04.08.2021 - 20:36 | Son Güncellenme:
AA
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bir şirketin İsrail'deki bir şirketten kiraladığı 2 uçağın yarın geleceğini belirterek, "Ukrayna'dan özel şirketten bulup da kiraladığımız 4 helikopter Isparta Havalimanı'na indi." dedi. Bakan Çavuşoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Antalya'nın Manavgat ilçesinde AFAD Koordinasyon Merkezi'ndeki değerlendirme toplantısı öncesi açıklama yaptı. Antalya'da kuvvetli rüzgar ve düşük nem oranının yangını söndürme çalışmalarını güçleştirdiğini belirten Çavuşoğlu, havadan ve karadan mücadeleye devam ettiklerini söyledi.
Ekiplerin zorlu mücadele verdiğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Manavgat'taki yangınlarda 6 uçak, 2 insansız hava aracı, 2'si yönetim 17 helikopter, 1878 araç ve 6 bin 500'den fazla personelle çalışmayı sürdürdük. Ekiplerimiz cansiperane çalışıyor. Kontrol altına alınan bölgelerde soğutma çalışması yapılıyor." ifadelerini kullandı.
Farklı ülkelerden uçak, helikopter ve ekipmanların geldiğini bildiren Çavuşoğlu, "Bir şirketimizin, İsrail'deki bir şirketten kiraladığı 2 uçak da yarın ülkemize gelecek. Uçuş izinleriyle ilgili tüm işlemleri tamamladık." diye konuştu.
"Ukrayna'dan gelen helikopterler çalışmalara başlayacak"
Azerbaycan'dan daha önce gelen ekibin Muğla bölgesinde çalışmalarını sürdürdüğünü aktaran Çavuşoğlu, "Azerbaycan'dan yarın sabah 1 uçak ve içerisindeki 10 personel ve 40 itfaiye aracıyla da 150 personel karadan ülkemize gelecekler." ifadesini kullandı.
Özel bir şirketten helikopter kiraladıklarına değinen Çavuşoğlu, "Ukrayna'dan özel şirketten bulup da kiraladığımız 4 helikopter Isparta Havalimanı'na indi. Bu akşamdan itibaren yangın söndürme çalışmalarına katkı sağlayacak." dedi.
Bazı ülkelerin yardım göndereceğini dile getiren Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
"Pakistan, Polonya, Gürcistan, Kazakistan, Bosna Hersek, ABD, Kanada ve Japonya, Kızılaç ve Kızılay Federasyonlarından bazı yardım teklifleri geldi. Bu ülkelere ihtiyaçlarımızı söyledik. Uçak ve helikopter, havadan desteğe ihtiyaç olduğunu söyledik. O ülkelerden yanıt bekliyoruz. İhtiyaca göre gelen önerileri değerlendireceğiz."
Çavuşoğlu, yangınla mücadelede kritik bir gün olduğunu ve 5 ilçede 15 farklı noktada yangınla mücadele ettiklerini söyledi. Yangına akşama kadar havadan ve karadan, akşamdan sonra karadan müdahale edildiğini vurgulayan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Manavgat, Gündoğmuş, İbradı, Akseki ve Alanya ilçelerinde etkili. Demirciler, Beydiğin, Ahmetler, Kızılağaç, Sırtköy, Karahisarlı, Çayırözü, Senir ve Alara bölgesinde yangınla mücadelemiz gün boyunca devam etti, gece boyunca da devam edecek. Gündoğmuş'un Ümütlü'ye bakan yamacı, Demirkapı tünelinin kuzeyi, Gölcük, Gülendağ, Güzelbağ, Alara arasında, susuz cephelerinde çıkan orman yangınları, ekiplerin cansiperane mücadelesiyle bazı cephelerde kontrol sağlanmış, soğutma çalışmaları başladı."
