11.09.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
Nil Kural / Venedik
74. Venedik Film Festivali önceki gece düzenlenen törenle sonlanırken Annette Bening başkanlığındaki ana yarışma jürisi tahminlerin uzağında kararlar vermedi.
Yarışmanın ABD sineması çıkışlı isimleri arasında ön planda yer alan ‘Hellboy’ filmleri ve ‘Pan’ın Labirenti’nin yönetmeni Guillermo Del Toro’nun yönettiği ‘The Shape of Water’ın ana ödüllerden birine uzanması bekleniyordu. Nitekim jüri ‘The Shape of Water’ı En İyi Film Ödülü’yle taçlandırdı. Bir laboratuvara getirilen ve üzerinde deneyler yapılan bir deniz varlığının burayı temizleyen dilsiz bir kadınla arasında gelişen özel ilişkiyi masalsı bir atmosferde sunan filmle ödülünü alan Del Toro konuşmasında her hikâye anlatıcısının kariyerinde bir noktada risk aldığını ve ‘The Shape of Water’ın bu risk olduğunu vurguladı. Ödülünü fantastik hikâyeler anlatmak isteyen Latin Amerikalı sinemacılar için aldığını belirten Meksikalı yönetmen “Ben canavarlara inanıyorum ve bence inandıklarınızın peşinde giderseniz bir şeyler de yolunda gidiyor” dedi.
Daha önce ‘Lebanon’la Altın Aslan kazanan İsrailli sinemacı Samuel Maoz, adını bir danstan alan yeni filmi ‘Foxtrot’la yarışmanın diğer bir favorisiydi ve festivalden Jüri Büyük Ödülü’yle döndü. Bir aileye ve askerdeki oğullarına odaklanan film, tahminlerin aksine Altın Aslan almasa da ikincilik ödülüyle jüriyle takipçilerin beğenilerin örtüştüğünü gösterdi.
İtalya’da başlamıştı
Yarışmanın sürpriz denilebilecek bir sonucu yönetmen koltuğuna oturduğu ilk filmi ‘Jusqu’ a la garde’la En İyi Yönetmen Ödülü’ne uzanan Xavier Legrand oldu. Festivalden aynı zamanda ‘En İyi İlk Film’ anlamına gelen Geleceğin Aslanı Ödülü’nü de kazanan Legrand, bir boşanmanın izini sürdüğü filmiyle dengeli bir yönetmenlik sergilese de En İyi Yönetmen Ödülü’nün favorileri arasında yer almıyordu.
Avrupa sinemasının usta oyuncularından Charlotte Rampling, festivalin son günlerinde izleyiciyle buluşan dram ‘Hannah’yla En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’ne uzandı. Rampling, ödülünü alırken kariyerinin 22 yaşındayken İtalya’da başladığını vurguladı ve bu sebepten bu ödülü almanın kendisi için öneminin altını çizdi.
Yarışmanın diğer bir dikkat çeken filmi Lübnan yapımı ‘The Insult’ı jüri törende Kamel El Basha’ya verilen En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’yle taçlandırdı.
Filmde gündelik bir tartışmanın ağır sonuçlarını yaşayan Filistinli bir adamı canlandıran Basha, uzun tiyatro kariyerinin ardından ‘The Insult’ın ilk profesyonel film rolü olduğunu söyledi: “Filistinliler beni 30 yıl tiyatroda izlemeye gelmeseydi burada olmazdım.”
En İyi Senaryo Ödülü beklendiği gibi ‘Three Billboards Outside Ebbing, Missouri’yle Martin McDonagh’a sunulurken, Avustralya yapımı ‘Sweet Country’ de Jüri Özel Ödülü kazandı. Açılış konuşmasında “İşimizi ciddiye aldık, samimiyetle tartıştık ve birbirimizi dinledik” diyen jüri başkanı Bening ve jürisi seçimleriyle festival takipçilerini hayal kırıklığına uğratmadılar.
KAZANANLARIN LİSTESİ
Altın Aslan: ‘The Shape of Water’ (Yön.: Guillermo Del Toro)
lJüri Büyük Ödülü: ‘Foxtrot’ (Yön.: Samuel Maoz)
En İyi Yönetmen: Xavier Legrand (‘Jusqu’a a la garde’)
En İyi Kadın Oyuncu: Charlotte Rampling (‘Hannah’)
En İyi Erkek Oyuncu: Kamel El Basha (‘The Insult’)
En İyi Senaryo: Martin McDonagh (‘Three Billboards Outside Ebbing, Missouri’)
Jüri Özel Ödülü: ‘Sweet Country (Yön.: Warwick Thornton)
Marcello Mastroianni En İyi Genç Oyuncu Ödülü: Charlie Plummer (‘Lean on Pete’)