26.06.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Önder Yılmaz - Meclis Dilekçe Komisyonu bünyesindeki İsrafı Önleme Alt Komisyonu’nun son toplantısında orman yangınlarının önlenmesi ve yanan yerlerin yeniden canlandırılması konusu masaya yatırıldı.
Ziraat Yüksek Mühendisi Gökhan Sivaslı, yangınlarda toprağın yarasının sarılması için “malçlama” tedavisinin uygulandığını belirterek, sık sık yangın felaketiyle karşı karşıya kalan Kaliforniya’daki çalışmaları örnek gösterdi.
Sivaslı, “Toprağın üzerine bir örtü gibi budama atıkları, talaş, kuru yaprak, öğütülmüş ağaç parçaları, saman, karton, gazete ve benzeri örtünün örtülmesiyle bir tabaka oluşturuluyor. Bu, su ve havanın geçişine izin veriyor aşağıya doğru fakat yabani ot çıkışını engelliyor, yavaş yavaş parçalandığı için toprağa da besinlerin yavaş yavaş eklenmesini sağlıyor. Doğru malç uygulaması toprağın buharlaşmasını önlüyor, yangın riskini azaltıyor” dedi.
PORTAKALLI TEDAVİ
Kostarika’daki “portakallı tedavi” çalışmasını da anlatan Sivaslı, Princeton Üniversitesi’ndeki bilimsel çalışma kapsamında yanan yerlerde uygulanan portakallı atık alanı ile normal alan arasında karşılaştırmayı içeren görüntüleri de komisyonda paylaştı. Sivaslı, “tonlarca portakal atıkları atılan alanda yüzde 176 odun artışını sağlamış, biyolojik çeşitlilik oluşmuş. Portakal atıklarının dökülmediği alanda ise ormanlaşma çok çok geride” ifadelerini kullandı.
Portakallı atık tedavisinin bir çeşit malç uygulaması olduğuna dikkat çeken Sivaslı, “Organik atıklar kompostlanarak kullanılmalı” önerisinde bulundu. Baybara da kompost malçlamanın toprağın yeniden canlandırılması ve ormanlaştırılmasında işe yaradığın belirterek, beşi büyükşehir olmak üzere altı belediye ile kompostlama çalışması yürüttüklerini, sadece Adana’da 12 dönüm üzerinde günlük 165 tonluk kompostlama yaptıklarını kaydetti. Orman alanlarını özellikle yanan yerlerde malçlama yapılması konusunda sivil toplum örgütleri ve firmalarla işbirliği içinde olduklarını vurgulayan Baybara, “Türkiye’deki büyük firmalar destek vermek istiyorlar. Kompostlamayla ilgili bütün makinaları biz belediyelere hediye ediyoruz” dedi.
‘TOPRAK İYİLEŞİYOR’
Baybara, malçlama işlemine ilişkin şunları kaydetti:
“Orman yangınlarının arkasında 15 santimlik bir kül tabakası oluşuyor. Bu tabaka hidrofobik bir yapı, su geçirmiyor. Yağan yağmur tutunacak yer bulmadığı için külle birlikte akıyor. Burada, uygun yerlerde kompostlama yapabiliriz. Elimizde o kadar fazla ağaç atığı var ki bunları yonga makinesinden geçirip, nemlendirerek yanmış arazinin üzerine koyduğumuz zaman malçlama tabakası, yağmuru çekiyor ve şişiyor, akmıyor, buradaki kül tabakası ile aşağıdaki toprak tabaka arasında bir mikro klima oluşturduğu için burada hayat başlıyor ve toprağın iyileşmesi hızlanıyor.”
Baybara, Kastamonu Entegre Şirketi’nin Finlandiya’dan getirdiği kompostlama ve malçlamaya yönelik büyük makinaları Tarım Bakanlığı’na bağışlamayı istediklerini söyledi.
‘FETHİYE’DEN BAŞLAYABİLİRİZ’
Fethiye’deki orman yangınlarının en büyük sebeplerinden birinin de yeniden dönüştürülme imkanı bulunamadığı için orman sahasına bırakılan atıklar olduğunu da belirten Baybara, “Burada da malçlama çalışmasını öneriyoruz. Fethiye Belediyesiyle şu anda hazırlık hâlindeyiz” bilgisini verdi. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın destek ve iznini almayı beklediklerini dile getiren Baybara, “Biz bu işi Fethiye’de yürütebilecek, başlayacak durumdayız” dedi. Tarım Bakanlığı yetkilileri de bölgede “pilot çalışma” yapılabileceğini dile getirdi.
‘FİİLİYATA GEÇELİM’
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider de, “Sonuna kadar bu işin arkasındayız, yanındayız ve bu işi sahipleniyoruz. Tamamına destek olmaya hazırız. Başka talepler de var, hepsini birlikte yürütmek istiyoruz. Çalışmayı hemen başlatalım, ortaya çıkan sonucu Bakan Bey’e arz ederiz, hemen fiiliyata geçelim” diye konuştu. Gizligider, Fethiye uygulaması dahil bu konuda bakanlık bünyesinde bir ön çalışma yapıldığını söyledi. İlk buluşmanın haftaya yapılması kararlaştırıldı.