07.01.2020 - 07:50 | Son Güncellenme:
ÇİĞDEM YILMAZ İstanbul
Maddi sıkıntılar nedeniyle intihar ettiği öne sürülen üniversite öğrencisi Sibel Ünli’nin ailesi, kızlarının psikolojik sorunlarla boğuştuğunu ve herhangi bir ekonomik sıkıntı yaşamadıklarını belirtti. Kitap okumayı çok seven Sibel’in ölmeden önce yazdığı mektupta, kitaplarının bağışlanmasını istediği ortaya çıktı.
İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü 3. sınıf öğrencisi Sibel Ünli’den (20) haber alamayan ailesi, 3 Ocak’ta polise kayıp bildirimi yaptı. Ailenin başvurusu üzerine harekete geçen polis ekipleri, genç kızın cansız bedenini Samatya Sahili’nde buldu.
Aylık 10 bin lira gelir
Aileyi yıkan ölümün ardından Sibel Ünli’nin sosyal medya hesabında paylaştığı, maddi sıkıntı mesajları ve iş arayışı kamuoyunda büyük yankı yarattı. Genç bir üniversite öğrencisinin ekonomik sebeplerden dolayı intihar ettiği iddiaları sonrası dün açıklama yapan acılı baba Zeki Ünli, ekonomik sıkıntı iddialarını yalanladı.
Baba Zeki Ünli şunları söyledi: “Kızım kendi halinde sakin, sessiz saf biriydi. Kimseyle bir sorunu yoktu. Derslerinde de oldukça başarılı bir öğrenciydi. Ailece ekonomik olarak bir sıkıntımız da yok. Aylık 10 bin TL’nin üzerinde gelirimiz var. İstanbul’da, Muş’ta, Batman’da ve Bursa’da evimiz var. Ama tutturmuşlar, ‘Parası yoktu, kalacak yeri yoktu’ diyorlar. Hepsi yalan. Kızım intihar edecek biri değildi. Bu olayın peşini bırakmayacağım. Cumhurbaşkanı’na kadar çıkacağım.”
‘Siber zorbalık ağır geldi’
Genç kızın ağabeyi Aydın Ünli ise, “Kardeşim çok hassas ve duyarlı biriydi. Olaylara bakış açısı çok farklıydı, hakkaniyetli biriydi. Hayvanları çok severdi. Sürekli kitap okuyan biriydi. Evde gayet hayat dolu, neşeli ve konuşkandı. Fakat epilepsi hastasıydı. Psikolojik sorunları vardı. Daha önce de birkaç defa intihara kalkıştı. Ağır depresyon nedeniyle farklı dönemlerde 10 ile 15 gün arasında hastanede yattı.
Duygu durumu biraz karışıktı. Kardeşimin intihar etme sebebi bunlara bağlı olabilir, bir de fiziksel görüntüsüyle çok fazla dalga geçmişler. Kardeşimin sosyal ağlarda maruz kaldığı siber zorbalık, bunların hepsi ağır geldi ve bu nedenden dolayı sanırım hayatına son verdi. Kardeşim ölmeden öncede bir mektup bırakmış, acımızdan dolayı mektubu tam okuyamadık. Mektup savcılıkta ama bıraktığı mektupta, kitaplarının bağışlanmasını yazmış” dedi.
‘Kızım bir çocuğa âşık olmuştu’
Sibel Ünli’nin ölümüne dair inceleme yapan İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekipleri de, ailesinin ifadesine başvurdu. İfadesine başvurulan anne Ayşe Ünli’nin de şunları söylediği öğrenildi:
“Eşimden bir yıl önce ayrılıp kızlarımı yanıma alarak İstanbul’a yerleştik. Sibel sara hastasıydı ve fiziksel engelleri vardı. Üniversitede bir çocuğa âşık olmuş ve karşılık alamadığı için psikolojik bunalıma girmişti. Durumunun kötü olduğuna ikna olup Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde 15 gün yatılı tedavi gördü, kendisine antidepresan haplar kullanması gerektiği doktorlar tarafından söylendi. 20 gün önce Sibel’in Twitter da ‘Ben artık bu hayata dayanamıyorum.’ şeklinde paylaşımda bulunduğunu bir arkadaşı bize söyledi. Sibel’i tekrardan ikna edip Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne yatırdık, 10 gün daha tedavi gördü. Karşılıksız aşkından vazgeçmesi için ikna etmeye çalıştık. Ancak polislerden intihar ettiğini öğrendik.”