21.12.2021 - 05:20 | Son Güncellenme:
Fırat AKAY- Cavit AKGÜN/ MUĞLA (DHA)
Muğla'da, boğularak, varilde yakılan Pınar Gültekin'in (27) cinayet şüphelisi Cemal Metin Avcı'nın (32) yargılandığı davanın bugün görülen 8'inci duruşması öncesi Gültekin ailesinin avukatı Rezzan Epözdemir, açıklama yaptı. Pınar Gültekin cinayetinin tek başına işlenemeyeceğini belirten Epözdemir, "Tamamen profesyonelce işletilmiş bir süreçten bahsediyoruz. Cinayetin öncesi, cinayet anı ve sonrasını tasarlayan sanık ve ona yardımcı olunması suçundan bahsediyoruz. Soruşturma aşamasında sanık 'Evli olduğumu bildiği için benden para talep etti, şantajda bulundu o nedenle öldürdüm' demişti. Kovuşturmada ise 'gayriahlaki görüntümü video haline getirdi ve para talep etti o nedenle öldürdüm' demişti. Mahkeme, bunun üzerine katledilen kadının özel hayatının, ailesinin onurunun belki şahsiyetinin tartışılır hale gelmesine sebebiyet verecek şekilde telefon ve maillerindeki video ve görüntülerin celbine karar vermişti. Her duruşma reddi hakim istedik, 'Bu yaptığınız yanlıştır' dedik. Amerika Birleşik Devletleri'nden 1,5 yılın sonunda cevap geldi. ABD yolladı, siber suçlar dökümünü yaptı. Tam olarak diyor ki sanık Cemal Metin Avcı'ya ait herhangi bir bilgi veya görsel bulunmadığı anlaşılıyor. Dolayısıyla sanığın bütün savunmaları çökmüş oldu. Şantaja konu olan hiçbir görüntü ve mesaj yok" dedi.
'ÖLÜMÜ SEBEBİ; BOĞULMA VE CANLIYKEN DİRİ DİRİ YAKILMA'
Avukat Epözdemir, açıklamalarına şöyle devam etti:
"Adli tıp raporu diyor ki henüz yaşarken diri diri yakıldı. Pınar Gültekin'in bütün dokuları yanmış. Ölümü sebebi; boğulma ve canlıyken diri diri yakılmadır. 'Dokular yandığı için ölümün zamanını tespit edemiyorum' diyor. İtiraz ettiler, genel kurula gitti. 30 akademisyenden imzalı rapor geldi. Yaşarken ölme var. Boğma ve yaşarken diri diri yakma var. Bu defa Kimya İhtisas'tan toksikoloji raporu istediler ona da itiraz ettiler. Bu davanın bir an önce nihayete ermesini istiyoruz. Kamu vicdanını rahatlatan emsal bir karar çıkması için sonuna kadar hukuki mücadelemizi vereceğiz."
'KALBEN VE RUHEN ÇOK YARALANDIK'
Baba Sıddık Gültekin de "İfadeler alınmış, sorulacak her şey sorulmuş. Artık gerçekten Muğla'ya gelmek istemiyoruz. Her geldiğimde, kızım gözümün önüne geliyor. Kalben ve ruhen çok yaralandık. Bugün bir sonuç bekliyoruz ve adalet istiyoruz. İnşallah iyi bir sonuç alırız az da olsa yüreğimize su serpilir. Adalet istiyoruz. Bundan sonra hiçbir kız çocuğu ölmesin, öldürülmesin. Annesini mahkemeye vermişler. Bir annenin doğal bir feryadı olabilir" diye konuştu.
Anne Şefika Gültekin ise "Söz bitti artık, adalet istiyoruz. Acılı bir ana olarak adalet istiyorum. Onun şu ana kadar asılması lazım" dedi.
