyor. Çünkü zor durumlar hakkında hayatı boyunca hiç şikâyet etmemiş, hep devam etmeye ya da plan yaparak kaderini değiştirmeye çalışmış. Kitabının adı da buradan geliyor: "A Woman Makes A Plan"

Eda Özdemir: Kitabınızda oldukça açıktınız. Hayatınızın birçok döneminden bahsettiniz. Çocukluğunuzdan, kötü giden evliliğinize, modellik kariyerinizden, diyetisyenlik kariyerinize kadar hayatınızın birçok döneminden bahsediyorsunuz. Dünyaya kendinizi açmak sizin için zor oldu mu?
Maye Musk: Çok zordu. Ancak çocuklarım Elon, Kimbal ve Tosca ile konuştuğumda bana dediler ki ''Yaşadığın zorluklar hakkında konuşmalısın!'' çünkü böylece diğer insanlar benim yaşadığım zorluklardan ders çıkartabilir. Benim yaptığım kadar fazla hata yapmazlar. Onlara dedim ki ''Peki ya kötü evliliğim?'', bana bunun hakkında da konuşmam gerektiğini söylediler. Ben de kitabımda bu konudan bahsettim. Editörler bana düzenlenmiş halini gösterdiklerinde evliliğimden bahsettiğim kısmı çıkarmalarını istedim çünkü biliyorsunuz bunun hakkında konuşmak çok da iyi değil. Ancak onlar bana dedi ki ''Hayır, bu bölüm kitapta kalmalı. Çünkü birçok kadın senin yaşadıklarını yaşıyor''. Kaç kişi yaşadıklarımın, kendi yaşadıklarına benzediğini söyledi; tahmin bile edemezsin!

Peki hem birçok zorluk yaşayan hem de birbirinden başarılı 3 çocuk yetiştiren Maye Musk'ın sırrı neydi?

Eda Özdemir: Hem kitabınızdan hem de söylediklerinizden anlıyorum ki bilim ve matematik ile de ilgileniyorsunuz. Bu da bir kadının her şeyi yapabileceğinin bir kanıtı! Güzel olabilirsin, model olabilirsin, süper bir anne olabilirsin. Her şeyi yapabilirsin! Bilim, evinizde de var olan bir şey miydi?
Maye Musk: Her zaman bilim ve matematikte iyiydim. Çizim konusunda hiç iyi değilim. Hayatımı kazanmak için çizim yapamam, o konuda yaratıcı değilim. Ancak matematik ve bilimsel konular benim için kolaydı. Bu yüzden eğitimimi de bu yönde aldım. Babam bana dedi ki diyetisyenlik alanında profesyonellik kazanmalısın. Babam bir kiropraktördü. Biz de 8 yaşından itibaren onun için çalışmaya başladık. Hem ona yardım ediyorduk hem de bize küçük harçlıklar veriyordu. Çok alınca şaşırıyorduk. Benim çocuklarım için de durum aynı. Öncelikle onlar her zaman düzgün davranmak zorunda kaldılar çünkü işimi evden gerçekleştiriyordum. Doktorlar hastalarını bana yönlendirirdi. Örneğin diyabet hastaları, kalp hastaları ya da kilo vermek isteyenler. İnsanlar yeme alışkanlıklarını değiştirmek zorundalardı. Onları önemsediğimi, ilgilendiğimi görünce mutlu oluyorlardı. Sağlığını ve kilonu kontrol altında tuttuğunda daha mutlu oluyorsun. Ve bu zor! Gerçekten zor. Benim için, her gün, oldukça zor. Çocuklarım her zaman çok çalıştığımı görürlerdi. Her zaman çok yardımseverlerdi. Onlar ne yaparlarsa yapsın, gezegen için ya da diğer insanlar için iyi şeyler yaptıkları sürece ben gerçekten mutluyum.

"Ne kadar çok çalışırsan o kadar şanslı olursun"

Eda Özdemir: O zamanlar bir planınız var mıydı, hâlâ var mı? Ya da bu başarı, sadece spontane bir şans veya iyi genlerle mi alakalı?
Maye Musk: Kitabımda bahsettiğim gibi ''Ne kadar çok çalışırsan, o kadar şanslı olursun''. Erkek kardeşlerim ve ikizim zor zamanlarımdan bahsettiğim kitabımı okuduklarında çok şaşırdılar. Çünkü ben hiç zor zamanlar hakkında şikâyet etmedim. Evet, dışarıda yemeğe gidemiyorduk, sinemaya gidemiyorduk, manikür ve pedikürü evde yapıyordum, çocuklarımın saçlarını ben kesiyordum ve bu oldukça kötüydü! Ancak yine de yapıyordum çünkü kuaföre gitmeyi karşılayamıyordum. Ancak hiç şikâyetçi olmadım. Sanırım bu tavrım onları her durumda ayakta kalabilecekleri konusunda yüreklendirdi. Ve bunu gerçekten yaptılar. Üniversiteye gittiklerinde; burs ve öğrenci kredileri aldılar. Çünkü ben bunu karşılayamıyordum. Toronto Üniversitesi'nde araştırma görevlisi olarak çalıştığım için orada okuyabilirlerdi ancak hukuk ya da tıp okumak istemediler. Bu yüzden kendi yollarını çizmek sorunda kaldılar. Ne okuduklarına ya da ödevlerine hiç bakmadım. Öncelikle bence çok sıkıcıydı bu yüzden hiç ilgilenmedim, ilgimi çekmedi. İkinci olarak ise kendilerinden sorumlu olmak zorundaydılar.

