29.11.2023 - 17:15 | Son Güncellenme:
Aralarında spor dünyasının ünlü isimleri Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 18 mağdurun dolandırıldığı iddiasına ilişkin davayla ilgili bir açıklama geldi.
Seçil Erzan’ın fon vaadiyle aralarında futbolcuların da olduğu çok sayıda kişiyi dolandırdığı iddiasıyla açılan davaya ilişkin bilgilerin ardı arkası kesilmiyor.
ŞİKAYETÇİ SAYISI ARTTI
Aralarında spor dünyasının ünlü isimleri Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 18 mağdurun dolandırıldığı iddiasına ilişkin davaya, bir fonzede daha eklendi. Bankacı Seçil Erzan'ın 2 milyon 720 bin lira verip alamadığını iddia eden Mert Zeydanlı'nın ismi 19. şikayetçi olarak ana davaya girdi. Böylelikle Seçil Erzan için 15. dolandırıcılık eyleminin eklenmesiyle hakkında istenen ceza da 69 yıldan 226 yıla kadar hapis istemine çıktı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianameye göre, Denizbank 7 Nisan 2023 tarihli şikayette bulunarak Levent Büyükdere Caddesi Şube Müdürü Seçil Erzan, işadamı Bülent Çeviker'den kişisel güven ilişkisine dayanarak 2 milyon dolar parayı bir ay sonra 3 milyon dolar yapacağını söyleyerek aldı. Şube müdürüne ulaşılamaması üzerine Çeviker bankaya bu durumu bildirdi. Banka tarafından yapılan araştırmada Erzan'a ulaşılamaması üzerine suç duyurusunda bulunulduğu, sonrasında da İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'ne 18 mağduru dolandırdığı öne sürülen Seçil Erzan ve 5 sanık ile ilgili 14 farklı eylemden dolayı dava açıldı.
Mert Zeydanlı’nın da, özel bir fona yatırıp kâr elde etmek amacıyla şube müdürü Seçil Erzan’a 2 milyon 720 bin dolar verdiği, ancak bu zamana kadar parasını geri vermemesi nedeniyle şikayetçi olması üzerine Erzan'ın dolandırıcılık eylemi 15. eylem olarak dosyaya girdi.Bankanın önemli müşterileri arasında olduğunu ve sıklıkla şubeye gittiğini ifade eden Zeydanlı ifadesinde, Seçil Erzan'ın kendisini odasına davet ettiğini ve "Fatih Terim’in özel fonuna 2 milyon dolar yatırırsam 45 gün sonra yüzde 20 kâr alacağını, ama bu bilginin çok gizli olduğunu" söylediği anlattı. Erzan'ın söylediğine göre banka bünyesinde Fatih Terim’in özel bir fonu bulunduğu belirten Zeydanlı, "Fatih Terim’in fonunun kâr dağıtabilmesi için açıkta alan meblağı tamamlayabilirsem vadede bu kârı alabileceğimi ifade etti" diyerek bu işlemle ilgili şüphelerinin olduğunu anlayan Erzan'ın fon için kendisini teşvik ettiğini ifade etti.
Zeydanlı, "Bu fona sadece Fatih Terim’in para yatırabildiğini ama ailesinin de fona Fatih Terim üzerinden para yatırabildiğini söyledi. Buna örnek olarak Nur Erkasap’ı gösterdi. Nur Erkasap’ın, Fatih Terim’in yıllarca asistan koçluğunu yapan Müfit Erkasap’ın eşi olduğunu söyledi. Söylediğine göre Fatih Terim ve Müfit Erkasap’ın malvarlığını eşleri Fulya Terim ve Nur Erkasap yönetiyordu. Nur Erkasap’ı aradım, kendisi ile ertesi gün şubede Seçil Erzan’ın odasında buluşmak üzere sözleştik. O sırada hemen verebileceğim nakit para miktarı 1 milyon 525 bin dolardı. Müdür Seçil Erzan bunu kabul etti, 'Bu parayı kesinlikle getirmen gerekir yoksa benim hakkımda soruşturma açarlar çünkü şimdi talimat vereceğim' dedi. Dahili telefonundan kodlu arama yaparak Fatih Terim'in fonunun tamamlandığını ve işlemin kestirilmesi talimatını verdi." dedi.
