Toksik erkeklikten kurtulmanın reçetesi

Melisa Vardal - Eşitsizliğin insanlık tarihinde kendine yer edinmesiyle kadın ve erkek arasındaki toplumsal roller keskin bir ayrılığa sürüklendi. Zamanla her iki cinsiyete de dayatılan kavramlar büyüyen bir sorun hâline gelirken erkeklik kavramı toplumların en çok tartıştığı, şekillendirdiği ve sorguladığı olgulardan biri olarak öne çıktı. Sanatçı Burak Dak “Eli Cebinde Gezen Erkekler” adını verdiği sergisiyle erkekliğin tarihsel ve toplumsal olarak inşa edilen kimliğini grotesk figürler, maskeler, deformasyonlar ve hayvan imgeleri üzerinden yeniden yorumluyor. Erkeklere atfedilen güç, cesaret, kontrol, ve duygusal dayanıklılık gibi rollerin bireylerin özgürlüğünü gölgeleyen birer maskeye dönüştüğünü eleştiren sergisinde sanatçı bu maskeleri bir bir indiriyor. Bu maskelerin ardındaki karanlığın ve toplumsal dayatmaların bireyler üzerindeki yıkıcı etkilerini inceliyor. x-ist’in Gümüşsuyu’ndaki mekânında ziyaret edilebilecek sergide Dak erkeklerin “toksik erkeklik”ten kurtulabilmesi, bu yıkıcı döngüden çıkabilmesi için duygusal özgürlüğü ve kırılganlığı benimsemeleri gerektiğini vurguluyor. Eserlerinde tarihsel ve toplumsal olarak inşa edilen erkek kimliğiyle yüzleşme temasını ön plana çıkaran sanatçı, geleneksel erkeklik rollerini, otorite figürlerini ve şiddetin içselleştirilmiş hâllerini cesur bir estetikle sanatseverlerle buluşturuyor. 

Sergideki eserler izleyiciyi derin bir içsel yolculuğa davet ediyor. Figürleri ustaca kullanan sanatçı grotesk maskeler, hayvan figürleri ve absürt öğeler aracılığıyla izleyiciyi rahatsız edici ama düşündürücü bir atmosferin içine çekiyor. Dak’ın eserlerinin arka planında gizlenen detaylar da dikkatli gözlerden kaçmıyor. Bazen bir medya programına yapılan gönderme bazen de eserle tezatlık yaratan renk seçimleri sanatçının toplumsal eleştirisini güçlendiriyor. Saldırı, savaş simgeleri ve vahşi hayvan figürleri eserlerde sıkça kullanılan unsurlar arasında yer alıyor. Sanatçı bu semboller aracılığıyla erkekliğin karanlık ve karmaşık doğasını gözler önüne seriyor. “Eli Cebinde Gezen Erkekler”, izleyiciyi rahatsız edici ama düşündürücü imgelerle yüzleşmeye çağırıyor. Erkekliğin ardındaki güç, şiddet ve bastırılmış duygulara dair bir inceleme sunan sergi ziyaretçilere hem bireysel hem de toplumsal düzeyde bir düşünme ve sorgulama alanı açarak erkeklik kavramına dair yerleşik yargıları değiştirmeye davet ediyor. Sergi, 5 Nisan’a kadar görülebilir.