Edebiyatımızın çınarı Adalet Ağaoğlu’na veda! Sonsuzluğa uğurlandı

İstanbul’da tedavi gördüğü hastanede önceki gün hayatını kaybeden Türk edebiyatının usta ismi Adalet Ağaoğlu (91) dün Ankara’da son yolculuğuna uğurlandı. Ağaoğlu için Kocatepe Camii’nde düzenlenen cenaze törenine; yazarın ailesi ve yakınlarının yanı sıra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk ile bazı milletvekilleri de katıldı. Ağaoğlu’nun ailesi ve yakınlarının taziyeleri kabul etmesinin ardından cenaze namazı kılındı. Ağaoğlu’nun cenazesi, Cebeci Asri Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Birçok ödülün sahibi

Ankara Nallıhan’da dört çocuklu tüccar bir ailenin tek kız çocuğu olarak 13 Ekim 1929’da dünyaya gelen Ağaoğlu, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Fransız Dili ve Edebiyatı bölümünden 1950’de mezun oldu. Şiirlere ve edebiyata olan ilgisi lise çağlarında oluşan, 1946’da Ulus gazetesinde tiyatro eleştirileriyle yazı hayatına başlayan Ağaoğlu, Halim Ağaoğlu ile 1954’te evlendi. Ağaoğlu, tiyatro, şiir, roman gibi farklı türlerde eserler verdi ve eserleri farklı mecralarda ilgilisiyle buluştu. İlk romanı “Ölmeye Yatmak”ı 1973’te yayımlanan Ağaoğlu, farklı zamanlarda Sait Faik Hikâye Armağanı, Türk Dil Kurumu Tiyatro Ödülü, Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü, Türkiye İş Bankası Edebiyat Ödülü, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü, Orhan Kemal Roman Armağanı, Aydın Doğan Vakfı Roman Ödülü, Madaralı Roman Ödüllerini almaya hak kazandı.

Boğaziçi’nde tören

Adalet Ağaoğlu’nun cenazesi önceki gün vasiyeti üzerine “fahri doktora” unvanına sahip olduğu Boğaziçi Üniversitesi’nden Ankara’ya uğurlandı.

Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmed Özkan törende yaptığı konuşmada, “Adalet Hanım ve eşi Halim Bey, Boğaziçi Üniversitesi’ne eskiden beri çok değer verirlerdi. Öğrencilerimize verdikleri burslarla ve kendi eserleriyle sürekli üniversitemize destek oldular” dedi.

Üniversitenin kütüphanesi içinde usta yazarın eserlerinin ve çalışmalarının yer aldığı bir köşe olduğuna dikkati çeken Özkan, “Bundan sonra orada da eserleriyle üniversitemizde çalışma yapan her araştırmacıya kaynak olmaya devam edecek” diye konuştu.