"ÇANTA AĞIR OLDUĞUNDAN ARABAYA BEN TAŞIDIM"
31 Ocak 2023'te şubeden para çekerek tamamladığı toplam 1 milyon 525 bin dolar para bulunan çantayı Nur Erkasap’ın huzurunda Erzan’a odasında verdiğini anlatan Zeydanlı, "İçinde 1 milyon 525 bin dolar olan bir çanta çok ağırdır, ben bile o çantayı üst kata çıkarırken zorlandım. Seçil Erzan bu paranın Fatih Terim fonuna bankanın nakit yönetim merkezinden yatırılacağını ve kendisinin oraya götürmesi gerektiğini söyledi. Çanta çok ağır olduğundan arabaya kadar benim taşımamı istedi. Erzan’ın gösterdiği arabaya götürdüm ve koydum" diye konuştu.
Erzan'ın ertesi gün arayarak 500 bin dolar daha vermesi halinde Fatih Terim fonundan yüzde 35 kâr payı ayarlayabileceğini söylemesiyle Euro hesabını bozdurup şubedeki hesabından çekip Erzan'ın makam odasında verdiğini belirten Mert Zeydanlı, bu parayı taşımak istemediğini ofisine Nur Erkasap ile gelerek parayı alabileceğini söylediğini ve ofisine Erkasap ile gelip parayı alıp gittiğini söyledi. Zeydanlı, Erzan'ın kur korumalı mevduat hesabını da bozmasını istediğini, bunun ne eurobond'un ne de Fatih Terim fonu kadar kâr getirmeyeceğini söylediğini, ısrarlarıyla eurobond'larının bir kısmını sattığını, 300 bin doları da odasında Erzan'a verdiğini belirtti. Bu ödemenin vadesinin 10 Şubat olduğunu ancak Erzan'ın kendisini oyaladığını anlatan Zeydanlı, "14 Şubat günü geldiğinde artık şirketimin ödemesi için paraya ihtiyacım vardı. Erzan’dan ısrarla sadece 400 bin dolar alabildim ve bana para ödemiş olmanın sebep olduğu bir sahte güven duygusuyla benden tekrar 400 bin dolar istedi. Ancak o kadar nakit param yoktu. Benim Kur Korumalı Mevduat hesaplarımı da bozmamı istedi. Bozdurdum. 400 bin dolar olarak 17 Şubat'ta Levent Yeni Sülün Sokakta müdür Erzan'a verdim. Daha sonra verdiğim paranın akıbetini defalarca sordum, beni hep geçiştirdi, uzun süre oyaladı. Kendisine ulaşamayınca şubeye gittiğimde şubenin teftişten geçtiğini söylediler. Aynı gün Nur Erkasap’ı aradım, bana Erzan’ın gözaltında olduğunu söyledi. O güne kadar Erzan’ın bana anlattığı Fatih Terim fonunun gerçek olduğuna inanıyordum. Çünkü beni sözleriyle inandırdı. Sözlerinin tamamının yalan olduğu ortaya çıktı. Erzan’dan ve onu oraya müdire tayin edenlerden, kontrol ve denetlemeyenlerden, kısacası sorumlulardan şikayetçiyim. Bu ödemeler için Erzan’dan dekont, belge almadım. Yatırımcısı gizli olan bir fona dışarıdan benim yatırdığım paraya dekont verilmesi zaten mümkün olmazdı; verselerdi ben şaşırırdım. Ben paramı yoldan geçen bir şahsa kaptırmadım. Bana Erzan’ın anlattığı Fatih Terim adına kurulmuş minimum 25 milyon dolar tutarlı olması gereken özel fon olduğu ve bankanın şube müdiresi olduğu için güvendim. Toplam 2 milyon 720 bin dolar parayı elden teslim ettim, ödemeler hep banka içerisindeydi. Erzan’a bankanın markası yüzünden güvendim, kendisine güvenerek ödeme yapmadım" dedi.