Bazı bölgelerde kontrol altına alma çalışmalarının devam ettiğini anlatan Çavuşoğlu, iki farklı cephede ekiplerin, yangında kalma riski yaşadığını ancak yoğun mücadele sonucunda Güzelbağ ve Demirciler bölgesinde kurtarıldığını bildirdi.
Bugün 6 uçakla müdahale edildiğini, uçaklardan bazılarının arıza yaptığını anlatan Çavuşoğlu, uluslararası camiadan destek tekliflerinin ve desteklerin de gelmeye devam ettiğini vurguladı.
"KKTC'den 21 kişilik ekip yola çıktı"
Bugün Avrupa'dan, özellikle Türkiye'ye yakın 4 ülkeden daha AB mekanizmasına yangın sebebiyle destek başvurusu yapıldığını anlatan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İtalya, Yunanistan, Makedonya ve Arnavutluk. O ülkelere de geçmiş olsun dileklerimizi iletmek isteriz. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın bize ziyareti moral ve güç verdi. Kendisine teşekkür ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız ile Kıbrıs Türk halkına şükranlarımızı sunuyoruz. KKTC'den 21 kişilik bir ekip bu akşam saatlerinde deniz yoluyla yola çıktılar, Mersin'e gelecekler. Akşam saat 21.30'da ulaşmış olacaklar. Kızılay Başkanı ve bir heyet Antalya'ya gelecekler. Sayı olarak sembolik olabilir ama bizim için son derece değerlidir, anlamlıdır. KKTC'nin sembolik de olsa bize verdiği destek gerçekten bizi mutlu etmiştir."
Helikopterlerin kullandığı "bambi" denilen su tankı ihtiyacının da olabileceği düşünülerek farklı ülkelerden getirilmesi için çalışmaların devam ettiğini aktaran Çavuşoğlu, Azerbaycan'dan 2, Ukrayna'dan bir, Rusya'dan yarın sabah 2, cuma günü 3 bambinin Türkiye'ye geleceğini ifade etti.
Diplomatik kargoyla hızlı bir şekilde bunları getireceklerini belirten Çavuşoğlu, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in talimatıyla bunların gönderildiğini dile getirdi.
Bakan Çavuşoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Aslında uçağı ilk günden göndereceğini söyledi ancak uçak bakımdaydı. Bugün bakım bitiyormuş, testlerden sonra yarın sabah inşallah yola çıkacak. Türkmenistan'dan teklif geldi, sembolik bir teklif. Bazı tıbbi ekipmanlar göndereceklerini söylediler. Biz de 'buyurun' dedik onlar da yardımlarını ulaştıracak. Katar'dan gelen ekiple bugün görüştüm, 66 kişilik ekip var. Gündoğmuş'ta çalışmalarımıza yardım ediyorlar. Birlikte çalışmaktan son derece mutlular."
Çavuşoğlu, sahada tüm ormancılar, belediyeciler, sivil toplum kuruluşları, AFAD, Kızılay ve ilgili kuruluşların cansiperane bir şekilde yangınla mücadeleyi devam ettirdiğini belirtti.
Çalışmaların koordinasyonuna katkı sağlamaya çalıştıklarını ifade eden Çavuşoğlu, "Yangının olduğu bittiği yerde hasar tespitlerini arkadaşlarımız yapıyorlar. Bu hasarların da tamir edilmesi, zararlarının karşılanması için de gerekli adımları attık." diye konuştu.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "Yangında doğrudan etkilenen 722 vatandaşımız yaralıydı. 708'inin tedavisini burada yine koordinasyonunu İl Sağlık Müdürlüğümüzce yaptığımız tedavileri tamamlandı." dedi.
Bakan Kurum, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ile Antalya'nın Manavgat ilçesinde AFAD Koordinasyon Merkezi'ndeki değerlendirme toplantısı öncesi açıklama yaptı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, yangında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı, yaralılar acil şifalar diledi.
