08.06.2018 - 17:34 | Son Güncellenme:
Adı dünyanın önde gelen otelleriyle anılan Swissôtel the Bosphorus, sahip olduğu ayrıcalıkları, yenilikçi bakış açısıyla harmanlayarak yepyeni bir hizmet anlayışına hazırlanıyor.
65 dönümlük tarihi Sultan Park’ın içinde yer alan Swissôtel, yaşam kalitesine odaklanarak iyi hissetmek üzerine kurulu spası, İsviçre’nin ince zevkini Türk kültürünün sıcaklığıyla birleştiren, Dünya mutfaklarının seçkin lezzetlerini sunan şık restoranları ile tercih sırasında her zaman ilklerde.
Şehrin merkezinde gerçek bir beş yıldızlı deneyim sunan Swissôtel, muhteşem İstanbul Boğazı’nı, Anadolu yakasını ve eski İstanbul’u panoramik gören manzaralı konumunu, deneyimli ekibini ve potansiyelini bu kez de ‘’We Own The Beyond‘’ diyerek sonuna kadar kullanıyor ve misafirlerine bilinenlerin ötesinde deneyimler yaşatmayı hedefliyor.
Bu anlayışın ilk meyvesi; tarzıyla dikkat çeken 16 Roof!
Akdeniz ve Peru mutfağı aynı çatı altında!
Şehrin en popüler adreslerinden biri olan 16 Roof, dünyanın ilgi odağındaki mutfağı Peru ile Akdeniz’in modern tatlarını aynı çatı altında buluşturmayı başardı. En yeni foodie trend’lerin arasında sayılan Peru mutfağında; sağlığı ve lezzeti bir arada barından kinoa, acai, macha gibi malzemeler yer almakta.
İstanbul için heyecan verici bu lezzet deneyimi, 16 Roof’da başarılı ve tanınmış Peru’lu Şef Bruno Andres Santa Cruz ile hayat buluyor. Lima doğumlu Şef, bugünkü kariyerinin ilk adımını 16 yaşında atarak aşçılık eğitimi aldı. Başarılı bir şef olma yolunda, Peru’nun kuzeyine giderek Peru yemeklerini öğrendi. Peru mutfağını, ‘’dünyanın keşfetmesi gereken bir Latin Amerika lezzeti‘’ olarak tanımlayan ünlü Şef, hazırladığı tarifleri en özel ve benzersiz sunumlarıyla taçlandırıyor.
Peru mutfağında İspanyol etkisinin yanı sıra; İtalyan, Japon, Çin, Afrika ve hatta Arap ülkelerinin de etkileri görülmekte. 80’den fazla çeşit iklime sahip Peru’nun bereketli topraklarında çok çeşitli patates, mısır, biber, avokado, kinoa ve şifalı otlar yetişmektedir. Bu çeşitlilik ve etkilenilen kültürler, bugünkü Peru mutfağının doğmasına sebep oldu.
Şef Bruno’nun imzasını taşıyan 16 Roof menüsü son derece iddialı. Menünün yıldızı olarak Peru’nun dünyayı saran gelenekselleşmiş lezzeti ceviche öne çıkıyor. Ton balığı, mango ve passion fruit’lu; ahtapot ve kaplan sütlü; kabuklu deniz mahsulü, avokado ve gevrek kinoa’lı ceviche çeşitleri menüye damga vuracak lezzetlerden. Menünün imza lezzetleri olarak ise, tofu, deniz yosunu ve susam; nane ve matcha; coconut ve Peru’nun Aji biberi sosu gibi sıradışı malzemelerle yorumlanan sushiler bulunuyor.
Tüm bunların yanında, Şef Bruno’nun dokunuşlarıyla kendini baştan yaratan 16 Roof menüsünde, kızarmış bademli ve Cardamom soslu kuzu tandır; Feta ve Parmesan peynirli, mantarlı ve kabaklı risotto; ıstakoz Bisque; püre enginar, kişniş, cookies crumbs ve bademli foie Gras; Parmesan köpüklü tatlı bezelye çorbası ve istiridye gibi kendinden söz ettirecek lezzetler yer alıyor.
Restoran, club-bar ve lounge olarak hizmet veren 16 Roof, yepyeni menüsü, yerli ve yabancı en özel şarapları ve kokteylleriyle haftanın 7 günü 15.30-02.00 saatleri arasında açık.