CEZA İSTEMİ 226 YILA ÇIKMIŞ OLDU
Savcılık, Erzan hakkında "Tacir veya Şirket Yöneticisi Olan ya da Şirket Adına Hareket Eden Kişilerin Ticari Faaliyetleri Sırasında Dolandırıcılık" suçundan düzenlediği iddianameyi, ana davanın görüldüğü İstanbul 41.Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Mahkeme, yeni iddianamenin de hukuki irtibat nedeniyle ana dosyayla birleştirilmesine hükmetti. Böylece 18 mağdur sayısı 19'a yükselirken, Seçil Erzan için istenen ceza talebi de 69 yıldan 226 yıla kadar hapis istemine çıkmış oldu.
ARDA TURAN'DAN AÇIKLAMA GELDİ
Aralarında spor dünyasının ünlü isimleri Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 18 mağdurun dolandırıldığı iddiasına ilişkin davayla ilgili yeni bir açıklama geldi.
Arda Turan konuyla ilgili Instagram'dan, "Yargıya intikal etmiş bir süreç var. Adalete saygımdan konuyla ilgili tek kelime açıklama yapmadım, yapmayacağım. Benim adımla yayılan sözlere lütfen itibar etmeyiniz. Saygılarımla." dedi.
FON DOLANDIRICILIĞINDA YENİ PERDE: İŞİN İÇİNE AŞK DA KARIŞTI
Öte yandan Türkiye’nin konuştuğu dolandırıcılık olayının mimarı Eski Denizbank Şube Müdürü Seçil Erzan’ın 2014 yılından beri hem arkadaşı hem de doktoru olan Evrim Pınar Güzel, iddianamede yer alan ifadesinde ilginç bir iddia ortaya attı. Güzel, 11 Nisan’da Seçil Erzan’ın tutuklandığı haberini aldığını belirterek “Bir gün sonra Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş’e, Seçil Erzan’ın bahse konu olayların yaşandığı tarihlerde, Denizbank’ın üst düzey yöneticilerinden olan O.Ö. ile aralarındaki duygusal ilişkisi hakkında mail attım. O.Ö. hakkında mal varlığı araştırması yapılmasını istediğim hususlarında mail attım” dedi.
İddianamede babası Burhan Taşpolat ile birlikte “mağdur” sıfatıyla yer alan Dermatolog Evrim Pınar Güzel, Erzan’la 2014 yılında önce doktor-hasta ilişkisi olarak başlayan, sonradan dostluğa dönüşen ilişkilerini anlatırken, Erzan’ın bugüne kadar gündeme gelmeyen bir ilişkisinden bahsetti. Güzel’in ifadesinden bazı bölümler özetle şöyle:
“2012 yılında Denizbank GYO unvanlı şirketin kiracısı olarak Bahçeşehir’de kendi iş yerimi açtım. 2014 yılında Seçil Erzan bana hasta olarak başvurdu. Şahsın Denizbank Florya Şube Müdürü olduğunu öğrendim. Bir süre sonra arkadaşlık ilişkilerimiz başladı. 2015-2016 yılı içerisinde ben Erzan’a ‘Benim elimde 400 bin TL kadar birikmiş param var, nasıl değerlendirebilirim’ diye sorduğumda kendisi bana ‘Bu tutar çok düşük’ dedi. Ancak kuzeni Tanın isimli şahsın da dahil olduğu özel müşteriler için açılmış olan ‘özel fon’ olarak adlandırdığı bir yatırımdan bahsetti. Yatırmış olduğum para ile ilgili ilk 1 Ekim 2020’de ‘Menkul Kıymet Ekstresi’ başlıklı kendi ıslak imzasının bulunduğu ve yatırmış olduğum tutarın toplamda 9 milyon 998 bin 43 TL olduğunu belirtir bir evrak verdi.”