28 Temmuz'da başlayan yangının ilk saatlerinden itibaren devletin tüm kurumlarıyla, bakanlarıyla, milletvekilleriyle, belediyeleriyle, sivil toplum örgütleriyle Antalya'nın, Manavgat'ın, Akseki'nin, Alanya'nın yardımına koştuğunu aktaran Bakan Kurum, şöyle devam etti:
"Burada yaşayan birçok canlımız var. Canlılarımızı korumak adına, ormanlarımızı korumak adına, yerleşim yerlerini korumak adına canla başla çalıştılar. Hem yangını durdurma noktasında burada Antalya'mızda bir ve beraber olarak, birlik beraberlik şuuru içinde çalıştılar. İnanın dünyanın belki birçok noktasında selleri, yangınları, heyelanları görüyoruz ve bu noktada gerçekten hızlı aksiyon almak adına vatandaşlarımız yarasını en hızlı sarmak, ihtiyaçları en hızlı şekilde gidermek adına tüm ekiplerimiz insan üstü bir gayretle çalışıyorlar ve yangında hakikaten çok önemli bir mücadele verdiler. Ben bu mücadeleye katılan tüm çalışma arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum. Bizi tüm Türkiye'den, 84 milyon vatandaşımızı desteklediği tüm gönüllerin Antalya'mız için attığı bir süreçte arkadaşlarımız canlarını dahi tehlikeye atmak suretiyle çalışıyorlar. Bugün işi bir tarafından, masanın bir ucundan tutma zamanıdır ve bu anlayışla çalışma zamanıdır. 28 Temmuz'da 4 ayrı noktada yangınımız başladı ve Antalya'mızda doğrudan 50 mahallemizi yerleşim yerini etkiledi ve hemen burada oluşturduğumuz koordinasyonla Antalya İl Jandarma Komutanlığımız, emniyet birimlerimizle birlikte bu mahallede yaşayan vatandaşlarımızı güvenli alanlara çektik."
"Yaralı 708 vatandaşın tedavileri tamamlandı"
Kurum, çalışmalara 17 sivil toplum kuruluşunun dahil olduğunu belirterek, "91 araç ve 445 personelle. Burada Kızılay gönüllülerimiz, AFAD gönüllülerimiz var, gönüllü vatandaşlarımız var. Türkiye'nin her yerinden gelip orada yangından zarar gören vatandaşlarımıza destek olmak için, moral vermek için gelen vatandaşlarımız var." diye konuştu.
Destek olanlara teşekkür eden Kurum, şunları söyledi:
"Yangında doğrudan etkilenen 722 vatandaşımız yaralıydı. 708'inin tedavisini burada yine koordinasyonunu İl Sağlık Müdürlüğümüzce yaptığımız tedavileri tamamlandı. Sadece 7 vatandaşımızın tedavisi devam ediyor. Onlarda da herhangi bir risk söz konusu değil. Afetten etkilenen vatandaşlarımızı hem Kızılayımız hem de Aile Bakanlığımızla birlikte psikososyal desteklerimiz devam ediyor. Bu çerçevede 45 mahallede, her mahallede görebilirsiniz afetzede kardeşlerimiz yanında toplamda bugüne kadar 2 bin 400 afetzede kardeşimize destek, psikososyal destek verdik."
Yangın bölgesinde etkilenen hayvanların bulunduğunu anımsatan Kurum, "Bu hayvanlarımıza da 7 gün 24 saat veteriner hizmeti verilmektedir. Yaralı hayvanlarımızı her türlü tedaviyi uygulayan 70 veteriner hekimimiz bu hususta çalışıyor." dedi.
"Şu ana kadar 93 aileye konteynerleri sahada kurduk"
Bakan Kurum, yangın dolayısıyla yurtlarda 59 vatandaşın misafir edildiğini açıkladı.
