2025’te iş dünyasını ne zorluklar bekliyor?

Bu yıl iş hayatında Z kuşağı da yönetime giriyor. Hatta araştırmalara göre 10 yönetim rolünden 1’inin Z kuşağı tarafından doldurulacağı tahmin ediliyor.

Ancak Google, Meta, Amazon gibi şirketlerde orta düzey yönetim pozisyonlarının sistematik olarak ortadan kaldırılmasıyla daha çok beyaz yakalı işten çıkarılıyor. Bir yandan şirketler yapay zeka çağında yüksek performans gösterenleri nasıl ellerinde tutacakları konusunda mücadele verirken bir yandan da şu anda Meta’nın yaptığı gibi birçok şirket düşük performanslı çalışan belirli bir yüzdeyi işten çıkardığını duyuracak. Son yıllardaki işten çıkarmaların üçte biri orta düzey yönetim pozisyonları.

Tabii, bu, mentorluk isteyen Z kuşağı çalışanları için de kötü. Aynı zamanda emeklilerin sayısı arttıkça ve teknolojide aksamalar devam ettikçe şirketler uzmanlık kaybı da yaşayacak. Dünyanın en büyük ekonomilerinde bu yıl işgücünün daha büyük bir kısmı emeklilik yaşına ulaşacak, bu da şirketlerin en deneyimli çalışanlarını kaybetmelerine neden olacak. Elbette şirketler yapay zeka ve diğer teknolojik yeniliklerden faydalanacak şekilde yeniden yapılandırılacak. Teknoloji ve özellikle yapay zekanın işleri kolaylaştıracağı düşünülerek büyümeye odaklanılıyor.

Oysa şirketlerin işbirliklerindeki boşlukları kapatmak için yeni yapılanmaları benimsemesi gerekecek. Bunun için de kişiselleşmeyi merkezine alan yapay zeka destekli araçlar öne çıkacak. Şirketler çeşitlilik ve kapsayıcılık konularında ezberlenenlerin dışına çıkacak ve en çok aitliğe odaklanacak. Her şeyden önce yapay zekaya önem veren şirketler farkında olmadan üretkenliği azaltacak. Çünkü yapay zeka ciddi riskler, öngörülemeyen maliyetler ve şirketlere zarar veren olumsuz davranışlara da neden olabiliyor. Birçok yeni yapay zeka aracı maliyetleri de artıracak.

Yalnızlık sorunu...

Hatta şimdiden teknolojinin işleri kolaylaştırmak yerine zorlaştırdığını savunanlar bile var. Teknoloji ve yapay zekanın hakimiyeti artıkça yalnızlık sosyal hayatta olduğu gibi iş hayatında da sorun haline gelecek. Çünkü yalnız hisseden çalışanların işe bağlılıkları da işteki performansları da ister istemez düşüyor.

Çalışanların aktivist yaklaşımı sayesinde şirketler sorumlu yapay zeka normlarını benimsemeye yönelecek. Zaten Z kuşağı için en önemli motivasyon da toplumlarında olumlu bir etki yaratma arzuları. Sosyal, çevresel ve etik kaygılarla motive oluyorlar ve bu da sosyal girişimciliğin yükselişine yol açıyor. İşte bu yüzden Z kuşağının girişimciliği tercih etmeyen azınlığı da 2025’te sorumlu yapay zeka normlarını benimseyen şirketlerde çalışmak isteyecek.