26.11.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:
KÜLTÜR SANAT SERVİSİ
Ahmet Hamdi Tanpınar’ın söyleşilerinin derlendiği kitapların dışında kalan, 16 Mayıs 1953 tarihli Türkiye gazetesinde yayımlanan bir söyleşisi Sanat Dünyamız dergisinin kasım - aralık sayısında okurun karşısına çıkıyor. Haftalık bir gazete olan Türkiye gazetesinin ilk sayısında Hulki Atay, o dönem Topkapı Sarayı Müzesi’ndeki eserlerin Paris’te sergilenmesinin ardından Mazhar Şevket İpşiroğlu ve Tanpınar ile yaptığı röportajlarda iki ismin müzecilik üzerine fikirlerini sorguluyor. Tanpınar da Türkiye’den yurt dışına giden ve sergilenen eserler üzerine görüşlerini paylaşıyor. Söyleşi, Tanpınar’ın müzeciliğe bakışını yansıtması bakımından önem taşıyor.
‘Kapalı depo gibi’
Hulki Atay’ın “Topkapı Müzesi’ndeki Türk sanat eserleri Paris’te teşhir ediliyor. Gazetelerden bir kısmı bunun doğru olmadığı kanaatini izhar ettiler. Bu hususta siz ne düşünüyorsunuz?” sorusuna Tanpınar, “Ben millî hayatı kapalı bir depo gibi hiç tasavvur etmedim ‘ne içeri ne dışarı’ bir yasağa tabi imişiz gibi yaşıyoruz, dünya ile münasebet lâzım. Bu itibarla eserlerimizi göstermiş olmaktan çok mesudum, nitekim Fransız matbuatındaki akisleri de çok lehimize oldu. İnsanlarımızı da çıkarmalıyız, ressamlarımız, heykeltıraşlarımız... gidip gelmelidir. Eskiden milletler üstün taraflarını saraylara hediyeler göndermekle tanıtırlardı, bugün ise bu cins sergilerle tanıtıyorlar. Yani demokratik espriye göre aynı anlaşma zemini arama vaziyeti, genişlemek suretiyle devam ediyor demektir. Bugün bazı eserler değil bütün müzenin gittiği oluyor” diyerek eserlerin yurt dışında sergilenmesinden duyduğu memnuniyeti ifade ediyor.