18.06.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
BAHAR ATAKAN AYŞEGÜL KAHVECİOĞLU
ÜNAL ÇAM Ankara
Türkiye’nin son 50 yılına damgasını vuran, siyasetin sembol isimlerinden 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, önceki gece yaşama veda etti. Solunum ve kan fonksiyonlarındaki bozulmanın giderilememesi nedeniyle takvimin 16 Haziran’dan 17 Haziran’a döndüğü gece 02.05’te tedavi gördüğü Güven Hastanesi’nde hayata veda eden Demirel’in, 20 yıllık doktoru Aylin Cesur, Demirel’in son anlarını gözyaşlarıyla anlattı.
7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in ölümü nedeniyle ulusal yas ilan etmeyen hükümet, Demirel’in ölümü nedeniyle üç günlük ulusal yas ilan etti.
Demirel, uzun süredir solunum yollarındaki enfeksiyondan dolayı tedavi görüyordu; 13 Mayıs’ta böbrek, kalp ve akut solunum yetmezliği şikâyetleriyle Güven Hastanesi’ne yatırıldı. Fonksiyonları iyiye giden Demirel’in sağlığı dün bir anda bozuldu. Demirel, solunum ve kan fonksiyonlarındaki ileri derecedeki bozulmanın giderilememesi nedeniyle dün gece 02.05’te yaşamını yitirdi.
Hastaneden yapılan açıklamada, “Değerli Türk milletine, 9. Cumhurbaşkanımız Sayın Süleyman Demirel, 13 Mayıs 2015 tarihinde böbrek yetmezliği, kalp yetmezliği ve akut solunum yolları enfeksiyonu sebebiyle hastanemize yatırılmıştır. Takip eden günlerde sağlık durumu giderek ağırlaşmış ve tedavileri devam etmekte iken, 16 Haziran 2015 tarihinde solunum ve kalp fonksiyonlarında ileri derece kötüleşme olmuştur. Yapılan tüm girişimlere rağmen cevap alınamamış, 17 Haziran 2015 saat 02.05’te hayatını kaybetmiştir.” denildi.
Gözyaşlarını tutamadı
Demirel’in ölüm haberinin ardından Güven Hastanesi’nin önünde sabah saatlerine kadar yoğunluk yaşandı. Haberi alır almaz Güven Hastanesi’nin sahipleri Nükhet Küçükel Ezberci ve Banu Küçükel hastaneye koştu. Demirel’in vefatıyla ilgili yapılan ilk resmi açıklamanın ardından saat 04.00’de Demirel’in 20 yıllık doktoru Aylin Cesur ve Güven Hastanesi Etik Kurulu Başkanı Tevfik Ali Küçükbaş kamera karşısına geçti.
‘Bu defa olmadı’
Açıklama yaparken gözyaşlarını tutamayan Cesur, şunları söyledi:
“ Kendisinin selamı ile herkese onun adına seslenmek istiyorum, ‘Herkesi sevgiyle saygıyla selamlıyorum.’ Allah rahmet eylesin. Güven Hastanesi’ne ve dışarıdan bize destek veren tüm sağlık ekibine, telefonlarla arayan buraya gelen giden herkese şükranlarımı sunuyorum.”
Demirel’in vefatından önceki son durumu ile ilgili de bilgi veren Cesur, “Kendisi çok uyumlu ve ilmin gerektirdiği her şeye saygı gösteren ve bize çok yardımcı olan birisiydi. Bu nedenle çoğu zaman hem kendisinin büyük gayreti, özverisi, tedavilere uymasıyla hem de bizim birlikte kurduğumuz sağlık ordusuyla bugüne kadar zaman zaman enfeksiyonla mücadeleyi başarı ile sonuçlandırdık. Bu zamana kadar gelebildik. Bu defa olmadı” diye konuştu.
Demirel’in son dakikaya kadar bilincinin açık olduğunu ve akşam yemeğini birlikte yediklerini anlatan Cesur, “Son derece, her zaman olduğu gibi vakur, mutlu ve huzurluydu” ifadelerini kullandı. Cesur, Demirel’in cenazesinin Isparta İslamköy’de eşi Nazmiye Demirel’in yanına defnedileceğini de açıkladı.
Enfeksiyon zorladı
Küçükbaş ise, Demirel’in 13 Mayıs’ta akut solunum enfeksiyonu sebebi ile hastaneye geldiğini söyleyerek, “Zaman zaman iyileşmelerimiz oldu. Ama bu enfeksiyonun vermiş olduğu zorlu etkilerin neticesinde maalesef bugün kendilerini sabahın erken saatlerinde kaybetmiş bulunuyoruz” dedi.