Vatandaşların tarlasından, hayvanların yanından ayrılmak istemediğini belirten Kurum, "Onların hızlıca çadır ve konteyner ihtiyaçlarını gidermek için AFAD koordinasyonunda çalışmamızı başlattık. Şu ana kadar 93 aileye konteynerleri sahada kurduk. Bunun dışında da yine 20 mahallemizde wc, duş sistemini kurmak suretiyle günlük ihtiyaçlarını karşılayacak adımlarımızı attık. Diğer taraftan çadır ihtiyaçlarımızı da hem hayvanlarımızın barınabilmesi amacıyla hem de insanlarımızın, vatandaşlarımızın ihtiyaç duyduğu çadırlara ilişkin de şu ana kadar 133 çadır kurulmuş durumda." değerlendirmesinde bulundu.
Kızılay koordinasyonunda yemek dağıtımlarının devam ettiğini aktaran Kurum, "Günde ortalama 14 bin vatandaşımıza yemek dağıtılıyor. Şu ana kadar bölgemize gelen nakdi yardım, 47,5 milyon lira." dedi.
"2 bin vatandaşımız doğrudan yangından etkilenmiş"
Bakan Kurum, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Nakdi yardım çerçevesinde ailelerimizi evleri yangında zarar gören, yangın afeti sebebiyle yine arsalarında, arazilerinde, tarım alanlarında zarar gören vatandaşlarımıza nakdi yardımları yapmaya başladık. Bu çerçevede şu ana kadar 912 kişiye yaklaşık 13 milyon lira nakdi ödeme yapıldı. Evi tamamen yanan vatandaşlarımıza 50 bin liraya kadar hasarları verilecek, bu çerçevede bunların ilk bedelleri yatırıldı kısmi olarak kalan kısmı da yatırılmaya devam edecek. Yine canlı hayvanlarımıza, tarım arazilerimize gelen zararların tespitlerini de gerek defterdarlığımız gerek tarım il müdürlüğümüz yapmaktadır. Bu çerçevede yine zarar gören vatandaşlarımıza hayvanların rayiç bedeli neyse bu bedel çerçevesinde yardımlar yapılacaktır. Aynı şekilde tarım arazilerinde yangında dolayı meydana gelen zararları da karşılayacak adımları atıyoruz."
Bölgede hayatı normale döndürmek için canla başla çalıştıklarını dile getiren Kurum, "Bir taraftan da hasar tespit çalışmalarını yürütüyoruz. Bu da bizim açımızdan çok önemli çünkü vatandaşımız evine girmek istiyor. Şu an 2 bin vatandaşımız doğrudan yangından etkilenmiş durumda. Yapmış olduğumuz hasar tespitlerle toplamda 6 bin bağımsız bölümün incelenmesi yapıldı ve 2006 adet bağımsız birimin acil ağır hasarlı ve yıkık olduğunu tespiti yapıldı, bunların 1118'i de konut."
Hasar tespit çalışmaları çerçevesinde, yeni yapılacak konutlar için adımların atıldığını belirten Kurum, "Vatandaşımızı biz, en kısa zamanda sağlam, güvenli dediğimiz yuvalarına yerleştirmek istiyoruz." diye konuştu.
Bölgedeki altyapı durumuna ilişkin bilgi veren Kurum, "Elektrik ve içme suyu altyapılarında çalışmalarımız devam ediyor. Hasar tespit çalışmalarını yürütüyoruz. Bu noktada su verilmeyen hiçbir mahallemiz kalmadı. Elektrik noktasında da toplam yangından zarar gören 36 bin 608 abonemizden sadece 222'sine enerji veremiyoruz. Kalan abonelerin tamamına enerji veriyoruz. Bunların da yine tamamına süreç içerisinde verecek adımları, çalışmaları arkadaşlarımız yapmaktadır." ifadesini kullandı.
