02.02.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Seray Şahinler - Necatigil eşsiz bir şair fakat edebiyat tarihimizde bir çevirmen olarak da önemli bir yeri var. Herman Hesse, Heinrich Böll, Knut Hamsun, Thomas Mann gibi önemli yazarları Türkçeye kazandırmıştır Necatigil. Başyapıtları onun çevirisiyle okumak şans bizim için.
Necatigil’in çeviri dünyasına ışık tutan bir kitap yayımlandı. Şairin Alman Türkologlarla mektuplarına yer veren, Serenad Demirhan’ın hazırladığı “Tercümemi Nasıl Buldunuz?”, Otto Spies, Andreas Tietze, Annemaria Schimmel ve H. Wilfrid Brands eşliğinde 1940'lardan 1979'a uzanan bir edebiyat şöleni. Mektupların temelini edebiyat oluşturuyor. Yazar, çevirmen ve akademisyenlerin Türk ve Alman edebiyatları üstüne çeşitli görüşleri, karşılıklı kitap ve dergi alışverişleriyle iki edebiyatın birbirini tanımasına yönelik çalışmalar konu başlıkları arasında.
Türklerin kabiliyeti
Türk edebiyatının altın yıllarına tanık oluyoruz mektuplarda… Otto Spies, 19 Temmuz 1943 tarihli bir mektubunda “Birkaç hafta içinde Peyami Safa’nın “Fatih Harbiye”si Almancada ‘Zwischen Ost und Wes’ adıyla çıkacak” müjdesini veriyor Necatigil’e. İki ülke arasındaki etkileşimi hesaba katarsak Türk edebiyatı o yıllarda Almanya’da mercek altında. Yine Spies’in 1951 tarihli bir mektubunda şu ifadeler göze çarpıyor: “Günümüz Türk yazarlarının bu kadar iyi anlatıcılar olması beni şaşırtıyor. Türklerin özel bir anlatma kabiliyeti var.” Ve bir başka mektubunda şu soruyu soruyor: “Derviş Suat kimdir? Doğum tarihi nedir? Bugünlerde herhangi bir çalışması yok herhalde. Hiçbir şeyi çıkmamış!”
Mektuplar aynı zamanda edebi birer metindir. Bu mektuplar, içerikleriyle beraber söylemleriyle de edebiyata bir katkı. Aynı zamanda dostluğun, dayanışmanın döküldüğü satırlar, işin ne denli gönül diliyle yapıldığının göstergesi.