20.10.2008 - 16:38 | Son Güncellenme:
Kırmızı Şemsiye Sendikası, Pembe Hayat LGBTT Derneği’nin öncülüğünde, Kaos GL Derneği ve birçok sivil toplum kuruluşunun da desteğiyle ilk olarak 3 Kasım günü Ankara’da kırmızı şemsiyelerle bir yürüyüş düzenleyecek ve ardından sendika oluşturulacak.
Haberin devamı
Pembe Hayat LGBTT Derneği’nin kurucusu ve Kırmızı Şemsiye hareketinin öncüsü Buse Kılıçkaya NTVMSNBC’ye bu örgütü neden kurma ihtiyacı hissettiklerini anlattı:
HENÜZ KURULMA AŞAMASINDA
“Kırmızı Şemsiye Sendikası şu anda henüz kurulma aşamasında. İlk toplantısını 3 Kasım Dünya Seks İşçileri Günü’nde yapacak. Türkiye’de sadece travesti, transeksüeller değil, seks işçiliği yapan bütün üyelerle çalışmayı düşünen bir sendika olacak. Türkiye’deki bütün seks işçilerinin sorunlarına ilişkin çözümlerin aranacağı veya sağlık, emniyete ilişkin sorunların gündeme getireleceği bir sendika çalışması. Şu anda henüz ilk toplantının yapılacağı bir aşamada.”
SEKS İŞÇİLERİNİN RENGİ KIRMIZIDIR
“Ankara’da 3 Kasım günü, Türkiye’deki bütün seks işçileriyle bir yürüyüş düzenlenecek ve herkes kırmızı şemsiyeler taşıyacak. Neden kırmızı ve neden şemsiye sorusuna gelirsek dünyada seks işçilerinin renkleri kırmızıdır ve adlandırıldıkları örgütlerde de hep ‘kırmızı şemsiye’ kullanılmıştır. Biz de diğer dünya ülkelerinin seks işçilerini kabul ettikleri şekilde devam etmek istedik.”
TRAVESTİ VE TRANSEKSÜELLER AĞIRLIKTA
“Ağırlıklı olarak travesti ve transeksüellerin oluşturduğu bir çalışma. Pembe Hayat LGBTT Derneği’nin örgütlemesiyle oluşan bir sendika. Kaos GL Derneği ise destekleyen örgütlerden biri. Birçok sivil toplum örgütü de sendikanın kurulma aşamasına destek veriyor. Tartışılarak, hep beraber toplantılar yapılarak ve sivil toplum kuruluşlarının da seks işçiliğine bakış açılarıyla ilgili görüşleri alınarak gündem oluşturulmaya çalışılıyor. Özellikle mesela kadın çalışmaları yapan sivil toplum kuruluşları destekçimiz oluyor.”
FEMİNİSTLERİN ÖNYARGILARINI DEĞİŞTİRECEĞİZ
“Türkiye’de bilindiği gibi özellikle feminist örgütlerin seks işçiliğine karşı bir önyargıları var. Zorunlu seks işçiliğine olumsuz yaklaşmazlar ama seks işçiliğini bir ‘işçilik’ olarak adlandırmayı reddederler. Sendikamız bu sorunla ilgili bir çalışma da yapacak. Dünyadaki seks işçiliğine dair deneyimlere dikkat çekilecek.
Aslında seks işçiliğini zaten toplumun genelinde bir redediş var. Kim olursa olsun kabul edemiyor fakat feminist bakış açısı biraz daha net. Aslında şöyle baktığımızda da hayatın içinde, seks işçilerinin toplumla bir sorunu olmadığı görülüyor. Sistemin dayatmaları sözkonusu. Seks işçileri toplumla ve çevredeki insanlarla çok problem yaşamıyorlar.”
ÜYE OLMAK İSTEYEN HER SEKS İŞÇİSİNE AÇIK
“Sendikanın belli bir üye sayısına ulaşmak gibi bir gayesi yok. Şu anlamda biz üye sayısı üzerinden çalışmıyoruz. Pembe Hayat LGBTT Derneği de aynı böyledir. Bu ülkede cinayetlerin olduğu, çok ağır şiddetlere maruz bırakılan kişilerin olduğu bir gerçek. Sonuçta birçok seks işçisi bireyin ailesi, çevresi, yakınları birlikte olduğu sevgililerini bilmiyor da olabiliyor. Bu sebeplerden, üyelik üzerinden belirleyici olmayacağız. Üye olmak isteyen seks işçileri üyeliklerini yaptıracak.”
ONLARIN TACİZ EDİLMEYECEĞİ MEKANLAR OLMALI
“Gece kulüpleri ve eğlence mekanlarında da cinsel tercihler göz önünde bulundurularak bir ayrıma gidilmesi söz konusu, özellikle İstanbul’da. Fakat bence herkes kişisel zevk ve tercihine göre eğlenmek istediği yeri seçmekte özgür ve rahat olmalı. Herkesin kendine uygun ve kendini rahat hissedeceği mekanlar olmalı. Bunun yanı sıra karma mekanlar da olmalı. Mesela lezbiyen bireylerin, diğer lezbiyen bireylerle eğlenmesi kendi haklarıdır. Şöyle bir gerçek de var, ülkemiz cinselliği zaten çok farklı bir yerden değerlendiriyor. Toplu ve açık eğlence yerlerinde lezbiyen bir kadın direkt ve açıkça taciz edilebiliyor. Halbuki lezbiyenlerin hukuksal haklarının olması ve onların kendilerini daha rahat ve güvende hissetmeleri gerekiyor.”