10.10.2023 - 10:39 | Son Güncellenme:
Kaan ULU-Muhammet BAYRAM/ANKARA (DHA)-
MHP Lideri Devlet Bahçeli, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Filistinli direniş örgütü Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırısı ve İsrail ordusunun başlattığı operasyona ilişkin değerlendirmede bulunan Bahçeli, "Emzikli bebekler katledilmektedir. Parkta, bahçede, oyun alanlarında koşup oynayacak, gülüp eğlenecek çocuklar vahşi saldırılara maruz kalmaktadır. Hiç abartısız ifade etmek gerekirse, Türk-İslam medeniyetinin gönlü yaslı, gözleri yaşlı, gövdesi yanıktır. 'Bu kadarı da olmaz' dediğimiz ne tür bir dram ve trajedi varsa zaman içinde olmuş, oluşmuş ve masum yüreklere taş gibi oturmuştur. Emperyalizmin engellemesiyle çözüm yolları kapatılan, kontrol edilebilir kaos sahası olarak kademelendirilen sorunlu coğrafi bölgeler istikrarsızlığın ve insani yıkımların kaynağıdır. Medeniyetler beşiği Ortadoğu'da binlerce yıllık bir geçmişe sahip olan, üç semavi dinin kesişme noktasında bulunan Filistin tam bir asırdır felaketlerin pençesinde, mağduriyetlerin çemberindedir" dedi.
'ÇATIŞMA ORTAMI KAYGI VERİCİ BOYUTLARDA'
Filistin sorununun, içinden çıkılması çok zor bir girdaba sürüklendiğini kaydeden Bahçeli, "Bu sorun aynı zamanda bölgesel barış ve istikrarı zedelemiş, dahası dünyanın huzur ve güvenliğini tehdit eden bir seviyeye ulaşmıştır. Kaçınılmaz bir ihtiyaç olan 2 devletli çözüm gerçekleşmeden silahların susması, kanın durması, şiddet sahnelerinin son bulması neredeyse ham bir hayaldir. Devam edegelen çatışmaların sebeplerini konuşmak yerine sonuçlar etrafında polemik üretmek faydasız ve boşuna bir emektir. Adil ve kalıcı bir barış zeminin inşasını sağlayacak dirayet ve feragat karşılıklı olarak gösterilmediği müddetçe İsrail-Filistin sorununda bir arpa boyu mesafe alınması imkansızdır. Kaldı ki bugüne kadar farklı bir durum vasat bulmamıştır. 7 Ekim 2023 Cumartesi günü, Hamas’ın binlerce füzeyi fırlatıp İsrail’e sızmasıyla başlattığı 'Aksa Tufanı' operasyonu, müteakiben İsrail'in 'Demir Kılıçlar' operasyonunu devreye almasıyla şiddetlenen kanlı hesaplaşma nihayet taraflar arasında bir savaşa dönüşmüştür. Tırmanan sıcak ve silahlı çatışma ortamı kaygı verici boyutlardadır. Üzüntümüz yüzlerce sivil ve masum insanın ölmesi, binlerce insanın da yaralanmasıdır" diye konuştu.
'SİVİL CAN KAYIPLARININ HAKLI VE GEÇERLİ BİR BAHANESİ OLAMAZ'
Bahçeli, her 2 taraftan da sivil kayıpların olmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, "Kimden gelirse gelsin, maksadı ne olursa olsun, kadın-çocuk ve yaşlı demeden savunmasız insanların hedef alınması felakettir, bunun yanında barış çabalarına vurulmuş prangadır, çözüm arayışlarını da dinamitlemektir. Sivil can kayıplarının haklı ve geçerli bir bahanesi olmaz, olamaz. Haksızlıklara çanak tutularak, insanlık vicdanını yaralayarak, inanç ve insan hürriyetini sakatlayarak meşru ve hukuki bir hakkın savunması yapılmaz, yapılamaz. İsrail-Filistin arasında baş gösteren geniş çaplı krize sağduyuyla yaklaşmak, normalleşmenin süratle teminini sağlamak, bir an evvel arabulucuları devreye sokmak uluslararası toplumun acil gündemi olmalıdır. Ülkemizde ise bazı sözde yorumcu ve yarım akıllı uzmanların yaptıkları değerlendirmelerini, sübjektif ön yargıların güdümünde meseleye yüzeysel bakmalarını hayretle karşıladığımızı özellikle belirtmek istiyorum. Hamas'ın saldırı hazırlığından İsrail'in niçin haber alamadığını, Demir Kubbe'nin nasıl delindiğini, çatışmaların arka planında siyasi bir kurgunun bulunup bulunmadığını, çatışmaların iç siyasette sıkışan Netenyahu'nun bir oyunu olup olmadığını tartışanlar işin özünde Filistin davasını anlamayan, anlamak istemeyen, hatta Siyonist yayılmacılığa sempati besleyip selam duran müşkülpesent, meczup ve melez zihniyetlerdir" ifadelerini kullandı.