Marmaris'teki hasar tespit çalışmalarına değinen Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Arkadaşlarımız, 134 binanın acil, ağır hasarlı ve yıkık olduğunun tespitini yaptı. Mersin'de meydana gelen yangında, Aydıncık ve Silifke de etkilenmişti. Burada da 77 binamız ağır hasarlı, acil ve yıkık durumda. Adana'da dünkü açıklamamızda, Kozan'da ve Aladağ'da etkilenme olduğunu söylemiştik. Bu çerçevede de Adana'da Aladağ ve Kozan'da 61 binamız acil ağır hasarlı ve yıkık durumda. Tabii istisnasız tüm bakanlarımızla birlikte evlerimize mahallelerimize gidiyoruz, muhtarlarımızla birlikte vatandaşlarımızın sorunları, problemleri neyse onları çözmenin gayreti içine giriyoruz ve devletimizin tüm kurumları ilk andan itibaren bir taraftan yangını söndürürken, diğer taraftan vatandaşımızın ihtiyaçlarını gidermek için ikinci gün itibariyle çalışmalarını başlatmıştır ve aynı anlayışla da inşallah çalışmaları yapacağız."
"Yöresel mimariye uygun bir şekilde konutlarımızı hazırlıyoruz"
Kurum, konutları yerinde yapacaklarını vurgulayarak, "Herhangi bir doğal sit alanı, özel çevre koruma bölgesine veya orman alanına yapmayacağız. Aynı, vatandaşlarımızın bulunduğu alanlar neresiyse o alanlara yapacağız. Hatta hazinenin mülkiyetindeki yerlerde vatandaşlarımıza konutlarını yapmak suretiyle buraların tahsislerini gerçekleştireceğiz." dedi.
Konutların ve ahırların örneğini bir ay içinde hazırlayıp vatandaşlara göstereceklerini dile getiren Kurum, "3 artı 1 konutlara 3 artı 1, 2 artı 1 konutlara 2 artı 1, altında deposuyla yine yanında müştemilatıyla ahırıyla projelendiriyoruz. Yöresel mimariye uygun bir şekilde konutlarımızı hazırlıyoruz ve burada düğmeli evler dediğimiz mahallemizde, köyümüzde olan evleri inşallah modernize edilmiş halini inşa edeceğiz." ifadesini kullandı.
"344 ahırımızı üç ay içerisinde tamamlayıp vatandaşlarımızın hizmetine sunmuş olacağız"
Bakan Kurum, yangın bölgesinde yaşayan vatandaşların şu an büyük bir kısmının yaylalarda olduğunu, bunların iki-üç ay içerisinde köylerine, mahallelerine döneceğini belirterek, şöyle devam etti:
"Hasar görmüş ne kadar ahırımız varsa üç ay içerisinde bu ahırların tamamının inşasını gerçekleştirmiş olacağız. Bu çerçevede yaklaşık 344 tane ahırımız bu yangında hasar görmüş durumda. Dolayısıyla 344 ahırımızı üç ay içerisinde tamamlayıp vatandaşlarımızın hizmetine sunmuş olacağız. Yöresel mimariye uygun bir şekilde hazırlıyoruz ve bu konutlarımızı da bir ay içerisinde bütün alanlarda başlamak suretiyle, camisiyle, köy konağıyla, muhtarlığıyla, okuluyla, altyapı ve üstyapısıyla örnek köyler hazırlamak istiyoruz ve bu çerçevede yangın söndürme altyapı sistemini de kuracağız. Yine içme suyu hatlarını yenileyeceğimiz yaklaşık 10 mahallemiz var. İller bankamız ve büyükşehir belediyemiz birlikte bu projeleri gerçekleştirecek. Bu mahallelerimizin hepsinin altyapısına da yangın hidrantı getirmek suretiyle olası yangınlara karşı çok daha fazla tedbir almış olacağız. Bu inşaatların hızlı olması şu anlamda önemli, vatandaşlarımızın mağduriyetini en kısa sürede gidermek istiyoruz."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuyu yakinen takip ettiğini ve tüm bakanlardan gerekli bilgileri aldığını aktaran Kurum, "Devletimiz tüm kurumlarıyla yangının çıktığı ilk andan itibaren verilmesi gereken tüm destekleri vermiştir ve vermeye de devam edecektir." diye konuştu.
