07.11.2024 - 20:18 | Son Güncellenme:
Emrah KIZIL- Mesut BUDRAÇ- Gıyasettin TETİK- Selim KAYA- Seyfettin EKEN/ DİYARBAKIR (DHA)-
Narin’in Güran’ın amcası Salim Güran’ın ifadesine başlandı. Mahkeme Başkanının aylık kazancını sorduğu Salim Güran, “Muhtarlıktan aldığım maaş belli. Araziden aldığım da değişiyor. Ben yılda iki kez ürün alıyorum. 50 bin TL diyebiliriz” dedi.
Olay gününü anlatan Salim Güran, “Ben sulamacı tutmuşum, Mehmet Selim Atasoy. Ben onlardan önce her zaman tarlaya giderim. Ben çalışıyorum. Aynı gün yine tarlaya gidip çalıştık. Saat 10-11 gibi eve geldim. Çocuklarıma ‘Düğündür, size elbise alayım’ dedim, oğlum Devran hariç. Dönüşte petrol istasyonunda 200 TL'lik yakıt aldım. Eve gittim, sıcaktı. Klimayı çalıştırdım. Eşim yemek yaptı, istirahat ettim. Yemeği yedim. Sonra da sondajın olduğu yere geldim. Sonra elektrikçiler geldi. Mehmet Şerif Güran’ın tarlasındaki trafonun yanına gittik, kontrol ettik. O sırada tarlada kurtların çıktığını gördüm. Aradım amcaoğlunu, ‘Tarlan kurtlanmış’ dedim. O da ‘Hangi ilacı kullanalım’ diye sordu. O sırada Abdussamed, direğin üstüne çıktı. Hasan da acur topluyordu.
Abdussamed bana, ‘Amcanın oğluna söyle, 3 bin 500 TL'den aşağı sorunu çözmem’ dedi. Sonra ‘Ben niye arayacağım’ dedim, onlar aramış Mehmet Şerif’i. O da beni aradı, ‘3 bin TL'ye anlaştık’ dedi. Ondan sonra, Miran oğlum da tarladaydı. Oğlumu da alıp eve geldim. Saat 18.00'e kadar. Ondan sonra eve geldim. Hüseyin amcam, Mersin’den gelmişti. Onun evine giderken, oğlum Miran da bana ‘Ben de geleyim’ dedi.
Ben de ‘Tamam’ dedim. O sırada Ramazan, ‘Yabancı bir araba var’ dedi. Ben o sırada yukarı çıkarken, Nevzat bahçesinde oturuyordu. Ben de ona selam vermeden gittim. Bu adamla 2-3 aydır ne yemişim ne içmişim. Ondan sonra Arif ‘O parayı vermiyorum’ dedi, ben de ‘Arif ayıptır’ dedim. İnşaat meselesine gelince, dedim ‘Nevzat, kardeşimin evi olacak, sana verelim sıvasını.’ Bana ‘200 bin’ dedi ama ‘10 almam 190 olsun’ dedi. Ben de ‘175 bin veren var’ dedim, o da ‘Kim yapıyorsa verin gitsin’ dedi” diye konuştu.
‘KAYBOLDUĞUNU 18.30-19.00 ARASINDA ÖĞRENDİM’
Mahkeme Başkanının ‘Narin ne zaman kayboldu’ sorusuna Salim Güran, “Ben Hüseyin amcamın evindeydim. 18.30 ve 19.00 arasında öğrendim. Mehmet Selim Atasoy’u aradım, o da yanıma geldi. Onunla sondaja gittik. Telefon bana geldi, kızım Gizem beni aradı, ‘Narin kaybolmuş’ dedi. Ben de ‘Nasıl kaybolmuş, geliyorum’ dedim. Mehmet Selim Atasoy da ‘Ben de geliyorum’ dedi. Ben arabayı oraya park ettim, baktım kalabalık ve herkesi görünce Şakir Başçavuşu aradım, ‘Komutanım kardeşimin kızı kayıp’ dedim.
