11.07.2017 - 16:43 | Son Güncellenme:
SEAN CONNERY
Jamaika'da Doktor No hakkında araştırma yapan bir İngiliz ajanı öldürülür. Araştırma dosyasıysa kayıplara karışır. Bunun üzerine İngiliz Gizli Servisi'nin en gözde ajanı James Bond göreve çağırılır.Öldürülen ajan, Amerikan uzay araçlarının neden garip şekilde kaybolduğunu ve bununla bağlantısı olan Doktor No'yu araştırmakta olduğu için Bond dosyayı devralarak Jamaika'ya gelir. Jamaika'da kendisine yardımcı olan CIA ajanı Felix, ipuçlarının Doktor No'nun sahip olduğu bir adaya kadar gittiğini bildirir Bond'a.Doktor No'nun korkunç planlarını kısa sürede öğrenen Bond, onun zekasını küçümsedikleri için dünyadan intikam almak isteyen Doktor'u engellemek için tüm tekniklerini kullanacaktır.
Rusya’nın eline düşmüş olan şifreleme makinesi Lektor’un bulunması gerekmektedir. İngiliz Gizli Ajanlık ise bu görev için James Bond’u çağırır. Aslında James Bond ezeli düşmanı Spectre ile karşı karşıya gelecek ve makineyi alabilmek için kendisini tehlikeye atacaktır. İkinci filmde de Sean Connery baş roldedir.
Güçlü işadamı Auric Goldfinger, Grand Slam adını verdiği bir operasyon planlamaktadır. Dünya ekonomisinin kalbi sayılan ve bütün ülkelerin altın rezervlerinin depolandığı ve askeri bir üs tarafından korunan Fort Knox’u yağmalamayı planlamaktadır.
Onu engelleme görevi, İngiliz Gizli Servisi’nden 007 kodlu ajan James Bond’a verilir. Bond, kendisine tahsis edilen üstün özellikli Aston Martin’in de yardımıyla Goldfinger’ın peşine düşer. Bond’un önünde aşması gereken engeller olarak Goldfinger’ın adamlarından öldürücü şapkasıyla dilsiz uşağı Oddjob, güzel Jill Masterson ve seksi pilot Pussy Galore beklemektedir.
Bond serisinin en iyi filmi olarak da görülen Goldfinger, James Bond konseptinin tüm yönlerinin yansıtıldığı bir yapım.
SPECTRE, bir askeri pilotu öldürdükten sonra, kendi adamını estetik ameliyatla onun yerine yerleştirir. Bu pilot, nükleer bomba yüküyle deneme uçuşları yapmakta olan özel bir bombardıman uçağıdır. Sahte pilot görevini başarıyla yerine getirir ve uçağı kaçırarak Pasifik'te bir ada yakınlarında denize indirir. SPECTRE 2 nükleer bomba ele geçirmiştir. İstedikleri fidye ödenmeze, bu bombalarla Amerika ve İngiltere'de birer şehri yok edeceklerini açıklarlar. James Bond, sadece 4 gün içinde SPECTRE'nin izini sürerek etkisiz hale getirmeli ve ezeli düşmanı Blofeld'i durdurmalıdır. Bu zorlu macerasında Bond'a, güzeller güzeli Domino yardım edecektir.
Bir uzay aracı, Amerika’nın bir uzay üssünü kaçırır. Amerikalılar bu işin Sovyetlerin suçu olduğunu söylese de, uçak Japonya’ya gider ve işin sonucunda Spectre parmağının olduğu anlaşılır. James Bond bu kez Spectre’yi tamamen bitirmek için büyük bir mücadeleye başlar. Beşinci seride de James Bond karakterinde Sean Connery’i görüyoruz.
İngiliz Hükümeti, yüksek değerdeki işlenmemiş elmas sevkiyatları ortadan yokolunca harekete geçer. İngiliz ajan James Bond, konuyu araştırmakla görevlendirildiğinde, konuyu ilk önce basit bir kaçakçılık olarak değerlendirir ve fazla önemsemez. Fakat bir ipucu, 007'nin ezeli düşmanı Blofeld'in bu işin arkasında olduğunu gösterdiğinde, Bond onun planlarını bozmak karısı Tracy'nin ölümünün intikamını almak üzere çalışmaya başlar.
Sean Connery’nin son kez James Bond karakterini oynadığı bu filmde, Spectre yeniden kötülüğün peşinden gitmiş ve ajanımızın karşısına çıkmıştır. Dünyayı tamamen yok etme planları ile bu kez NATO’ya saldırı düzenleyecektir. James Bond ise, geç olmadan bu saldırıyı engellemelidir.
