12.12.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Gökhan Karakaş
GÖKHAN KARAKAŞ- 12 bin yıl öncesine tarihlenen Göbeklitepe ile insanlık tarihinin seyrini değiştiren Türkiye’nin arkeolojik zenginlikleri, 2022 yılı boyunca süren bilimsel kazılarla bir kez daha kanıtlandı. Milliyet’in geleneksel olarak sürdürdüğü arkeoloji keşif değerlendirmesine katılan değişik üniversitelerden 20 arkeoloji öğrencisinin hazırladığı listeyi, 400 arkeoloji meraklısı değerlendirdi. Böylece 10 adaylık liste oluştu. İstanbul’daki Bathonea antik kentinde bulunan ve imparatorluk yazman ya da muhasebecisine ait olduğu düşünülen, diviti kemikten, hokkası pişmiş topraktan yapılan yazı takımı ilk sıraya yerleşti. Efes’teki Bizans mahallesi ile Kütahya’daki Tavşanlı Höyük’te bulunan Hitit Mührü ve Miken Kılıcı da ilk sıralarda yer aldı.
400 kazı yapıldı
1960’larda istanbul Üniversitesi’nden Prof. Dr. Halet Çambel ve Şikago Üniversitesi’nden Robert J. Braidwood tarafından başlatılan “Güneydoğu Anadolu Tarih Öncesi Araştırmaları” projesinde keşfedilen Göbeklitepe ile insanlık tarihinin seyrini değiştiren Türkiye’nin arkeolojik zenginlikleri 2022’de hız kesmeden devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından verilen izinlerle 2022’de 400’den fazla kazı yapıldı. Tarih boyunca onlarca medeniyete ev sahipliği, 3 imparatorluğa başkentlik yapan Türkiye’de 2022 yılı keşiflerini genç arkeologlar Milliyet için değerlendirdi.
Eşine az rastlanır
Kocaeli, İstanbul, Hacettepe, Uludağ ve Ege üniversitelerindeki arkeoloji bölümlerinde yüksek lisans ve lisans eğitimi alan 20 öğrenci önce 20 arkeolojik keşfi içeren kendi listesini hazırladı. Keşiflerde, maddi kültüre ait verilerde eşine az rastlanan durumlar olması dikkate alındı. Ayrıca bulunan eser ya da yerlerin bilimsel yeniliklerle bölgesel ilişkileri dikkate alındı. Genç arkeologların belirlediği 20 keşfi içeren listeler, öğrenci ve ilgililerden oluşan 400 kişiye gönderilerek ilk 10 keşif belirlendi.
Uzmanlar anketi değerlendirdi
*Mimar Dr. Sinan Genim: “Anadolu, insanlık tarihini öğrenmek, insanın yeryüzündeki serüvenini anlamak açısından bir başka coğrafyayla kıyaslanmayacak birikime sahiptir. 20 isimli bu listeyi değerlendirmem istendiğinde oldukça zorlandım. Yeni yerleşmeler, heykeller ve erken duvar resimlerinin bulunduğu bu listede bir şey ilgimi çekti. Bathonea kentinde bulunan yazı takımı; pişmiş topraktan küçük bir hokka ve muhtemelen geyik kemiğinden yapılmış bir kalem. İncelemeler sonucu kemik kalemde kırmızı ve siyah boya kullanıldığı anlaşılmış. Bir liman şehri olan Bathonea’da muhtemelen gelen ve giden ticari malların kaydının tutulduğu ve bunun için iki renkli mürekkep kullanıldığının anlaşılmasının arkeolojik açıdan büyük bir keşif olduğunu düşündüğüm için bu listenin öncülüğünün ona verilmesi gerektiğini düşünüyorum.”
*Prof. Dr. Rüstem Aslan: “Tavşanlı Höyük’te Hitit Mührü ve Miken Kılıcı - Kütahya: Bu buluntu uzun yıllardır tartışılan Hitit - Miken ilişkisini daha detaylı anlama açısının büyük önem taşıyor. Özellikle İlyada Destanı’ndaki gerçek bir öz teorisini de güçlendiriyor. Anadolu Neolitik Dönem keşifleri sürprizlerle dolu. Yerleşik hayata geçiş öncesi ve geçiş sürecindeki dinamikleri anlama, şu ana kadar elde edilen Neolitik Dönem sonuçlarını sınama şansı verdiği için büyük önem taşıyor.”