‘WHATSAPP YAZIŞMALARINI, KARDEŞİMİN AHIRINDAKİ MERMİLER NEDENİYLE SİLDİM’
Mahkeme Başkanının, cep telefonuna indirdiği bir programı neden indirdiğini sorması üzerine Salim Güran, “Bazen toplantılara giderken unutmayalım diye onu indirdim” dedi. “Narin kaybolduktan sonra neden sildin peki?” sorusuna da, “O programı ben silmedim. 21 Ağustos’u, 22 Ağustos’a bağlayan gece saat 24.00'te o program devre dışı kaldı” yanıtını verdi. “Kendin silmedin değil mi?” sorusuna da, “Hayır. Ben o programdan anlamıyorum. Ben Cahit Kaya ile birlikte babamın bahçesinde otururken onun oğlu bana indirdi” dedi. Salim Güran, Arif Güran’ın evine girmediğini, Nevzat Bahtiyar ile de görüşmediğini söyledi. Enes Güran’ın saat 15.50’de HTS kayıtlarına göre evlerinde olmasına da, “Bilmiyorum” dedi. “Whatsapp yazışmalarını neden sildin?” sorusuna da, “Kardeşimin ahırında 380 keleş mermisi bulunduğu için sildim” yanıtını verdi.
‘KARDEŞİMİN NAMUSUNA LAF GETİRMEM, KENDİNİ KURTARMAK İÇİN İFTİRA ATIYOR’
Mahkeme Başkanının “Enes'in, kızlarınla ilişkisi var mı?” sorusuna “Kesinlikle hayır” yanıtını veren Salim Güran, “Yüksel Güran ile ilişkin var mı?” sorusunda da “Hayır, kardeşim Arif’in namusuna laf getirtmem. Ben Salim Güran'ım, asla öyle bir şey yapmam. Ben 8 yaşındaki bir meleği neden öldüreyim? Nevzat yalan söylüyor, Allah belasını versin” dedi.
Salim Güran, daha sonra “Jandarma beni çağırdığı zaman, ‘Küçük de olsa husumetin olan kişileri söyle’ dediler. Nevzat’la olan meseleyi anlattım. ‘17.40’da Narin’i gördünüz’ diye kimseye söylemedim. Döverek söyletmişler. Ben onlarla öyle bir şey konuşmamışım. Ben kimim ki koskoca devleti yönlendireyim? Arif Güran’ın evine olay günü gitmedim. Hüseyin amcamın yanından giderken Nevzat’ı gördüm, ağaçların orada. Selam bile vermedim. Nevzat Bahtiyar, adam gibi çık söyle. Narin’i kim öldürdü? Hepsi oyun. Ben gözaltına alındım. Televizyonda dersini çalıştı. Televizyon izleyerek kendini ayarladı. Yüksel ile ilişki meselesini kendini kurtarmak için iftira atıyor. Tanıklara da kendimi korumak için yönlendirme yaptırmadım” diye konuştu.
Hakimin “Gece 22.47'den 22.55'e kadar olay yerinde olduğunuz HTS kayıtlarında var” sorusuna Salim Güran, “Ben gitmedim” dedi. “DNA testinde Narin’in olay günü kıyafetlerinden çıkan bir bulgu, senin aracında çıktı” sorusuna da “Hayır, kabul etmiyorum” yanıtını verdi.
Duruşmada Mahkeme Başkanı, ifade işlemleri devam eden Narin’in amcası Salim Güran’a, “Baz kayıtlarına göre Arif’in evinde görünüyorsun” diye sordu. Salim Güran, “Hayır kesinlikle gitmemişim” dedi. “15.39’da, bize göre iddianame ve baz kayıtlarına göre o saatte kızın Dilek’i arıyorsun, onunla 16 saniye konuşuyorsun. 15 dakika sonra o seni arıyor, 7 saniye konuşuyorsunuz. Aynı evin içinde dilekle telefonla mı konuşuyorsun?” sorusuna da “Hatırlamıyorum” yanıtını verdi. Salim Güran, daha sonra “22.47 de narinin cesedinin olduğu yere kesinlikle gitmedim. Ramazan’la olan telefon konuşmam kesinlikle Narin ile ilgili değil. Ben baz verilerine inanmıyorum. Arif’in evine de gitmedim, dereye de gitmedim” diye konuştu.
Tanıkların daha sonra dinlenmesi talebi üzerine de Mahkeme Başkanı, “Sabaha kadar buradayız. Nereye kadar giderse” dedi
‘ARACIN SAĞ CAMI BOZUK’
İfadesine devam eden Salim Güran, “Üs bölgesinin kamerasından, Narin’in patikaya çıktığı andan sonrası görünüyor. Narin patikaya çıktıktan sonrasına baksınlar. Meğer 18.00’den sonra bakmışlar. Benim gördüğüm, çok güzel bir kameradır. Ben Arif’in evine girmişsem, o kameradan gözükür. O kamerayı göstersinler. Nevzat, medya ne söylerse onları soyluyor. Nevzat Bahtiyar benim ismimi, beni gözaltına aldıkları için algı yaptıkları için verdi. Nevzat, aracın sağ camından aldığını söylemişti. Sağ cam bozuk” diye konuştu.