DAVİD NİVEN
Altıncı seride James Bond karakterini David Niven canlandırıyor. Dünyaya kötülük salmaya yemin etmiş olan Smersh, emellerine çok yaklaşmıştır. 11 ajanın ortadan kaybolması ve James Bond’un emekliliğini yaşaması ile dünya savunmasız kalır. Göreve yeniden çağrılan ajanın işi bu kez daha zordur ve tek başınadır.
GEORGE LAZENBY
Sevilen kahraman iş başında. Aslında serinin en hareketlisi olmasına rağmen bu özelliği ile öne çıktığı söylenemez. James Bond, Spectre’nin lideri Blofeld ile burun buruna gelir. Blofeld’in elinde her şeyi ortadan kaldırma gücüne sahip tehlikeli bir virüs vardır. Talep ettiği şey ise önceki suçlarına dair affedilmektir. Aksi takdirde virüsü serbest bırakarak her şeyi yok edecektir. Ona engel olmaya çalışan Bond, intihar etmek üzere olan Tracy Draco diye bir genç kızı kurtarır. Tracy, batının en ünlü suç imparatorlarından birinin kızıdır ve babası, Bond’un kızıyla evlenmesini istemektedir. Ancak bu şekilde ona yardım edebileceğini söyler. Blofeld’i bir türlü ele geçiremeyen Bond bu teklifi kabul ederek Tracy ile evlenir.
ROGER MOORE
New York'ta uluslarası bir uyuşturucu kaçakçılığı olayını araştıran bazı İngiliz ajanları esrarengiz şekilde öldürülür. Bütün cinayetler, Harlem'li bir suç lordu olan Mr.Big ve bir diplomat olan Katanga'yla bağlantılı gözükmektedir.
Olayı araştırması için James Bond New York'a gönderilir. Daha şehre geldiği anda Mr. Big'in adamları tarafından öldürülmeye çalışılan Bond, bu saldırıdan kurtulur ve kendisini öldürtmek isteyen Mr. Big'i araştırırken milyarlarca dolarlık dev bir uyuşturucu operasyonunun merkezinde olduğunu anlar.
James Bond'a, kayıp bir cihazı bulma görevi verilmiştir. Cihaz, güneşin radyasyonunu kullanarak kontrol eden kişiye inanılmaz bir güç vermektedir. Bu arada, Fransisco Scaramanga adlı altın tabancalı bir katil, Bond'u öldürmek amacıyla peşine düşmüştür. Scaramanga, adasına çektiği Bond ile cüce yardımcısı Nick Nack ve çekici sevgilisi Andrea Anders'ın yardımıyla Bond'u öldürmeye çalışır.Bond, bir yandan Scaramanga'yı altedip hayatını kurtarmaya çalışırken, diğer yandan esas görevini yerine getirerek cihazı bulmayı deneyecektir.
Ruslar ve İngilizler, birer denizaltıları ortadan kaybolunca savaşın eşiğine gelirler. Ele geçirilen mikrofilm, denizaltıların üçüncü bir tarafın kontrolündeki bir teknolojiyle takip edilerek kaçırıldığını ortaya çıkarır. Bunun üzerine MI6'in gözde ajanı James Bond ve güzel Rus ajanı Anya Amasova, güçlerini birleştirerek olayların şüphelisi milyarder işadamı Carl Stromberg'in peşine düşerler.Stromberg'IN amacı, nükleer denizaltıları kullanarak yer yüzünü yoketmek ve kurtulan insanlara denizlerin altında yeni bir yaşam imkanı sağlamaktır. Anya'yla beraber çalışan Bond, kendisini güzel partnerine karşı da korumak zorundadır çünkü bir önceki görevinde onun sevgilisini öldürmek zorunda kalmıştır.
Sir Hugo Drax, yörüngede dev bir uzay üssü inşaa eden megalomanyak bir milyarderdir. Amacı, seçtiği sağlıklı ve güzel erkek ve kadınlardan bir grubunu uzay üssüne topladıktan sonra, bir nükleer füze ile dünyayı yoketmek ve üsteki insanlardan yeni bir ırk yaratmaktır.Dünyayı kurtarma görevini bir kez daha alan James Bond'a bu zorlu macerada seksi Amerikalı ajan Holly Goodhead yardımcı olacaktır. Bond'un aşması gereken engeller arasında çelik çeneli kötü düşmanı Jaws da bulunmaktadır.Ian Fleming'in 1955'te yazdığı Moonraker romanından 1979'da sinemaya uyarlanan film, Bernard Lee'nin M rolüyle son kez seride yer aldığı yapımdır.