'CUMHURBAŞKANIMIZIN ATACAĞI ADIMLAR DESTEKLENMELİ'
Bahçeli, İsrail'in Filistin'e birçok kez haksız saldırıda bulunduğunu hatırlatarak, "Geçmişte İsrail saldırılarına ses çıkarmayanların bugün İsrail'in holiganı kesilmeleri müzminleşmiş akıl dağılması ve utanç duvarını aşmış bir aymazlıktır. Bu düşüncelerimden, Hamas'ın 7 Ekim operasyonunu haklı çıkarma gayesi taşıdığım anlaşılmamalıdır. Bilakis sivil ve masum can kayıplarından, sahnelenen insanlık dışı manzaralardan ziyadesiyle müşteki, müteessir ve rahatsız olduğum tartışmasızdır. İsrail, yıllarca Filistinli kardeşlerimize zulmetmiştir. Bizim Filistin-İsrail arasındaki ağırlaşan sorunlara, hatta 7 Ekim tarihli savaş ortamına bakışımız açıktır ve şu şekildedir: İlk olarak, ateşkes rejimi derhal tesis edilmeli, taraflar itidal, sükunet ve aklıselim bir çizgiye eş zamanlı olarak gelmelidir. Hükümetin yapıcı, dengeli ve sorumlu duruşu takdire şayandır. Diplomasi ve diyalog kanallarının aktif hale getirilmesinde Sayın Cumhurbaşkanımızın atacağı adımlar desteklenmeli ve sahiplenilmelidir. Ayrıca Birleşmiş Milletler acilen devreye girmelidir. Daha fazla can kaybının yaşanmaması hususunda uluslararası toplum duyarlı hareket etmek mecburiyetindedir" dedi.
'SAHTE DOST ÜLKELERİN HİÇBİRİNİ DİNLEMEYECEĞİZ'
Ardından terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonlara değinen Bahçeli, hem dost ve müttefiklik taslayıp hem de terör örgütlerini Türkiye'ye karşı provoke eden ülkelerin tarihi bir çelişkiden ziyade potansiyel bir husumetin içinde olduğunu işaret ederek, "Menfur niyet sahiplerinin eşkalini biliyoruz. Oynanan bayağı oyunların farkındayız. Fakat teslim olmayacağız, taviz vermeyeceğiz, boyun eğmeyeceğiz. Bölücü terör örgütü PKK'nın 1 Ekim Ankara saldırısından sonra sınır ötesine düzenlenen operasyonların da arkasındayız. Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, gecenin karanlığında Suriye'nin kuzeyini milli mühimmatla ışıl ışıl aydınlatmış, teröristlerin tepelerinden bombalar yağdırmıştır. Bunun yanı sıra 6 ve 8 Ekim 2023 tarihlerinde de operasyonlar kararlılıkla devam etmiş, cani terör örgütünün beli kırılmıştır. Türkiye'ye saldırmanın ödenecek bir bedeli vardır. Türk milletinin huzur ve güvenliğini bozma emelinin mutlaka ağır sonuçları olacaktır. Hep söyledik, yine söylüyoruz; bölücü terör örgütü için emniyetli bir alan, kaçıp kurtulacağı bir saha kalmamıştır. Vakit terörün ve bölücülüğün kökünü kaynağında kurutma vaktidir. Son terörist kanlı silahıyla teslim olasıya veya etkisiz hale getirilesiye kadar durmayacağız, dinlenmeyeceğiz, sahte dost ülkelerin hiçbirisini de dinlemeyeceğiz" dedi.
'ABD'NİN SURİYE'NİN KUZEYİNDE NE İŞİ VARDIR'
Bahçeli konuşmasında ABD'ye de tepki göstererek, "5 Ekim 2023 tarihli hava operasyonu esnasında bir adet insansız hava aracımız ABD'nin askeri varlığı tarafından tehdit algılanarak düşürülmüştür. Gayri hukuki bu hasmane müdahaleyi yanlış buluyor ve kınıyorum. ABD Savunma Bakanlığının açıklamasına göre, SİHA'mız meşru müdafaa amacıyla düşürülmüş. Neyin meşruluğundan, neyin müdafaasından bahsedildiği muammadır. ABD'nin Suriye'nin kuzeyinde ne işi vardır? Petrol kuyularının etrafında teröristleri nöbete dikerek varmak istediği yer neresidir? ABD'nin yaptığı meşru müdafaadır da, peki Türkiye'nin yaptığı nedir? Aldatıcı sözlere, akıl çelici mesajlara, ayak oyunlarına lüzum yoktur. ABD, PKK/YPG siperinden insansız hava aracımıza resmen ateş açmıştır. Durum bu kadar berraktır. Ne yazık ki ABD, PKK/YPG ile aynı deliktedir, aynı hizadadır, aynı hedeftedir, aynı kümededir ve NATO ittifak ortağı bir ülkeye teröristler lehine güç gösterisi yapmaya teşebbüs etmiştir. Bu tablodan çıkan ilk netice art niyetliliktir" ifadelerini kullandı.
'IRAK VE SURİYE TEZKERELERİNE 'EVET' OYU KULLANACAĞIZ'
Bahçeli, Türk askerinin Irak ve Suriye'deki görev süresinin uzatılmasına ilişkin tezkerenin TBMM'ye gönderilmesine ilişkin de, "Cumhurbaşkanlığı tezkeresine Milliyetçi Hareket Partisi grubu olarak sonuna kadar destek olacağız, bu suretle 'evet' oyu kullanacağız. Gelinen bu aşamada Cumhuriyet Halk Partisi tarihi bir imtihanla karşı karşıyadır. Kılıçdaroğlu terörden rahatsızsa, partisi teröre mesafeli ise hodri meydan diyorum, çıksınlar nerede durduklarını açıklasınlar" dedi.
Grup toplantısı çıkışında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bahçeli, bir gazetecinin, 'Taktığınız yüzüğünüzü çok merak ettik' şeklindeki sorusuna, "Bunun nesini merak ediyorsunuz, eskiden beri kullandığımız bir yüzük" diye yanıt verdi.
Bahçeli, emeklilere bir defaya mahsus 5 bin lira ödenmesiyle kararıyla ilgili de, "Sayın Cumhurbaşkanımızın kararı" dedi.