Hortumdan korkan ne olsun!

Müjde Işıl - Jan de Bont’un yönettiği, senaryosunu Michael Crichton ve Anne-Marie Martin’in yazdığı, Helen Hunt, Bill Paxton gibi o dönemin genç oyuncularının rol aldığı “Twister”, “Independence Day”in ardından 1996’nın en çok hasılat yapan ikinci filmi olmuştu. O zamanın teknolojisiyle yaratılmış hortum efektleriyle özellikle felaket filmleri sevenleri hayli memnun etmişti. Yeni hikâyeler üretmekte zorlanan Hollywood, yaklaşık 30 yıl sonra ‘90’lara bel bağlayarak “Twister”ın devam filmi diyebileceğimiz ardılını getirdi perdeye.

“Twisters/Kasırgalar”da yepyeni karakterler ve ilk filmdeki neredeyse aynı formül var. Geçmişindeki trajediyle boğuşmaya çalışan Kate, yıllar sonra yeniden kapısını çalan okul arkadaşı Javi ile birlikte hortumların etkisini hafifletebilecek projeye destek olmaya karar verir. Sosyal medya fenomeni Tyler ile tehlikeli bir rekabete girişirler.

Toplumsal mesajlar 

Önce ilk film ile aralarındaki bağdan başlayalım. Yapım tarafında yine Steven Spielberg’ün desteğini alan, yine Oklahoma’yı mesken tutan “Kasırgalar”, adını “Oz Büyücüsü”nden alan Dorothy adlı hortum takip cihazı ile öncülüyle bağ kuruyor. Başkarakterinin kadın olması ve trajik bir geçmişi bulunması, rakip ekiplerin hortum kovalaması ve yıkıcı hortum sahneleri de ilk filmle aynı özellikleri. Rakip ekip lideri Tyler’ın sosyal medya fenomeni olması ve ellerindeki teknolojik donanımlar ise bugünün seyircisine hitap edecek şekilde eklenmiş yenilikler.

Felaket filmlerinin en büyük kozu efektleri. “Kasırgalar”ın efektleri, okyanus dibindeki hava boşluğunu parçalara ayıracak seviyeye ulaşan günümüz teknolojisi için klasik düzeyde, hatta ‘90’lar seviyesinde kalıyor. Ama akıcı senaryosunu, toplumsal mesajlarını öne çıkararak ilerlemeyi tercih ediyor, iyi de yapıyor. Sonuçta ortaya türünün hakkını veren, yaz sezonunun parlak bir ana akım yapımı çıkıyor.

“Minari”den tanıdığımız Lee Isaac Chung’un yönettiği Kasırgalar”ın su gibi akıp giden, klişe ama bayatlık içermeyen, eskiyle bağ kuran ama yeni nesillere de seslenen tarzının temelinde ise “Top Gun: Maverick”in etkisi mevcut. “Kasırgalar”ın hikâyesi, “Top Gun: Maverick”in yönetmeni Joseph Kosinski’ye ait. Tyler rolündeki Glen Powell da o film sayesinde popülerleşmişti. Tom Cruise’un “Kasırgalar”ın gösterimine gidip destek çıkması boşuna değil. Powell ile uyumlu bir ikili olan Daisy Edgar-Jones, performansı ve Anne Hathaway’e benzerliğiyle dikkat çekiyor.