07.07.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:
Elazığ’da, Hizbullahçı Hüseyin Sarıağaç’ın ölümü ve üç polisin şehit olmasıyla sonuçlanan silahlı çatışmayla ilgili ilginç bilgiler günışığına çıktı. Okkan’a yönelik eylemin ardından suskunluğa bürünen örgütün tetikçilerinden Hüseyin Sarıağaç’ın dokuz ay önce Elazığ’a geldiği anlaşıldı. İmam nikahlı eşi ve üç çocuğuyla evde yaşayan Sarıağaç’ın bir kez bile dışarı çıkmadığı saptandı. Komşuları, imam nikahlı eş Ünsilet Özcan’ın "eşinin Ankara’da çalıştığını" belirtip tek başına yaşadığı izlenimi verdiği öğrenildi.
Operasyon sonrasında evde inceleme yapan polis, Sarıağaç’ı pijama yerine elbise giymiş halde buldu. Gece yarısı saat 02.30’da başlayan operasyonda Sarıağaç’ın elbiseli olması "operasyon beklentisi" olarak yorumlanırken, Sarıağaç’ın üç çocuğunun de kendisi gibi elbiseli olduğu ve uyumadıkları saptandı.
155 Polis İmdat’a gelen ihbar üzerine Özel Harekat timlerinin de katıldığı operasyonda şehit olan üç polisin başlarına aldıkları kurşunlarla yaşamlarını kaybettikleri anlaşıldı. Apartman girişinin üst katında oturan Sarıağaç, girişten gelen sesler üzerine el bombası fırlattı. Öncü Özel Harekat timi, 80 santimlik kalkanları ile şarapnel parçalarından kurtuldu. Ancak kalkan kısa geldiği için başları açıkta kaldı ve Sarıağaç’ın hedefi oldu.
Çatışmanın ilerleyen dakikalarında polisler, yaralı arkadaşlarını çatışmanın içinden çekerken, bir yandan da Sarıağaç’a ateş açtılar. Sarıağaç, elinde pimi çekilmiş el bombasıyla yüzü koyun yatar ekilde öldü. Son anda pimi çekilmiş el bombasını fark eden bir polis, evin havaya uçmasını önledi.