Türkiye’nin sinsi hastalığı: NASH

Türkiye’de 3.8 milyon NASH hastası olduğu tahmin edilirken, 133 bin kişide bu hastalığa bağlı siroz gelişmiş durumda. Yüksek şekerli ve yağlı beslenme ile hareketsizliğin sonucu olarak ortaya çıkan hastalık, son evreye kadar belirti vermiyor. Her 5 yağlı karaciğer sorunu yaşayanlardan 1’i NASH hastası olurken, bu kişilerin neredeyse tamamı zamanla siroz veya karaciğer yetmezliği sorunu yaşıyor. Obezite, tip 2 diyabet ve insülin direnci ile ilişkili NASH’a karşı 12 Haziran’da Türkiye’de ilk kez
‘1. Uluslarası NASH Günü’ sempozyumu düzenlenecek.

Sempozyumun mimarı Marmara Üniversitesi Gastroenteroloji Enstitüsü Müdürü ve Türk Karaciğer Araştırmaları Derneği Yağlı Karaciğer Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Yılmaz, NASH tehlikesini anlattı: “Önümüzdeki 10 yılda ülke genelinde NASH hastalığına bağlı siroz olanların sayısı 480 bine çıkacak. Hastalık obezite ile bire bir bağlantılı. Siroz hastalarının sağlıklarına kavuşması biraz mucizelere kalıyor. NASH sadece siroz yapmakla kalmıyor. Kalp kaynaklı hastalıklar ve karaciğer dışı kanserlere de yol açarak ölüm riskini katlıyor. İlaç tedavisi yok. En iyi yöntem diyet ve egzersiz. Bunu da 10 hastadan sadece 1’i başarabiliyor.”

10 çocuktan 6’sı hasta

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Doç. Dr. Engin Tutar ve ekibince yapılan araştırma hakkında bilgi veren Prof. Dr. Yusuf Yılmaz şunları söyledi: “Benim de araştırmacıları arasında bulunduğum, 8-18 yaş grubu çocuklar arasında yaptığımız çalışmanın sonuçları endişelerimizin ne kadar yerinde olduğunu gösterdi. Araştırmada fazla kilolu veya obez, ultrasonunda karaciğer yağlanması, kan testlerinde ise yükseklik saptanan 48 çocuğa biyopsi yapıldı. Bu çocukların sadece yüzde 10.4’ünde NASH çıkmadı. Yüzde 60.4’ünde ‘kesin NASH’, yüzde 29.2’sinde ‘olası NASH’ tespit edildi. 10-15 yılda en önemli sağlık sorunlarımızdan biri NASH hastalığı olacak. Bir an önce toplumsal farkındalık oluşturulmalı.”

Yanlış beslenme, hareketsiz hayat

22 yıldır alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması sorunu yaşayan elektronik haberleşme mühendisi Kıvanç Yılmaz (48) şu mesajları verdi: “Aşırı ve yanlış beslenme, hareketsiz yaşam hayatımı kabusa çevirdi. Ailem siroz olacağımdan endişe ediyordu. Çok sıkı bir diyet ve sporla 1 yılda 106 kilodan 83 kiloya düştüm. Ocak ayından bu yana test aşamasında olan ilacı alıyorum. Geçmişe baktığımda kendime kızıyorum. Hiç hareket etmeden, obeziteye yol açacak gıda tüketirdim. Aileler, çocuklarına doğru beslenme ve spor alışkanlığı kazandırmalı.”