23.04.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
EFNAN ATMACA - “Ve Tanrı kadını yarattı” sözü Brigitte Bardot için kullanılır ama aslında bu betimlemeyi en çok hakeden bana kalırsa Catherine Deneuve’dür.
O mesafeli tavrı, makyajsız güzelliği, doğal seksapeli ve sınırsız yeteneğiyle bugün dahi pek çok kadının duruşunu örnek aldığı, meslektaşlarının ise peşinden gittiği, ışığı hiç sönmeyen büyük bir yıldız. Fransızlar da medarı iftiharları olan bu büyük ismi hep el üstünde tutuyorlar. Bu yıl da yeniden onurlandırdılar. 76. Cannes Film Festivali’nin afişinde Deneuve’ün asaletle güzelliği birleştiren, 1968 yılında Côte d’Azur’de rol aldığı “La Chamade” filminin yönetmeni Alain Cavalier tarafından çekilmiş fotoğrafı kullanıldı. Festivalin resmî hesabında “İkonik Catherine Deneuve, sinemanın asla vazgeçmemesi gerekenleri temsil ediyor; cüretkârlık ve sınırları zorlayıcılık...” denildi.
Cazibenin kodları
Beyaz perde Deneuve’ü ilk kez 1957’de 14 yaşındayken tanıdı. Meslektaşı Bardot o yıllarda kadının tanımını yapmıştı ama Deneuve 1960’lara gelindiğinde o tanımı yerle bir etti. Ölçülü, asil duruşu ve sadeliğiyle sadece Avrupa’ya değil, tüm dünyaya damgasını vurdu aktris. Ama en çok da yeteneğiyle... Hemen Jacques Demy, Roman Polanski, François Truffaut ve Luis Buñuel fark etti bu harika kadını. 1967 yılında “Belle de Jour” (Gündüz Güzeli) filmiyle cazibenin kodlarını değiştirdi, çıplaklık ve sevişme sahnelerini abartmadan bir erotik filmde nasıl oynanırın cevabını verdi ve buna burjuvaziye ağır göndermeleri ekledi. Güzelliğini yeteneğinin önüne hiç geçirmedi, her aldığı yeni yaşta kıvrak manevralar yaparak sinema adına büyük yapımlara imza attı. 1992’de 50 yaşına merdiven dayadığında arz-ı endam ettiği “Indochine-Hindiçini” filmi, kadının her yaşta harika görünebileceğinin en büyük ispatıydı.
Deneuve, 22 Ekim’de 80 yaşına basacak. Hâlâ aktif, hâlâ zarif... Ne zaman önemli festivallerde yaşam boyu başarı ödüllerine layık görülse, film çevirmek için yeni tekliflere hazır olduğunu söylüyor. Geçen yıl Venedik Film Festivali’nde Yaşam Boyu Başarı Ödülü alan Deneuve, bu yıl da Cannes’ın afişini süsleyerek hem güzelliğin hem de iyi bir oyuncunun tanımını yapmaya devam ediyor.
1970’lerde 4 yıl Catherine Deneuve ile birlikte olan efsanevi İtalyan aktör Marcello Mastroianni, 1996’da vefat etti.
Kırık aşk hikâyeleri
Kariyeri başarılarla doluyken özel hayatında hep çalkantılar yaşadı Deneuve. 21 yaşında yönetmen Roger Vadim’le evlendi. Ama Vadim daha sonra Jane Fonda ile aşk yaşamaya başladı. Playboy dergisine poz verirken tanıştığı fotoğrafçı David Bailey ikinci büyük aşkıydı, o da olmadı. Sonrasında ise İtalyanların efsanevi aktörü Marcello Mastroianni ile karşılaştı. Ancak bu büyük aşk da uzun soluklu olmadı. Deneuve iki çocuğu ve kırık aşk hikâyeleriyle sinemadaki yoluna devam etti. Ardından aşk hayatında neler olup bittiğini kimse duymadı.
16 - 27 Mayıs tarihinde yapılacak 76.Cannes Film Festivali’nin afişinde Catherine Deneuve’ün fotoğrafı yer aldı.
Şoray’ın elinden ödülünü aldı
Catherine Deneuve’ü 2006 yılında İstanbul Film Festivali’ne geldiğinde yakından gördüm, güzelliği çok etkileyiciydi. Gülümsemesiyle de herkesi kendine hayran bırakmıştı. Antalya’ya da yolu düştü Deneuve’ün. 2015’te 52. Uluslararası Antalya Film Festivali’nde kendisine “Yaşam Boyu Başarı Ödülü” takdim edildi. Ödülünü ise bizim sinemamızın sultanı Türkan Şoray’ın elinden aldı. Deneuve’e İstanbul 2010 Kültür Başkenti olduğunda bunu nasıl karşıladığını sorduklarında ise “Siz önce şu trafik sorununu halledin. 2010 yılına kadar bir şu sorunu çözün yeter. İstanbul zaten öylesine sihirli, öylesine çekici bir şehir ki. Tek yapacağınız gelen ziyaretçilerin hayatını kolaylaştırmak” demişti.
Antalya’da 2015’te Türkan Şoray, Catherine Deneuve’e “Yaşam Boyu Başarı Ödülü” vermişti.