01.06.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
Seray Şahinler - Türk edebiyatının üretken ve öncü yazarlarından Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın son 30 yılının geçirdiği Heybelidada’daki müze evi “tadilat” gerekçesiyle uzun süredir kapalı. Fakat binada herhangi bir tadilat söz konusu değil. Zira yazarın eşyaları ve kıymetli kitaplarının yer aldığı tarihi yapı adeta çürümeye terk edilmiş durumda. Edebiyatseverler yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan evin yaşatılması için kampanya başlatarak Kültür ve Turizm Bakanlığı’na çağrıda bulunuyor.
2000’de müzeye çevrilmişti
Müzenin başına gelenlerin ise haddi hesabı yok. Yazarın 1944 yılındaki ölümünün ardından bir süre mirasçılar tarafından kullanılan ve daha sonra uzun yıllar boş kalarak zamanla harabeye dönen; hatta soyulan ev 2000’de müze haline getirilerek ziyarete açılmıştı. Fakat gerekli ilgi ve desteği göremeyerek zaman içerisinde yavaş yavaş tahribata uğradı. Özen ve titizlikle korunması gereken tarihi yapı, bakımsız bırakılarak yalnızlığa terk edildi. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın sevenleri, okurları ve edebiyat öğretmenlerinin gayreti yetersiz kaldı. 2013’te İl Özel İdaresi’nden İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne geçen yapı için belediye 2017’de restorasyon ihalesi açtı. Fakat vakıf malı kaydı olduğu gerekçesiyle konak aynı yıl Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne devredildi. 16 Mayıs 2019’da ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hüseyin Rahmi Gürpınar Evi Müzesi olarak bilinen yapı ve arsasının tapu devri Vakıflar 2. Bölge Müdürlüğü’ne yapıldı.
Yıllardır “kimsesiz” kalan müzenin durumu bir süredir sosyal medyanın gündeminde. Bu kapsamda imza kampanyaları dâhi başlatıldı. Müze evin akıbetini Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne sorduk. Edindiğimiz bilgiye göre, gerekli onarımların yapılması ve ihya sürecinin başlaması için bina restorasyonu çalışma programına alındı. Bilim kurulu ve anıtlar kuruluyla yapılacak görüşmelerin akabinde II. Bölge Müdürlüğü restorasyon çalışmalarına başlayacak. Ancak konuyla ilgili herhangi bir tarih verilmedi. Vakıflar Genel Müdürlüğü konuyla ilgili şu bilgileri paylaşıyor:
‘Bina iyi durumda’
“Söz konusu yapının çevre duvarlarının iyi durumda olduğu, yapının cephelerinde ise ahşap üzerindeki boyaların yer yer kalktığı tespit edilmiş olup, genel itibariyle binanın iyi durumda olduğu tespit edilmiştir. Mülkiyeti Şehzade Sultan Mehmet Vakfı adına kayıtlı, İstanbul ili Adalar İlçesi, Heybeliada Mahallesi, Bahariye Mevkii ve Dikilitaş Sokağı’nda bulunan tapunun 19 pafta, 89 ada, 7 no’lu parselinde kayıtlı 447,00 metrekare sahalı “Bahçeli Ahşap Hane” vasıflı taşınmazın İstanbul III Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarının 12.04.1995 tarih ve 7409 sayılı kararında tescilli bir yapı olduğu anlaşılmış olup, gerekli onarımların yapılması ve ihya edilmesi gerekiyor. Kapalı olan müzede restorasyon çalışmasıyla ilgili net bir tarih olmamakla beraber çalışmalar devam etmektedir.”
Eşyalar dile gelse…
Heybeliada’da denize hâkim bir tepede bulunan müze yazarın anısının yaşatılması için sembolik değere sahip. 80 yaşında hayatını kaybeden Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın son yıllarını geçirdiği müzede kitaplık, yemek masası, yemek takımları, kadehler, yazarın kendi yaptığı el işleri, eşyalar, Türkçe ve Fransızca kitaplar ile gazete koleksiyonu yer alıyor.
“Şık”, “Mürebbiye”, “Şıpsevdi”, “Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç”ın da aralarında olduğu hikaye, roman ve tiyatro oyunu başta olmak üzere 64 esere imza atan Hüseyin Rahmi Gürpınar, Cumhuriyet döneminin en üretken yazarları arasında yer alıyor. Mart 1944’te Heybeliada’daki köşkünde hayata gözlerini yuman Gürpınar’ın ölümünün 70. yıldönümünde telif hakları kalmış ve 2015’ten itibaren birçok yayınevi yazarın eserlerini yeniden basmıştı.