BABA ARİF GÜRAN’IN İFADESİ BAŞLADI
Salim Güran’ın ifadesinin ardından, tanıklar dinlenmeye başlandı. İlk tanık olarak ifade veren baba Arif Güran, “Olayın ilk gününden bulunana kadar herkes bir şey söyledi. Yaklaşık 1 hafta yemek yemedim, ondan dolayı unutkanlık ve halsizlik bende çok var. İnsanlar mesaj atıyordu. ‘Kızın bende’ diye. Ben hemen bunu jandarmaya bildiriyordum. Telefonuma bakamaz hale geldim. Telefonu uçak moduna aldım. Sadece mesajlara bakıyordum. İfadede de söyledim, benim kimseye zararım olmamış. Bu arama çalışmalarında o akşam köpeğin kanala yoğunlaştığını söylediler. 9 gibi köye yetiştim” dedi.
ARALARINDAKİ ARAÇ TİCARETİNİ ANLATTI
Nevzat Bahtiyar ile olan araç alışverişini anlatan Arif Güran, “Nevzat’la olayımı anlattım. 20- 25 gün önce bir araba ticareti. Benle bir alakası yok. O arkadaş cezaevine girdi. Benim yakamı tuttular, ‘Parayı sen ödeyeceksin’ dediler. Galerici H.O.’nun orada örfi olarak anlaştık. Tutanak da tuttuk. Salim’e biz bu arabayı Nevzat’tan aldık. Bu araba sattığım zaman 4 bin TL kârı vardı. ‘80 bin liralık zarar niye bana değiyor’ dedim. Sonra nevzatla buluştuk. Kesinlikle ‘kabul etmiyorum dedi. Konuşmalarımız sakin değildi. Kekelemesiyle dalga geçtim. 40 bin zararı, Salim’in evinde, Nevzat Bahtiyar’a 10 bin, Salim’e 30 bin ödeyeceğiz diye kararlaştırıldı. Nevzat’a parası yoksa, sıva karşılığı ödemesi de teklif edildi” diye konuştu.
‘KIZIMI SAKLAYIP, GELİP YANIMA OTURUYORSA, O İNSANDAN HER ŞEYİ BEKLERİM’
Bölgedeki askeri üssün kamerasının görüntülerinin olduğunu belirten Arif Güran, “Benim kızım tepeye çıkmamış diye ilk günler de söyledim. Ama Salim 18.40’da köyün kamerasına takılan görüntüsünde hızla gidiyor. Üs bölgesinin kamerasına o saatte bakmışlar, ‘Güneş vuruyor’ dediler. Bu insanlar kızımı görmedikleri halde saat 19.00 a kadar orada olduğuna dair beyanda bulundular” dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, “Üs bölgesinin kamera görüntüleri var mı, soracağız” dedi. İfadesine devam eden Arif Güran, “Biri benim kızımı öldürecek ve ben onunla anlaşacağım öyle mi? Güran’lar tarafından eğer benim kızım Nevzat’a teslim edilmişse, bu insana silah doğrultmuşsa 2’nci, 3’üncü, 4’üncü gün gelir, bize söylerdi. O zaman baş tacımız olurdu. Kızımı saklayıp gelip yanıma oturuyorsa, ben o insandan her şeyi beklerim” diye konuştu.
‘KİMİN PARMAĞI KIZIMIN KANINDA VARSA, RABBİM O PARMAKLARI ÇÜRÜTSÜN’
Aile meclisi toplantıları iddialarının sorulması üzerine de, “Ali Rıza Güran ile bazen bir araya geliyorduk. Toplu görüşmelerimiz olmadı” yanıtını verdi.
Arif Güran, ifadesini şöyle sonlandırdı:
“İlk bulunan terlikte ilk önce benzediğini söyledim. Olay yerinde numarayı söylediler. Kızımın numarası 31 dedim. O 25 numaraydı. Orada kızımın terliği olmadığını söyledim. Kimin parmağı benim kızımın kanında varsa, Rabbim o parmakları çürütsün. Benim gözümde benim ailem bana bunu yapmaz. Eşimden asla şüphelenmedim. Benim kızım herkesin üstündedir. Eşim saat 17.00’de beni aradı ‘Yemeğe gelecek misin?’ dedi. Sesinde tedirginlik yoktu.