VCI İLE İLGİLİ VİDEO VE FOTOĞRAF YOK
Muğla 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde Pınar Gültekin davasının 8'inci duruşmasına tutuklu sanık Cemal Metin Avcı ile tutuksuz sanık Mertcan Avcı, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemleri (SEGBİS) ile katılırken, tutuksuz sanıklar Şükrü Gökhan Orhan, Selim Avcı ve Eda Karagül ile taraf avukatları salonda hazır bulundu. Rahatsızlığı bulunan Ayten Avcı ise duruşmaya katılmadı.
Mahkeme heyeti, Amerika Birleşik Devletleri'ne yazılan müzekkere sonucu Pınar Gültekin'e ait cep telefonu şifrelerinin gönderildiğini, Muğla İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi tarafından yapılan incelemede Cemal Metin Avcı ile ilgili video ve fotoğrafların bulunmadığını açıkladı.
'BU YARGILAMA 1,5 YIL SÜRÜNCEMEDE KALDI'
Avukat Rezan Epözdemir, "Bizim iddialarımız yargının başından bu yana aynıydı. Cemal, kendisinin videoya alındığını, tehdit edildiğini söylemişti. Sonra 'Bana bıçak çekti yoksa öldürmezdim' dedi. Adli tıp raporunda bıçak yok, bir sıyrık var. Sanığın bu süreçte üç kez haksız tahrik savunmasını değiştirdiği görüldü. Cezasını azaltmak için uğraştı. Maktulenin özel hayatını ihlal edecek şekilde ABD'ye müzekkere yazıldı. Halbuki sanığın iddiaları çelişkiliydi. Buna rağmen mahkeme ABD'ye 2 kez daha müzekkere yazdı. Biz de reddihakim istedik. Bu mahkemenin adalet dağıtmaktan uzak olduğu kanaatindeyiz. 'Siz maktulenin özel hayatını yargılıyorsunuz' dedik. Fakat mahkeme tarafından taleplerimiz reddedildi. Bu yargılama 1,5 yıl sürüncemede kaldı. Bu müzekkere bir algının oluşmasına sebebiyet verdi" dedi.
Epözdemir, "Sanık Cemal Metin Avcı'ya ait bir görsel ve bilgi bulunmadığı söyleniyor. Herhangi bir video, yazışma yok. 1,5 yıl maktulenin hayatı kamuoyunda tartışıldı. Ailenin onuru, şerefi, haysiyeti ayaklar altına alındı. Mahkeme bunu ısrarla istedi. Biz bunu nasıl telafi edeceğiz? İnsanlar, 'Bu kız acaba video çekti para mı istedi?' dedi. Biz bunu nasıl telafi edeceğiz? 1,5 yılda hiçbir belge, bilgi yok. Sanığın haksız tahrik savunmaları boşa çıktı" ifadelerini kullandı.
Pınar Gültekin'in babası Sıddık Gültekin ise "Her seferinde binlerce kilometre uzaktan geliyoruz. Baştan sona iftiralarla dolu, ezberletilmiş bir savunmadır. Bu iftiralar beni, akrabalarımızı yaraladı. Arkadaşlarımızın karşısına çıkamaz olduk. Sanki cani biziz, onlar masum. Sanki bunlar Muğla'yı yönetiyor. Ben kahroluyorum. Ben artık bu işi size bırakıyorum. Kendinizi benim yerime koyun. Artık beni anlayın. Sizden adalet bekliyorum" dedi.
'SANIRIM BAZI ŞEYLERİ UNUTTU'
Cemal Metin Avcı'nın avukatı da "Amerika'dan gelen cevap bize göre eksik bir cevap. Raporda yedekleme yapılan yerler yetersiz. Fotoğraflara yönelik bir içerik gelmesi gerekiyor. Cemal Metin Avcı tarafından 8 bin 50 liranın Pınar'ın hesabına yatırıldığı belgelerle ortadadır. Maktulenin ev arkadaşının tehdide yönelik beyanları bulunmaktadır. ABD'den geri kalan verilerin gönderilmesini istiyoruz. Maktule ile Cemal Metin Avcı arasındaki WhatsApp görüşmelerinin olup olmadığının sorulmasını istiyoruz. Türkiye'de temsilcilik açtılar. Bu mesajlar Cemal Metin Avcı'nın telefonundan çıkmıyor" diye konuştu.