"Bunun hiçbir yerinde rant yoktur"
Bazı basın yayın organlarında evleri yapmak için niye bu kadar acele ediliyor gibi eleştiriler gördüğüne dikkati çeken Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü:
"O eleştirileri yapanların sahadan, Antalya'dan, Manavgat'tan, Akseki'den, Alanya'dan hiçbir şekilde haberleri yok. Hiçbir şekilde burada vatandaşın nasıl bir ihtiyacı var, vatandaşımız devletinden ne bekliyor? Bunu bilmiyorlar. Burada devlet-millet kaynaşmasından haberleri yok. Onlar hala eski Türkiye'de kalmışlar. Maalesef depremlerde, sellerde enkazın altında kalan Türkiye istiyorlar. Biz her afette olduğu gibi her depremde, selde, heyelanda, yangında olduğu gibi Antalya'da da Marmaris'imizde de Muğla'mızda da Bodrum'umuzda da Mersin'imizde de Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde en hızlı bir şekilde bütün bakanlıklarımızla birlikte kimin üstüne ne düşüyorsa, ne vazife varsa masanın ucundan tutmak suretiyle en hızlı şekilde yapacaktır. Vatandaşlarımız bizden bunu bekliyor. Bunun hiçbir yerinde rant yoktur, hiçbir gelir beklentisi yoktur. Sadece ve sadece milletin duası, beklentisi vardır. Biz milletimizin dualarıyla bugüne geldik ve yine aynı şekilde onlarla aynı yolu yürümeye devam edeceğiz."
"Büyük teyakkuz halindeyiz"
Karaismailoğlu, devletin bütün kurumlarının, birçok noktada başlayan ve ülkenin ciğerlerini yakan orman yangınlarıyla topyekun mücadele halinde olduğunu söyledi.
Sahada cansiperane şekilde yangınların söndürülmesi adına gece gündüz emek verenlere minnettar olduklarını belirten Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
"İnşallah kısa sürede de bu afetin üstesinden geleceğiz. Bakanlık olarak hem ulaşım hem de haberleşme açısından herhangi bir sıkıntı yaşamamak için bütün yangın olan bölgelerde büyük teyakkuz halindeyiz. Bizler Antalya'dayız ama gözümüz, kulağımız diğer bölgelerde. Karadan, havadan hatta denizden topyekun bir mücadele var. Özellikle Bodrum ve Marmaris'te denizden Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğümüzün tahlisiye botları römorkörleriyle denizden de güçlü bir destek veriyoruz. Yine burada da bütün yangın bölgelerinde özellikle lojistik olarak bütün ekiplerimiz, bütün elemanlarımız, şantiyelerimizi adeta bir koordinasyon merkezlerine dönüştürdü. Çok ciddi bir çalışma var. Binlerce çalışma arkadaşlarımızla cansiperane bir çalışma var. Allah hepsinden razı olsun. Dünyada ender görülen afetlerden bir tanesi var şu anda. İnşallah bunun da kısa sürede üstesinden geleceğiz."
Karaismailoğlu, mevcut yangınların hem diğer ormanlara yansımaması hem de yerleşim yerleriyle bağını koparmak için geniş çaplı yolların imalatlarına da devam ettiklerini aktardı.
Bir taraftan kontrol altına alınan, söndürülen yangınlar olduğunu ama yeni başlayanlar da olabildiğini dile getiren Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
"İnşallah kısa sürede hava durumunun güncel gelişmeleriyle bu işin üstesinden geleceğiz. Tabii bir taraftan yangının söndürüldüğü bölgelerde, afetten etkilenen vatandaşlarımızla ilgili de onların dertlerini, sıkıntılarını kısa sürede çözüyoruz. Onlarla da ilgileniyoruz. İnşallah bütün temennimiz kısa sürede bu işin üstesinden gelmektir. Devletimiz dimdik ayaktadır ve çok güçlüdür. Herhalükarda en kısa sürede bu işin üstesinden gelecek ve afetin izlerini en kısa sürede ortadan kaldıracaktır."