21.05.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
Mert İnan - İstanbul - Türkiye’de 2013 yılında kan içme hastalığına yakalanan ve ‘vampirizm’ belirtisi gösteren 23 yaşındaki Türk genci, o dönem tıp literatürüne girmiş ve dünyanın en prestijli dergilerinden ‘Journal of Psychotherapy and Psychosomatics’de bu kişinin hikayesine yer verilmişti. Aradan geçen 8 yılın ardından bir vamprizim vakası daha ortaya çıktı. Kendine zarar verme davranışı gösteren 19 yaşındaki adı saklı tutulan bir genç literatüre giren ilk kişi oldu. Erkek yüksekokul öğrencisinin, kan içme, insanlara güvenmekte zorlanma, birilerine zarar vermemek adına kalabalıktan kaçınma şikâyetleri yaşadığı belirlenirken, hasta yakınları psikiyatri uzmanları Dr. İlknur Kiraz Avcı ile Prof. Dr. Çiçek Hocaoğlu’nun kapısını çaldı.
Tedavi sonuç veriyor
Korku filmlerindeki sahneleri aratmayan davranışlar sergileyen ve vampiriristik özellikler gösteren 19 yaşındaki genç, uzmanlarla yaptığı görüşmede, ilk kez 13 yaşındayken bacağı kanayan bir arkadaşının kanının tadına baktığını, staj yaptığı hastanede kendisinden ve arkadaşlarından tetkik için birkaç tüp fazladan kan aldırdığını söyledi.
Vampiristik özellikleri olan genç kendini; “Dışarıdan bakınca sakin ama aslında sinirli, duygularını belli etmeyen, duyguları çabuk değişen biriyim. İçimde iyi ve kötü iki farklı insan var. Birincisi sakin ve yardımsever. İkincisi ise sinirli, insanlara zarar veren, kırıcı biri” şeklinde tanımladı.
Psikiyatri Uzmanları Dr.İlknur Kiraz Avcı ile Prof.Dr.Çiçek Hocaoğlu ise literatüre giren vampiristik özellikler gösteren genç hakkında, psikiyatrik değerlendirmede paranoid, borderline, antisosyal, disosiyatif kişilik özellikleri gösterdiği, 3 ay boyunca haftada bir görüşmelere devam edildiği kişilik ve davranış sorunlarına yönelik ilaç reçete edildiği, tedaviyle son bir ayda hiç kan içme davranışı olmadığı gibi dürtüselliğinin azaldığına dikkat çektiler.
Arkadaşları korktu
Çocukluk döneminin hep hastalıklarla geçtiğini anlatan vampiristik özellikler taşıyan genç, sık sık karın ve boğaz ağrısı yaşadığını aktarırıken, annesinin ilgisiz babasının da mesafeli olduğunu belirtti. Uzmanlarla görüşmesinde, ‘Ağabeyim kız kardeşim yerine benimle ilgilenseydi, ben şimdi burada olmazdım’ ifadelerini kullanan gencin, ilkokulda yakın arkadaşı olmadığı, arkadaşlarının kendisinden korktuğu kayda geçti.