Arnavutluk açıklarında batan bir gemi, büyük ülkelerin o bölgeye ilgisini çeker. Gemide, Polaris nükleer denizaltıları üzerinde kontrol sağlamaya yarayan ATAC sistemi bulunmaktadır.İngilizler adına aramalara katılan James Bond, güleryüzlü armatör Kristatos'dan şüphelenmektedir. Aramalar uzadıkça taraflar arasında gerginlikler de artmaktadır. Bu sırada Bond, Kristatos'u ailesinin ölümüne sebep olmakla suçlayan güzel Melina Havelock ile tanışır. Onun da yardımıyla cihazı ele geçirmek için Kristatos'la mücadele başlar.
Mücevherle kaplı bir Faberge yumurtasını araştıran Ajan 009 öldürülünce, İngiliz Gizli Servisi, yerine James Bond'u görevlendirir.Yumurtanın peşinden Hindistan'a giden Bond, yumurtayı açık arttırmada alan Prens Kamal Khan'ı takibe alır. Kısa sürede, Khan ve çılgın Rus generali Orlov'un Avrupa'da patlatacakları bir nükleer bomba ile yeni bir dünya savaşı başlatmayı planladıklarını ortaya çıkarır.Olayların ortasında kalan bir sirkin güzel yöneticisi Octopussy'nin de katkılarıyla korkunç planı engellemek Bond'a düşecektir.
James Bond(Roger Moore),ileri teknoloji üreten bir fabrikanın sahibi Max Zorin'in(Christoper Walken)peşindedir.Zorin,Silikon Vadisini ortadan kaldırmak ve mikroçip pazarını tek başına yönetmek istemektedir.Amacı Silikon Vadisinde bir yapay deprem yaratır ve milyonlarca insanı katletmek..Bond,Zorin'e engel olabilecek midir?Güzel Stacey ile Zorin'i koruması May Day'i(Grace jones)durdurabilecek mi?
TIMOTHY DALTON
James Bond, Rusya'dan kaçmaya çalışan bir Rus generale yardım ederken, onu öldürmeye çalışan güzel bir çellocu görür. Generalin kaçışı farkedilip tekrar ele geçirilince, Bond bu kez çellocunun peşine düşer. Viyana'dan Fas'a kadar süren maceraları, Afganistan'da gizemin çözülmesiyle sona erecektir.
CIA Ajanı Felix Leiter' in doğum günüdür. Ancak yinede bu James Bond ile aynı gün sabahı uyuşturucu taciri Franz Sanchezle kovalamaca yapılmayacağı anlamına gelmez. Düğün zamanına az kala Sanches ve adamları rüşvet verip polisten kaçmışlardır.Felix ve yakın arkadaşı James Bond, Felix' i kaçırılar ve karısını öldürürler. Felix' i kaçırdıktan sonra Felix öldürülüceğini aklında bile getirmezken, Sanchez, adamı Dario' ya köpek balıklarını getirmesini söyleyinceye kadar ve o an Dario Felixi köpek balıklarına yem eder. Bunu öğrenen James Bond çalıştığı yerden istifa eder. Artık MI-6 olmayan Bond, Sanchez' in kız arkadaşıyla birlik olur ve hem intikam almak hem de onu yeni ayarladığı, Japonlarla uyuşturucu anlaşmasını engellemek ister.
PİERCE BROSNAN
Güçlü bir uydu sistemi eskiden dost; şimdi düşman olan ellere geçtiğinde, dünyayı tek bir atışta yok edebilecek muhteşem bir uzay silahından kurtarabilecek tek kişi Ajan 007'dir!
Ahlaksız bir medya imparatoru dünyanın süper güçlerini birbirine düşürmek amacıyla uluslararası oyunlar sahnelemektedir. Şimdi 007'nin (Pierce Brosnan) adrenalin dolu çarpışmalarda kötü niyetli düşmanını alt etmesi, onun hükmettiği terör olaylarını durdurması ve süregelen bu global tiyatroya son vermesi gereklidir!
Bu seride de Pierce Brosnan, Bond karakterini oynamaya devam etmiştir. Bir terörist olarak bilinen Renard, petrol kralını öldürerek dünyaya hakim olmak ister. Öldürülen petrol kralının kızını korumakla görevlendirilen James Bond, elbette maceraya atılmadan duramayacaktır.