*Troya Müzesi Direktörü Rıdvan Gölcük: “Prof. Dr. Şengül Aydıngün başkanlığında yürütülen ‘İstanbul Tarih Öncesi Yüzey Araştırmaları’, Balkanlar üzerinden Anadolu’ya MÖ 1200’lerde başlayan en erken göçlerden birinin İstanbul Boğazı üzerinden gerçekleştiğinin maddi kanıtlarını bilim dünyasına sunmuştu. 2022’de ise Bathonea, arkeolojik kazılarda ender rastlanan 1600 senelik divit ve hokkadan oluşan yazı takımıyla hoş bir sürpriz yaptı. Efes’te Bizans mahallesinin keşfi ise kesinlikle etkileyici bir sahne. Harika korunmuş binlerce kap, tuzlanmış uskumru ile dolu amforalar, zeytin, badem, şeftali çekirdekleri, kömürleşmiş bezelye ve baklagillere ait tohumlar, midye ve istiridye kalıntıları… Karşımızda tatsız biten bir ‘son akşam’ yemeği sahnesi adeta. Kütahya - Tavşanlı Höyük ise Anadolu arkeolojisinde önemli sorulara yanıt verebilir. Hitit Mührü ve Miken Kılıcı heyecan verici. Kazı Başkanı Doç. Dr. Erkan Fidan, “Tavşanlı Höyük’ün Anadolu tarihinde eksik bir halka olarak görülen Luvilere ait bir şehir olabileceğini düşünüyorum” diyor. Bu öngörü bile hakkında çok az şey bildiğimiz Luviler konusunda bizi meraklandırmaya yetiyor. Kazıda çıkan “baykuş yüzlü idoller”in Troya ile olası ilişkisi ise bir diğer merak konusu.”
*Arkeolog Nezih Başgelen: “Diyarbakır Ambar barajı göl alanından etkilenecek vadideki üç höyükte, Prof. Dr. Tuba Ökse yönetiminde yapılan titiz kurtarma kazıları çok önemli. Ambar Çayı’nın yukarı havzasının, MÖ 9000’den itibaren Göbeklitepe benzeri bir yerleşim bölgesi olduğunu gösteriyor. Gre Fılla IV’te MÖ 9300-7550 yılları arasında kullanılan oval yapılarda bulunan ilginç insan ve hayvan heykelleri dikili taşlar, havanlar, falluslar ile üst üste her tabakada yenilenmiş sıvı ve katı madde sunakları, bu yapıların ritüel etkinliklerinde o dönemde topluluk tarafından ortaklaşa kullanıldığını göstermektedir. Bu önemli bulgular ve mimari yapı kalıntılar, bu yılkı kazı döneminin ardından Nevali Çori örneğinde olduğu gibi müzede sergilenmek üzere titizlikle yerinden alınıp taşınmıştır.”
Bathonea ilk sırada
Listenin ilk sırasında Kocaeli Üniversitesi Arkeoloji Bölümü tarafından sürdürülen İstanbul’daki Bathonea antik kenti kazıları yer alıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izniyle Küçükçekmece Gölü’nün Avcılar kıyısında Prof. Dr. Şengül Aydıngün tarafından sürdürülen kazılara bu yıl 9 ülkeden 45 bilim insanı katıldı. Çalışmalarda Bathonea limanına giren ürün ve gemilerin kaydının tutulduğu divit-hokka takımı 1600 yıl öncesine tarihlendi.
İkinci sırada ise İzmir Efes’te Avusturya Bilimler Akademisi Avusturya Arkeoloji Enstitüsü Müdürü ve Efes Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Sabine Ladstatter’in sürdürdüğü kazılarda bulunan Erken Bizans Dönemi’ne tarihlenen dükkânlar ve yerel mahalle yer aldı. Antik kentin kült yapılarındaki yamaç evler, 50 yıl önce bulunan Efes’ten sonraki en önemli keşif kabul ediliyor. Kütahya’da, 8 bin yıllık geçmişe sahip olan Tavşanlı Höyük’te devam eden kazılarda 3 bin 300 yıllık mühür ve Miken dönemi kılıç ise listenin üçüncü sırasına girdi.
4- Domuztepe Höyüğü’nde 7500 yıllık mühür - Kahramanmaraş
5- Garibintepe Urartu duvar resimleri - Van
6- Prusias ad Hypium Antik Kenti Tiyatrosu’nda Apollon heykeli - Düzce
7- Apollon Tapınağı’nın keşfi - Apollonia ad Rhyndacum Antik Kenti - Bursa
8- Su altında Helenistik antik limanın keşfi - Kerpe/Kocaeli
9- Gre Fılla’da 10 bin yıllık yerleşim - Diyarbakır
10-Tripolis’te taş kesme atölyesinin ve sipariş yazıtının bulunması - Denizli