08.05.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
Mert İnan / istanbul
Dalış meraklıların uğrak yeri Edirne’nin Mecidiye Köyü’nde, bölgede açılmak istenen kalker ocakları nedeniyle huzursuz günler yaşanıyor.
2006’da Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi” ilan edilen bölgede açılmak istenen 2 yeni kalker ocağından toplamda 710 bin ton taş çıkartılması planlanıyor. Ancak Mecidiye sakinleri, 20 hektarlık sahayı etkilemesi planlanan iki yeni ocağın, çevre ve insan sağlığına olumsuz etki yapacağı gerekçesiyle yürütmeyi durdurma talebiyle Edirne İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Mahkeme tarafından geçtiğimiz günlerde ara karar verildiğini dile getiren Trakya Platformu Sözcüsü Avukat Bülent Kaçar; Kalker ocakları için ÇED raporu gerektiğini ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ‘ÇED gerekli değil raporu’ verildiğini, bu kararın iptali için davacı olduklarını söyledi.
‘Denize 400 metre uzak’
Kaçar, “Mahkeme tarafından verilen ara kararda proje alanlarının niteliklerinin araştırlması talep edildi. Her iki ocak, hem sahile çok yakın mesafede hem de ormanlık alana zarar verecek bir alanda açılmak isteniyor. Kalker taşı çıkartmak isteyen özel firmaların proje tanıtım dosyalarında ocak sahasının denize mesafesi 1100 metre olarak gösteriliyor. Ne var ki, açılması planlanan ocakların denize mesafesi 400 ve 850 metrede” dedi.
‘Açılması felaket olur’
İbrice, Mecidiye, Erikli bölgelerinde sebze ve meyve üreten, bahçecilikle geçinen köylüler olduğunu vurgulayan Kaçar, şöyle devam etti:
“Mecidiye Köyü aynı zamanda kültür ve turizm gelişim bölgesi. Yaz aylarında binlerce turist dalış için bölgeye geliyor. İbrice mevkinde halihazırda 4 taş ocağı var. Bunlara ilaveten 2 kalker ocağının daha açılması felaket olur. Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın kararına göre, taş ocaklarının yerleşim yerleri, su kaynakları, sahil şeridine en az 2 kilometreden daha uzak mesafede olması gerekiyor. Kalker ocaklarından biri tamamen ormanlık alan içinde açılmak isteniyor. Firmalardan biri hem kırma hem elek tesisi kurarak bölgeyi toz yağmuruna maruz bırakacak. Projeler hayata geçerse İbrice, Mecidiye bölgesindeki toz emisyonu artar ve insanlar nefes alamayacak duruma gelir. 2 yeni taş ocağı günde 120 tır ve kamyonun Mecidiye köyünün içinden geçmesi anlamına gelir.”
‘Oksijen yerine toz soluruz’
Davacılardan Mecidiye Köyü sakini emekli öğretmen Recep Çınar ise “İbrice balıkçı barınağı ve dalış alanlarımız yurt dışında bile nam saldı. Saros Körfezi; turizm koruma ve gelişim bölgesi ilan edildi. Kalker ocaklarını istemiyoruz. Tarım alanlarının, ormanların zarar görmesine karşıyız. Ayrıca bölgede 3 endemik bitki türü var. Yerel mahkemeden olumsuz sonuç çıkarsa tüm hukuki yolları deneyeceğiz” dedi.
Saros Körfezi Mecidiye Beldesi Turizm ve Kültür Varlıklarını Koruma Yaşatma Derneği Başkanı İrfan Balanban da söz konusu 2 yeni kalker ocağının faaliyete geçmesi durumunda bölge turizminin darbe alacağını belirterek; “Mecidiye, İbrice, Saroz, turizm bölgesi. Yazın 20-30 bin turist bölgeye gelip dalış yapıyor. Pansiyonculuk, bahçecilik çok gelişti. Şayet iki taş ocağı faaliyete geçerse köyde oksijen yerine içimize toz çekeriz. Kalker tozundan bahçelerimiz de olumsuz etkilenir. ocaklarını istemiyoruz” diye konuştu.
‘Yasaya da vicdana da aykırı’
CHP Edirne Milletvekili Erdin Bircan da yapılmak istenen işlemin 1/100.000 binlik Ergene Havzası çevre planına aykırı olduğunu, bu konuda Danıştay 6. Dairesi’nin de bir kararı olduğunu ifade etti. Bircan, “Yasaya aykırı, vicdana aykırı, doğaya aykırı, insan yaşamına aykırı, doğal ve ekolojik değerlere sahip Trakya’ya yeni zararlar verecek kalker ocaklarına hayır diyoruz” dedi.