James Bond'un bu seferki macerası Kuzey ve Güney Kore arasındaki tarafsız bölgedeki bir mayın tarlasında yapılan bir hovercraft takip sahnesiyle başlıyor. Bond, sonucu felaket olacak bir savaşı önlemek ve bir haini bulmak için Hong Kong'tan Küba'ya, Küba'dan Londra'ya dünyayı dolaşıyor. Bu arada yolu Jinx ve Miranda Frost'la kesişiyor ki bu iki güzel bayan her Bond filminde olduğu gibi maceranın iki önemli kahramanı oluyorlar. Psikopat bir megaloman olan Gustav Graves ve onun sağ kolu Zoo'yu bulmak için İzlanda'ya giden Bond burada kötü adamın inine yani tamamı buzdan yapılmış sarayına sızıyor ve yeni teknolojiyle üretilmiş son derece tehlikeli bir silahi ilk elden tecrübe ediyor. Bond'un sonunda asıl düşmanıyla yüzleştiği yer hikayenin başladığı yer olan Kore oluyor.
DANİEL CRAİG
CASINO ROYALE' James Bond'un kariyerinin ilk dönemini ele alıyor. Ajanın '007' olarak ilk görevi onu dünya teröristlerine bankerlik yapan Le Chiffre'ye (Mads Mikkelsen) götürür. Onu durdurup, terörist ağını çökertebilmek için, Bond'un Le Chiffre'yi CASINO ROYALE'deki yüksek bahisli poker oyununda yenmesi gerekmektedir. Hazine Dairesi'nin güzel memuresi Vesper Lynd'in (Eva Green) poker oyunu için gerekli miktarı getirip, hükümetin parasına göz kulak olmakla görevlendirilmesi önce Bond'un canını sıkar. Ama, Le Chiffre ve adamlarının düzenlediği bir dizi ölümcül saldırıdan kurtulma mücadeleleri sırasında Bond ve Vesper arasında karşılıklı çekim oluşur ve bu durum iki aşığı daha büyük tehlike ve olayların içine sürükler. Tüm bunlar Bond'un hayatını sonsuza dek şekillendirecek olaylardır.
İşle özel hayatta yaşanan bir ihaneti birbirine karıştırmamak pek de kolay olmasa gerek. Vesper, 007 ‘nin sevdiği kadındır ve onun tarafından aldatılmıştır. Ancak elinde bir son görev vardır ve bu görevi yerin getirirken meseleleri kişisel boyuta taşımadan profesyonelce hareket etmek zorundadır. Gerçeğin peşinde sorgulamadayken Bond, Mr White’ı sorguya çeker ve Vesper’a şantaj yapanı bulmak ister. Ancak altında karmaşık bir şebeke işi yatmaktadır. James Bod maceraları aynı hızı ile devam ediyor.
MI6 ciddi bir saldırıya uğrar ve kurumun değerleri temelden sarsılır. M’e karşı sadakat testinden geçen ajan James Bond kişisel bedelleri ağır olsa da, tehdidi bulup her ne pahasına olursa olsun yok etmelidir. Zira MI6’yı ciddi riske sürükleyen isim Silva adında gözü kara, gizemli bir adamdır...
Sinema tarihinin en uzun soluklu aksiyon film serisi olan gizli ajan 007 James Bond'un nefes kesen macerası bu sefer Türkiye, Çin ve İngiltere ekseninde geçiyor.
Serinin 23. filmi olan Skyfall'da 2000'li yılların son Bond'u olarak Daniel Craig'i izlerken ünlü aktöre M rolünde seyircinin alıştığı üzere Judi Dench, Silva rolünde Javier Bardem, hukümet görevlisi Mallory olarak Ralph Fiennes, seksi Bond kadınları olarak ajan Eve rolünde Naomie Harris ve Severine rolünde Bérénice Marlohe eşlik ediyor.
Yönetmen koltuğunda Sam Mendes'in oturduğu filmin Türkiye dışındaki diğer çekim mekanları arasındaysa Şangay, Londra ve İskoçya’nın kuzey bölgeleri yer alıyor.
Geçmişin tozlu sayfalarından kopup gelen bir mesaj, ajan Bond'u (Daniel Craig) önce Mexico City'ye, sonra Roma'ya götürür. Roma'da tehlikeli bir suçlunun dul eşi Lucia (Monica Bellucci) ile tanışır ve yine burada Spectre adında çok gizli ve tehlikeli örgütlenmeden haberdar olur.
Fakat Londra'da Bond'un ve M önderliğindeki MI6'in faaliyetleri tartışılır hale gelmiştir. Bond bu esnada Spectre'nin sırlarla dolu arka planını gün yüzüne çıkarabilmek için eski düşmanı Mr. White'ın kızı Madeleine (Lea Seydoux) ile temasa geçmeye çalışacaktır. Ve Spectre'nin merkezine yaklaştıkça, aradığı düşmanla arasında hiç bilmediği bir bağın varlığından da haberdar olacaktır.
24. James Bond filmi Spectre, Daniel Craig'in 4. James Bond filmi oldu.