Cemal Metin Avcı, "WhatsApp yazışmalarını istiyorum. Yazı eksik gelmiş. Avukat Rezan Epözdemir birkaç kez duruşmaya gelmedi, sanırım bazı şeyleri unuttu" dedi.
O anlarda Rezan Epözdemir duruma tepki gösterdi ve "Sanık meseleyi kişiselleştiriyor" diye konuştu.
'EPÖZDEMİR DIŞARI ÇIKARILDI'
Cemal Metin Avcı, "Dosyada olmayan şeylerle suçlanıyorum. Gönderdiğim 8 bin 50 lira sadece kayıtlı olan. Ben 50 bin lira gönderdim. Benim gönderdiğim paranın haddi hesabı yok. En yakın arkadaşı bunu söylüyor. Ben iftira atmadım. Benim tehdit edildiğim de gönderdiğim paralar da belli. Avukat Rezan Epözdemir şimdi televizyonlara çıkacak. Beni suçlayacak" ifadelerini kullandı. Tepki gösteren Avukat Rezan Epözdemir, mahkeme heyeti tarafından duruşma salonunun dışına çıkarıldı. Epözdemir çıkarılmadan önce, "Mahkeme Avcı'nın ithamlarına karşı sanığı uyarmalıydı. Bu karara itiraz ediyorum" dedi.
Mahkeme tarafından itiraz oy birliğiyle reddedildi ve Epözdemir dışarı çıkarıldı. Cemal Metin Avcı son olarak, "Ben medyanın gerçeği öğrenmesini istediğim için bunları söylüyorum. Ben buradan çıkıp açıklama yapamıyorum" ifadelerini kullandı.
Mahkeme tarafından, ABD ile WhatsApp Türkiye temsilciliğinden bilgi ve belgelerin istenmemesine, bu konuda yeniden müzekkere yazılmamasına karar verdi. Ayrıca, ABD'den gelen belgelere artık ihtiyaç duyulmadığı, kararın Adalet Bakanlığı aracılığıyla ilgili makamlara bildirileceği belirtildi. Mertcan Avcı'nın bir sonraki celsede duruşma salonuna gelmesi istendi.
Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
GÜLTEKİN AİLESİNİN AVUKATINDAN AÇIKLAMA
Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, mahkeme heyeti tarafından salondan çıkarılmasına ilişkin açıklama bulundu.
Epözdemir, "Ben ve duruşma salonunda bulunan Aydın, Ankara, Muğla Barosu avukatları duruşma salonundan çıktık. Ara kararlar açıklanmadan önce bu kabul edilebilir değil. Tutanağımızı da tuttuk ve avukatlık kanunundan kaynaklanan yetkimizi de kullandık. Bu tutanakla birlikte bir defa daha reddi hakim isteyeceğiz. Duruşma salonunda da söyledim ailede ve biz de mahkemenin adil, hakkaniyetli ve objektif olduğuna dair bir kanaat ve intiba yok. Biz böyle düşünüyoruz. Daha önce iki defa reddi hakim istemiştik. Buradaki yargı mensuplarını gerekli idari makamlara da şikayet ettik. Bugün meslektaşlarımızla 15 imzalı tuttuğumuz tutanakla birlikte yeniden reddi hakim şikayetimizi yapacağız. Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden rapor geldikten sonra dosyamız Cumhuriyet Savcılığının esas hakkındaki mütalaasıyla birlikte karara çıkacak. Sekizinci celsede bitti ve bir buçuk yıldır hukuki mücadelemizi sürdürüyoruz. Adaletin tecellisi ve maddi gerçeğin ortaya çıkması ve kamu vicdanının rahatlaması için sonuna kadar hukuki mücadelemize devam edeceğiz" dedi.