Ölmeyen bir yıldız olmayı kim ister ki?
Yıldız dediğin kayar, yıldız dediğin söner, yıldız dediğin kaybolur... Hadi bunların hiçbirini yapmadı diyelim en kötü Yıldız dediğin Tilbe'dir, 'Delikanlım'dır, 'Ben o yare canımı, ömrümü hayatımı'dır. Yıldız olmanın tabiatında sönmek, kaymak, kaybolmak ve ölmek var. İşte karşınızda 'ölmeyen' yıldız...
ABD'nin Kaliforniya eyaletindeki Las Cumbres adlı gözlemevindeki araştırmacılar yarım asırdır birkaç defa patladığı halde asla yok olmayan, ölmeyen bir yıldızın varlığını tespit etmiş.
50 yıldır istikrarlı bir şekilde devam ediyor.
Arkadaşları yanıyor, bitiyor, kül oluyor ama o hala inatla devam ediyor.
Araştırmacılar ilk kez 3 yıl önce keşfedilen 'iPTF14hls' koduyla anılan süpernova patlamasının ardından sönmeye başlayan yıldızın birkaç ay sonra tekrar canlandığını tespit etmiş.
Araştırmacılardan Iair Arcavi, "Bugüne kadarki bütün yıldız patlamalarıyla ilgili bildiklerimizi boşa çıkarıyor" diyor.
Andy Howel adlı bir başka araşırmacı ise "Bu durum, günümüzde bir dinozorla karşılaşmak gibi bir şey. Gözünüzle görseniz bile gerçekliğini sorgularsınız" diye konuşuyor.
Araştırmalar yapılır, kamuoyuna duyurulur.
Belki de ömrü yetmeyecek iki gün sonra sönecek yıldız.
Nazar değecek, bi' şey olacak.
Ama şimdi 'ölmediği', göklerde yaşadığı konuşuluyor.
Bunu dikkate almamız lazım.
Ve hemen o kilit soruyu da sormalıyız elbette:
Ey gökyüzünde yalnız gezen yıldız!
Ey ölümsüzlüğü keşfeden ıssız adam, ıssız kadın ama ille de yıldız.
Gerçekten ölümsüz olmayı sen mi istedin?
Sen istedinse hiç sıkılmayacak mısın?
Diğer yıldızlaşların sönecek, gidecek.
Sen neyin egosundasın, sen neyin tek başınalığındasın?
Yıldız olmanın tabiatına karşı çıkıp ölmeyecek olmak hiç mi canını sıkmayacak?
Anılarını kitap haline getirip milyonlar satamayacağına göre ölümsüz olmak sana ne getirecek?
Sayın Yıldız mı diyeceğiz sana?
Bu neyin egosu, bu neyin iktidar hırsı?
Cidden soruyorum, ölmeyen bir yıldız olmayı hangi aklı başında yıldız ister ki?