Eda Özdemir: Aynen öyle. Sanırım bu sizin çocuk yetiştirmek konusunda en önem verdiğiniz şey. Çocuklarınızın bağımsız olmalarını istiyorsunuz. Aynı şeyleri torunlarınıza da uyguluyor musunuz?
Maye Musk: Evet. Kızım Tosca, İtalya'ya film çekimine gittiğinde onun ikizlerine bakmak için ona gittim. O zaman 6 yaşındaydılar. Şu an karantina sebebi nedeniyle onları çok göremesem de o zaman onlarda kalıyordum. Sabah onları okula hazırlamak için aşağı indim. Bana ''Kahvaltı istiyoruz!'' dediler. Ben de ''Kendiniz yapın'' dedim. Onlar da ''Kendiniz yapın da ne demek?'' dedi. ''Kendiniz yapacaksınız'' dedim. Buzdolabına gidip istedikleri yiyecekleri almak zorunda kaldılar. Ben de oturup onlarla kahvaltı ettim. Daha sonra dedim ki ''Şimdi masayı temizleyeceksiniz. Benim tabağımı da alabilirsiniz''. ''Bunu yapmak zorunda değiliz'' diye karşılık verdiler. ''Artık benimlesiniz, yapmak zorundasınız'' dedim. Her zaman ''teşekkürler'' ve ''lütfen'' demek zorundalar. Daha sonra onları okula götürdüm. Kızım geri döndüğünde yaptıklarını görünce çok şaşırdı. Bunu yapmak zorundalar dedim. Torunlarımın kölesi değilim.

Eda Özdemir: Genç halinize bir tavsiye verebilseydiniz bunun ''Mutsuz olduğun durumlardan uzaklaş'' olduğunu söylüyorsunuz. Sanırım boşanırken ya da ajanstan teklif almadığınızda da yaptığınız buydu. Uzaklaşmaktan korkan insanlara ne tavsiye verirsiniz?
Maye Musk: Diğer tarafta ne olduğunu bilmiyorsun. Bildiğin tek şey durumun kötü olduğu ve senin bu durumdan uzaklaşman gerektiği. Ancak bilmiyorsun. Kendine güvenmiyorsun, çünkü genellikle özgüven seni terk ediyor. Diğer tarafa geçtiğinde de problemler devam ediyor. Yeteri kadar gelir kazanamıyorsun. Çocukların dişçiye falan gitmesi gerekiyor. Durumlar korkutucu bir hal alabiliyor. Neyse ki, çocuklarım devlet okullarına gittiler. Onlara ikinci el kıyafetler ve kitaplar aldım. Tabii bugünlerde çok kitap yok ama... Ancak yardım var, yardım bulabilirsin.

Eda Özdemir: Çocuklarınız şu anda çok başarılı. Tüm dünya oğlunuz Elon Musk hakkında konuşuyor. Kısa bir zaman önce oğlunuz Elon Musk, Neuralink'i tanıttı. Çok gururlu olmalısınız. Onun yetenekli olduğunu fark ettiğiniz o ilk anı hatırlıyor musunuz?
Maye Musk: Evet. O daha 3 yaşındayken anlamıştım. Bir dahiye sahiptim. 3 çocuğumla da çok gurur duyuyorum. Tosca'nın romantik filmlerin olduğu dünya çapında bir yayın platformu var. Özellikle evde oturduğumuz bu süreçte, bize aşk hakkında umut veriyor. Erkekler için ise onlara romantik olmayı öğretiyor. İyi olan şey şu ki, kadın yönetmenlere sahip. Kadınlar, erkekler ile aynı ücreti alarak çalışıyor. Onunla gerçekten gurur duyuyorum. İki oğlum da onu destekliyor. Ben erkek karşıtı değilim. Erkekler de kadınları destekliyor. Oğullarım, erkek kardeşlerim, babam; hepsi kadınlara eşit davrandı. Ancak dışarıdaki dünyada bu durum farklı olabilir.

Eda Özdemir: Hiç Türkiye'de bulundunuz mu? Sanırım geçen sene Bodrum'a gelmiştiniz...
Maye Musk: Geçen sene Kasım ayında bir televizyon reklamı için Bodrum'daydım! Çok güzeldi! İstanbul Havalimanı bile çok güzeldi! İstabul ve Dalaman'da da daha önce bulundum. Çok güzel yerlerde bulundum ama eminim Türkiye'de çok daha fazla görülecek güzel yer vardır!

Eda Özdemir: Oğlunuz Elon Musk buraya geldi ve Cumhurbaşkanımız ile tanıştı. Aynı zamanda büyük liderimiz Atatürk'e saygısını gösterdi ve Anıtkabir'i ziyaret etti. Sizi ve ailenizi gerçekten çok seviyoruz. Sizi seven ve saygı duyan Türk halkına söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Maye Musk: Merhaba Türkiye! Türk halkına selamlar! Kitabım Türkiye'de olacağı için çok heyecanlıyım. İstanbul, Bodrum ve Dalaman'ı ziyaret ettiğimde Türk insanını çok sevdim. Türk halkı çok cömert, kibar, zeki, nazik! Türkiye' de gerçekten çok iyi zaman geçirdim. Geri gelmek için sabırsızlanıyorum! Amerikalıların ülkeden ayrılmasına izin verildiğinde, Türkiye'ye giden ilk uçakta olacağım!

eda.ozdemir@milliyet.com.tr