24.01.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
GÖKÇER TAHİNCİOĞLU-Ankara
Sorgu tutanakları ve savcılık sevk yazılarına göre, avukatların büyük bölümüne, DHKP-C’li olduğu iddiasıyla gözaltına alınan isimlerin avukatlığını, bu avukatların talebi olmadan üstlenmeleri suçlama olarak yöneltildi. Şüphelileri yönlendirmeleri de suçlamalar arasında yer aldı. ÇHD Başkan Yardımcısı Ermiş, tutuklanan avukatlardan Ebru Timtik’e şu suçlamaların yöneltildiğini bildirdi:
“DHKP/C terör örgütü üyelerinin çeşitli bombalama ve polislerin şehit edilip vatandaşların yaralanması eylemlerinde şüphelilerin herhangi bir talebi olmadan avukat olarak görev aldığı, avukatlık görevini yaparken ve atılı suçtan dolayı yakalanıp gözaltına alındığında açlık grevi ve görevliye direnme gibi örgütsel tavır ve eylemlerde bulunduğu, DHKP/C üyeliği suçlamasına maruz kalan ve örgütün bildirdiği avukatları tutmak istemeyen kişilerin örgütsel tavır ve eylem çerçevesinde avukatlığını üstlenmek için girişimlerde bulunduğu, bu kişileri savunması için barodan atanan avukatlar hakkında polisin avukatı yakıştırması yaparak birtakım delillerin ortaya çıkmasını ve açıklanmasını önlemeye çalıştığı.”
Ermiş, tutuklanan avukat Barkın Timtik’e yine talep olmadan bazı şüphelilerin avukatlığını üstlendiği, açlık grevi yaptığı, örgütün bildirdiği avukatları kabul etmeyen şüphelileri ikna ettiği suçlamalarının yöneltildiğini kaydetti.
Örgütsel tavır
Ermiş, Avukat Naciye Demir’e de aynı suçlamaların yöneltildiğini, bunun dışında, örgütsel görüşmeler yaptığı suçlamalarının isnat edildiğini kaydetti. Ermiş, bazı avukatların da DHKP-C lideri Dursun Karataş’ın cenazesine katılmakla suçlandığını ifade etti. Ermiş, Milliyet’e yaptığı açıklamada, “Sayın Savcı diyor ki; gözaltındaki şüphelinin talebi olmadığı halde, avukat İstanbul Terörle Mücadele Şubesi’ne zorla giriyor, gözaltındaki kişi ben bu asla avukatı istemediğim dediği halde, polisler dahil herkesi ikna ederek müdafi oluyor” dedi.