08.09.2021 - 12:35 | Son Güncellenme:
Nazlı Erdol Akar / milliyet.com.tr
Şov dünyasının dört bir yanından isimleri genellikle parıltılı hayatlarında görmeye alışığız. Onların yaşadığı tükenmişlik hissi, biktinlikler ya da psikolojik sorunlar ise madalyonun diğer tarafında kalıyor, bize gösterilmeyen tarafta. Ancak Fransız şarkıcı Imany bu genellemenin dışında kalıyor. Yeni albümü Voodoo Cello şerefine kendisine ulaştığımız sanatçı, "Fiziksel ve zihinsel sağlığımı etkileyecek kadar bitkindim" diyebilecek kadar dürüst bir açıklama yaptı. Kendini iyileştirmek için müziğe bir süre ara verme kararı alan Imany, aradan yeterli zaman geçtiğinde ise geri döndü; sevdiği parçalardan oluşan bir cover albümüyle hem de...
MADONNA'DAN JACQUES BREL'E...
Gerçek adı Nadia Mladjao olan 42 yaşındaki Imany, bir süredir üzerinde çalıştığı Voodoo Cello albümünü bu ayın başında dinleyicilerinin beğenisine sundu. Geçmişten günümüze, farklı türlerdeki parçaları yorumlayan sanatçının cover albümünde, Madonna'dan Bonnie Tyler'a, Jacques Brel'den Elton John'a, Ed Sheeran'dan Hozier'e kadar pek çok yıldız ismin parçaları, Imany yorumuyla yer alıyor. Fransız diva, 3 Eylül'de yayınladığı albümünde, kendi sevdiği şarkıları sekiz çellist ile birlikte yorumladı. Benim favorilerim ise Imany'nin sesi ve yorumuyla daha karanlık ve tamamen farklı bir hale gelen Madonna hiti Like A Prayer ve Bonnie Tylor'ın 80'ler klasiği Total Eclipse of the Heart.
Müziğe bir süre ara veren Imany, kendini hem fiziksel hem de zihinsel olarak bitkin hissettiği bir dönem yaşadığını tüm samimiyetiyle anlattı. Sahneye çıkmak istemediği bir dönem geçiren ve ardından ikinci bebeğini dünyaya getiren şarkıcı, kendine ve ailesine zaman ayırdığını, böylece zamanla müziğe olan sevgisinin geri geldiğini söyledi. Türkiye'deki hayranlarını yeniden görmek için sabırsızlandığnı aktaran Imany, Türkiye konseri için de tarih verdi.
- Kötü günleri hatırlatmak istemem ama müziğe ara vermenize neden olan tükenmişlik hissinden bahseder misiniz?
Fiziksel ve zihinsel sağlığımı etkileyecek kadar bitkindim. Bir noktada sahneye çıkmanın anlamını göremiyordum. Kendinize iyileşmek, dinlenmek, yeni doğan bebeğinizin dünyadaki ilk zamanlarının tadını çıkarmak için yeterli zamanı ayırmamanız bir bakıma depresyon şeklidir... Böylece bir noktada durma zamanımın geldiğini anladım. Sadece, artık yapamadım.
- Peki müzikle nasıl yeniden bağ kurdunuz ve barıştınız?
İkinci bir bebeğim oldu. Zamanımı hamilelik sonrasında iyileşmek için harcadım. Ailemle ve kendimle başbaşa kaliteli zaman geçirdim ve zamanla müziğe olan sevgimin geri gelmesine izin verdim…
"ARTIK SAHNENİN YAKININDA OLAMAZDIM"
- Fransız medyasına verdiğiniz bir röportajda, savaş travması geçirmiş gibi hissettiğinizi söylediniz. Bu çok sert ve çok etkileyici bir açıklama. Size böyle hissettiren ne oldu?
Bunu nerede söylediğimi bilmiyorum. Bazen insanlar söylediklerinizi yanlış anlayabiliyor, bu kelimenin tam anlamıyla söyleyeceğim bir şeye benzemiyor. Ama şunu söyleyebilirim ki bir dönem turne yapmaktan o kadar bıktım ki, bir süre sonra sahnede başka sanatçıları görmek bile beni travma sonrası stres bozukluğu yaşamaya itti. Artık sahnenin etrafında olamazdım...
- Pandemi döneminde yaşadığımız sokağa çıkma yasağı, konser verememek ve dinleyicilerinizle buluşamamak sizde nasıl bir etki yarattı?
Pandemiden o kadar etkilenmedim. Çocuklarımla vakit geçirmekten en iyi şekilde yararlanmaya çalıştım. Ve bana gerçekten dinlenmem için zaman verdi, buna gerçekten çok ihtiyacım vardı. Ayrıca bana bu albüm ve şov üzerinde uzun uzun çalışma fırsatı verdi. Kariyerimde bir kez olsun, zaman baskısı altında değildim. Sonunda hazır hissettiğimde tekrar sahneye tekrar çıkmak istedim... Tanrı iyidir.
KONSER MÜJDESİ
- Türkiye'de çok seviliyorsunuz, sizi özleyen hayranlarınıza bir mesajınız ya da konser haberiniz var mı?
Evet, 8 Aralık'ta İstanbul'da uzun zamandır beklenen bir konser için Zorlu PSM'de olacağım! Türk hayranlarımı tekrar görmek için sabırsızlanıyorum. Onlar benim favorilerimden...
- Son bir soru... Sizinle benzer şekilde tükenmişlik hissi yaşayanlara ne tavsiye verirsiniz?
Daima kötülüğün, sizi üzen sebebin köklerine inmeye çalışın ve onunla yüzleşin. Üzüntünüzden kaçmayın, bunu yapmayın. Onunla yüzleşin. Bu kadar dibe vurduktan sonra tek yol yukarı çıkmaktır.