‘ARKADAŞIMDI, GÜVENDİM’
2022 yılının mayıs ayından itibaren “yüksek getirili alternatif bir yatırım hesabı” için babasıyla birlikte Erzan’a peyderpey para verdiğini anlatan Güzel, şöyle devam etti:
“Seçil Erzan dönem dönem beraber tatile gittiğim, özel anlarımda yanımda olan bir arkadaşımdı, bu sebeple ben kendisine çok güveniyordum. 21 Aralık 2022’de Erzan’dan ısrarla hesap özetimin olduğu bir evrak istedim. Erzan bana Denizbank kaşesinin ve kendi ıslak imzasının bulunduğu üzerinde toplam yatırmış olduğum tutarı gösterir bir evrak verdi. 640 bin dolar kadar para çekmek istedim ancak Erzan bana dört taksit şeklinde çekebileceğim bir ödeme yöntemini yazdığı ıslak imzalı evrak verdi. Ancak herhangi bir para alamadım. 16 Şubat 2023 tarihinde babamla birlikte Denizbank Levent Büyükdere Şubesi’ne gittik. Erzan’dan para istemek için gitmiştik. Ancak Erzan bir haftalık süre ile yeni bir pozisyonun açıldığını ve çok yüksek kar olduğunu söyledi. Ben de bir başka banka hesabımda bulunan 1 milyon 550 bin TL’lik tutarı çekerek 17 Şubat 2023’te Levent’teki müdür odasında Erzan’a elden teslim ettim.”
BANKA: PARA YOK, EVRAK SAHTE
Daha sonra babası ile hesaplarından para çekmek istediklerini belirten Güzel “Erzan bizi 2.5 ay oyaladı. 7 Nisan’da randevu vererek çekmek istediğimiz paraları hazır ettiğini söyledi. Ben aynı gün Erzan’ı aradım ancak ulaşılamıyordu. Levent Büyükdere Şubesi’ne gittiğimizde Erzan’ın iki gün izinli olduğunu söylediler. Bankaya teslim ettiğimiz paralardan çekmek istediğimizi söyledik ancak bize bankada bu paraların görünmediği, evrakların sahte olduğunu ve istersek dilekçe yazabileceğimizi söylediler” dedi.
FONCUZEDELER GRUBU
Güzel, sonrasında babasıyla Seçil Erzan’ın kuzeni Tanın’ın evine gittiklerini belirterek şunları söyledi: “Tanın bize Seçil’in Çorlu’daki evine gittiğini söyledi. Tanın Seçil’e ‘Neden teslim olmuyorsun’ şeklinde telefon hoparlöründen konuştu. Seçil annesi ile bir gece daha geçirmek istediğini söyledi. Seçil bizi 9 Nisan’da aradı ve ‘Ben sizden toplam ne kadar almıştım’ dedi. Ben de kendisine kabaca net rakamı o anda bilmediğim için 500 bin dolar ve son getirdiğim 1 milyon 550 bin TL’yi ve 38 bin doları söyledim. Tanın’ın eşi, Seçil’in Denizbank Genel Müdürlüğü tarafından sorgulandığına dair WhatsApp mesajlarını ‘FONCUZEDELER’ ortak grubuna attı.”
‘O.Ö.’NÜN MAL VARLIĞI ARAŞTIRILSIN’
11 Nisan’da Erzan’ın tutuklandığı haberini aldığını belirten Güzel, ifadesinde şunları kaydetti: “12 Nisan’da Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş’e, Seçil Erzan’ın bahse konu olayların yaşandığı tarihlerde Denizbank’ın üst düzey yöneticilerinden olan O.Ö. ile aralarındaki duygusal ilişkisi hakkında mail attım. O.Ö. isimli şahıs hakkında malvarlığı araştırması yapılmasını istediğim hususlarında mail attım. Zararımın Denizbank tarafından karşılanmasını istiyorum.”