Gündem‘Zehir tacirlerinin deposu İstanbul’

‘Zehir tacirlerinin deposu İstanbul’

07.01.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:

İçişleri Bakanlığı Kaçakçılık İstihbarat Harekat ve Bilgi Toplama Dairesi Başkanı Ömer Ulu’nun uyuşturucu kitabında, Türkiye’nin sentetik uyuşturucular için hedef ülke konumunda olduğu ve tacirlerin İstanbul’u depo olarak kullandığı belirtildi.

‘Zehir tacirlerinin deposu İstanbul’

İçişleri Bakanlığı Kaçakçılık İstihbarat Harekat ve Bilgi Toplama Dairesi Başkanı Ömer Ulu, “Türkiye’de ve Dünyada Uyuşturucu ile Mücadele” isimli kapsamlı bir çalışmaya imza attı. Önsözünü İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yazdığı kitapta, zehir tacirlerinin kullandığı yeni rotalar ile gençleri zehirleyen yeni madde türevleri anlatılıyor.

Kitabın dikkat çeken bölümlerinden biri; satıcılarının uyuşturucu türevlerine verdikleri sokak isimleri. Kitapta zehir tacirlerinin eroin zehrini, ‘sığır, oğlan, kağıt üstü, charlie, kız, kaydırma, beste, beyaz gömlek, Erol abi, neskafe, yeşil zümrüt’ gibi isimlerle tanımladığı, kokain zehri için de sokakta, ‘yaprak, cennet, şans, pırlanta, çilek, otoban’ kodlarını kullandığı belirtiliyor. Metamfetamin için, ‘ace, ampul, buzda dans, buzdolabı, buzluk, duman, düğme’ tabirlerinin kullanıldığı, ecstasynin, ‘baklava, zoro, ağrı kesici, dürüm’; esrarın, ‘çalı, temcit pilavı, yeşillik, anten, paspal, keçi, malzeme, maydanoz, meşe’ tabirleriyle satıldığı aktarılıyor.

‘Sentetikler Çin kaynaklı’

Ulu, çalışmasında eroin zehrinin Avrupa’ya dört ana kaçakçılık rotası üzerinden girdiğini ve en önemli rotaların ‘Balkan ve Güney’ rotası olduğuna dikkati çekiyor. 2017 yılında Afganistan’daki afyon üretiminin bir önceki yıla göre yüzde 87 artarak 9 bin tona yükseldiği anlatılırken, 2010-2016 arasında dünyada üretildiği tahmin edilen 3 bin 100 ton eroinin yüzde 70’inin Afganistan’da imal edilerek Avrupa ülkelerini gönderildiği bilgisi paylaşılıyor.

Gümrükler Muhafaza Genel Müdürü Mehmet Akıllı’nın 14 Şubat 2018 tarihinde TBMM’de kurulan komisyona verdiği bilgiler de ilk kez kitapta yer alıyor. Sentetik esrar türevlerinin yüzde 95’inin Çin’de üretildiği ve yüzde 90’ının posta ve kargo yoluyla gönderildiğinin aktarıldığı çalışmada, Türkiye’nin bazı uyuşturucular için transit ülke konumundayken özellikle yeni nesil uyuşturucular için hedef ülke konumuna vurgulanıyor.

‘Ana hat Balkan rotası’

Zehir tacirleri ve organize suç örgütlerinin, Türk aracılarla eroin aktarımlarını düzenlemek ve eroini AB’ye taşımak için İstanbul’u depo gibi kullandıkları ise şöyle aktarılıyor: “Tarihsel olarak, Afganistan’dan Avrupa’ya kaçakçılığı yapılan eroinin çoğu, Balkan Rotası olarak bilinin rota üzerinden geçmektedir. Şu anda Balkan Rotası büyük olasılıkla AB’ye yönelik ana eroin ticaret rotası olarak kalmasına rağmen, kullanılan rotaların ve taşıma şekillerinin çeşitliliğinde de bir artış olduğuna dair kanıtlar bulunmaktadır. Afganistan’ı İran’a bağlayan ve Türkiye üzerinden geçen bu rota, Avrupa tüketim pazarlarına giden en kısa mesafeyi ve doğrudan karayolunu oluşturmaktadır. Bu rota, eroinin 1980’lerden veya daha önceden AB’ye sokmak için kullanılmış ve iyice oturmuş bir rotadır. Türkiye; Asya, Orta Doğu ve Avrupa ile olan geniş ticaret ve seyahat bağlantılarıyla Balkan Rotası için çok önemlidir. Europol’e göre İstanbul, organize suç örgütlerinin, Türk aracılarla eroin aktarımlarını düzenlemek ve eroinleri AB’ye taşımak üzere depolama için kullanıldığı önemli bir yerdir.”

‘Zehir tacirlerinin deposu İstanbul’

‘Türkiye üretim coğrafyasının tam ortasında’

İçişleri Bakanlığı Kaçakçılık İstihbarat Harekat ve Bilgi Toplama Dairesi Başkanı Ömer Ulu, Türkiye’nin tüm uyuşturucu üreten coğrafyanın tam ortasında kaldığını belirtirken şöyle devam ediyor:

“Afyon ve eroin üretimi bakımından Afganistan, Ecstasy bakımından Belçika, Hollanda, anfetamin bakımından Polonya, Belçika, Hollanda yani herkesin bildiği ismiyle captagon bakımından, metamfetamin bakımından Çek Cumhuriyeti, Polonya, Slovakya, İran, sentetik uyuşturucular bakımından Çin ve AB ülkeleri, çok sınırlı olmakla beraber esrar üretimi bakımından da Fas ve Lübnan’dan yönelmiş bir tehditle karşı karşıyayız. Türkiye, bütün uyuşturucu üreten coğrafyanın tam ortasında bulunmaktadır. Özellikle bazı ülkelerde bazı uyuşturucu türleri yoğun olarak bulunurken diğer uyuşturucu türleri o ülkelere uğramamakta ama ülkemiz açısından maalesef böyle bir şey söz konusu değil, dünyadaki bütün uyuşturucuların hemen hemen geçtiği bir coğrafyada bulunuyoruz.”

YARIN

Balkan hattının üç kolu Türkiye’den çıkıyor Afyon kaçakçılığında yeni rota Gürcistan üzerinden Türkiye