29.08.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
NAMIK DURUKAN Ankara - Naim Babüroğlu (Emekli Tuğgeneral): Onlar S-300 ile ne yaptılarsa Türkiye de S-400’le onu yapmalı. Yunanistan’ın hasmane tutumu tükenmek bilmiyor, hızını bir türlü yavaşlatmıyor... ABD şu anda Yunanistan ve Kıbrıs Rum Yönetimi’ni tercih ediyor. Bu tutumunu terk etmeyeceği belli. Türkiye kesinlikle geri adım atmamalı ve misliyle mukabele etmeli.
Murat Aslan (SETA Dış Politika Araştırmacısı): Böyle bir kararı Yunan siyasi liderliği neden aldı? Bu soru önemli. Birincisi; Yunanistan’da patlak veren telekulak skandalı nedeniyle Yunanistan Başbakanı Miçotakis zor duruma düştü. Yunanistan’da iç siyaset gündemini değiştirmek istiyor. Bu eylemi de bir başarı hikâyesi olarak kamuoyuna sunmak istedi. İkincisi Doğu Akdeniz’deki enerji denkleminde caydırıcı bir güce sahip olduğunu göstermek istiyor. Üçüncü ve son neden: Türkiye’yi tahrik ederek askeri tedbir almaya zorluyor. Böylece ABD ve Avrupalı “abilerine” bir Türk tehdidinin olduğunu ispat etmek istiyor. Böyle bir durumda Türkiye’nin yapması gereken, artırılmış bir askeri varlığın bölgede kalıcı olarak faaliyet göstermesidir. İkincisi, Türkiye mütekabiliyet kapsamında S- 400’leri Anadolu’nun batısına konuşlandırma seçeneğini gözden geçirebilir.
Gerginliği artırmak istiyor
Can Acun (SETA Dış Politika Araştırmaları Uzmanı): Burada temel amaçları gerginliği artırarak özellikle ABD ve Avrupalı devletlerle Türkiye’yi karşı karşıya getirebilmektir... Türkiye’nin elbette mütekabiliyet çerçevesinde Yunanistan’a yanıt vermesi gerekiyor. Ancak Türkiye kontrolsüz bir şekilde bir eskalasyon içerisine girmeyecektir. Daha rasyonel bir şekilde gerekli siyasi, diplomatik ve askeri adımları atacaktır.