02.07.2020 - 15:33 | Son Güncellenme:
DHA
Olay, 27 Mayıs Çarşamba günü saat 01.30 sıralarında, Selçuklu ilçesi Mehmet Akif Mahallesi İsmet Bey Sokak'ta meydana geldi. Necmettin Erbakan Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi 2'nci sınıf öğrencisi Mehmet Ali Demirel, Avusturya'nın başkenti Viyana'da yaşayan ablası Gülsen Koç'un eşi Mehmet Koç'tan şiddet gördüğünü öğrendi. Demirel, bu durumu konuşmak için yanına arkadaşı Oğuzhan Üzel'i de alıp, eniştesinin ailesinin evine gitti. İddiaya göre, konuşmak için dışarı çağırdığı eniştesinin babası Hüseyin Koç ile oğulları Adil Koç ve İsa Koç, Demirel'i demir çubuk ve sopalarla dövdü. Ağır yaralanan Demirel, sağlık görevlilerince ambulansla Konya Numune Hastanesi'ne kaldırılarak, tedaviye alındı. Üniversiteli genç, 30 Mayıs Cumartesi günü hayatını kaybetti. Baba Koç ile oğulları, gözaltına alındı. Suçlamaları kabul etmeyen şüphelilerden Adil Koç ve İsa Koç, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Adli kontrol kararı ile serbest bırakılan baba Hüseyin Koç da Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı üzerine tutuklandı. Baba ve oğulları ifadelerinde, suçlamaları kabul etmeyerek, Demirel'in bahçe duvarından atlayıp, kaçmaya çalıştığı sırada düşmesi sonucu başını çiçekliğin kenarına çarptığını ileri sürdü.
KÜNT KAFA TRAVMASI SONUCU ÖLMÜŞ
Üniversiteli Mehmet Ali Demirel'in ön otopsi raporunda ise künt kafa travmasına bağlı kafa kemiklerinde kırık, kafa içi kanama, beyin doku harabiyeti ve bunlara bağlı gelişen komplikasyonlar sonucu öldüğü belirtildi.
İDDİANAME DÜZENLENDİ
Tutuklu bulunan 3 şüpheli hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Cumhuriyet savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede baba ve oğulları hakkında 'kasten öldürme' suçundan ömür boyu hapis cezası istendi. İddianamede, şunlar kaydedildi:
"Şüphelilerin apartman bahçesinde Mehmet Ali Demirel'i fikir birliği içerisinde hareket ederek demir çubuk ve sopalarla dövdükleri sabittir. Şüphelilerin beyanları incelendiğinde, olayın oluşumu anlatılırken, beyanlar birbirini destekler ve tutarlı mahiyetteyken Mehmet Ali Demirel'in kafasına aldığı darbeler sorulduğunda hepsi farklı ve çelişkili beyanlar vermiştir. Birisi maktulün kafasını çiçekliğe çarptığını beyan ederken, diğeri arbede sırasında olmuş olabileceğini beyan etmiş, tahmin üzerine kurulu beyanlardan bahsetmiştir. Hüseyin Koç'un olay sırasında Mehmet Ali Demirel'in çıkışını engellemek için bahçe kapısını kilitlemesi şüphelilerin içeride uzunca bir süre Mehmet Ali Demirel'i darp ettiklerini doğrulamaktadır."
KAÇMASIN, DİYE ÜZERİNE KAPIYI KİLİTLEMİŞLER
Polis tutanağında, şüphelilerin, Mehmet Ali Demirel'in kaçmaması için bahçe kapısını kilitlediği ve ölenin yanında 30 santimetre uzunluğunda 7 santimetre eninde 2 santimetre kalınlığında 'kurbağacık' tabir edilen anahtar getirdiğinin anlatıldığı iddianamede, baba ve oğullarının öldürme kastıyla hareket ettikleri vurgulandı. İddianamede, "Şüpheliler Mehmet Ali Demirel'i aralarına alarak demir çubuk ve sopalarla bilincini kaybedecek ve hayati tehlike geçirecek şekilde darp etmişlerdir. Ayrıca Demirel, kafasına esaslı darbeler almıştır. Bu durum şüphelilerin kastının yoğunluğunu göstermekte, şüphelilerin öldürme kastıyla hareket ettiğini ortaya koymaktadır. 'Öldürmek istememiştim' demesi de şüphelileri sorumluluktan kurtaramayacaktır çünkü hayatın olağan akışına normal bir insanın bir kişinin kafasına sert bir cisimle vurması halinde bunun ölümle sonuçlanabileceğini bilmesi gerekir" denildi.
'HAKSIZ TAHRİK' İNDİRİMİ
Mehmet Ali Demirel'in elinde demir anahtarla gitmesi nedeniyle şüpheliler hakkında 'haksız tahrik' indirimi uygulanması gerektiği belirtilen iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Hüseyin Koç'un beyanında Mehmet Ali Demirel'in kendisini arayarak, 'Seni öldürmeye geleceğim' dediğini bunu diğer şüpheliler olan oğullarına da anlattığı, hatta İsa Koç'un bu sebeple babasının yanına gittiği, bahçede Mehmet Ali'yi beklemeye başladıkları, her ne kadar Adil Koç, sesler üzerine aşağıya indiğini belirtse de şüphelilerin Mehmet Ali'nin geleceğini öngörerek hazırlıklı ve birbirlerinden haberdar oldukları, çünkü Mehmet Ali bahçeye girer girmez Adil'in olay yerinde belirdiği, Mehmet Ali'nin konuşacaklarını bahane ederek, gece saat 01.00 sıralarında kavga etmek için Hüseyin Koç'un ikametinin bulunduğu yere geldiği göz önüne alındığında, her üç şüphelinin de tutarlı şekilde maktulün elinde demir anahtar beyan etmesine göre, her üç şüphelinin haksız tahrik hükmünden faydalanması gerektiği değerlendirilmektedir."
İddianamede, 3 şüphelinin fikir birliği içinde hareket ederek, Mehmet Ali Demirel'in ölümüne neden olacak şekilde darbetmeleri nedeniyle 'kasten öldürme' suçundan ömür boyu hapisle cezalandırılmaları ancak 'haksız tahrik' indiriminden yararlanmaları gerektiği belirtildi.
Cumhuriyet savcısı tarafından hazırlanan iddianame, Konya Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. İddianame, yapılan incelemelerin ardından 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Sanıkların, ilk kez 2 Ekim'de hakim karşısına çıkarılacağı öğrenildi.